14. Bölüm

844 79 66
                                    

-Düzenlendi-

Wonho dizlerinin üzerinde olan çocuğun kalçalarından yukarıya kaldırırken,Minhyuk onu taşıyan gence sıkı sıkı sarılmıştı. Wonho ondan izin istemişti ve vaad ettikleri,Minhyuk'un dudaklarını yalaması için iyi bir sebepti.

Wonho  hafif olan çocuğu odasına taşırken,tek kişiliğe nazaran oldukça geniş bir yatağı olmasına sevindi. Rahat olabileceklerdi.

Minhyuk sırtı tanıdık olduğu doku ile buluştuğunda,ne yapması gerektiği hakkında tecrübesizdi. Hayatında sadece bir kere porno izlemişti ve bu da aptal kuzeni Changkyun yüzündendi... Sertleşen üyesinin acısıyla uyumak zorunda kaldığını asla unutmayacaktı.

*Smut başlangıcı,isteyen  ikinci uyarıya kadar okumayabilir*

Wonho  'ne olur ne olmaz' diyerek kapıyı kilitlediğinde,üzerindeki kalın pijamalarla iki seksen uzanan çocuğa yaklaştı. Minhyuk'un ilki olacağı için mutluydu,sonu olmaya da kararlıydı.

"Hiçbir şekilde kendini kasma bebeğim,canın yanmayacak sen sadece sakin ol ve hisset." *feels*

Minhyuk hızlıca kafasını sallarken,kepçenin ona zarar vermeyeceğinden emindi. Öte yandan,yarım saat önceye nazaran çok daha iyi hissediyordu. Vücudundaki adrenalin patlaması ve hormonel baskılar ile rahatsız olduğunu resmen unutmuş,sadece yaşayacaklarına odaklanmıştı.

Wonho kendi üzerindeki kıyafetleri çıkarırken,Minhyuk şimdiden vücudunun ateşini hissedebiliyordu. Birincisi, kepçe kulaklarına ramen kepçe oğlan lanet derecede ateşliydi. İkincisi,birazdan Wonho'nun bedenine doyasıya elleyebilecekti.

Wonho altında sadece baksır kaldığında kendini izleyen gence yöneldi. Altındaki eşofmanın iplerini çözerken,ellerinin hassas bölgede oyalanmasına engel olamadı. Minhyuk adeta okşanan bölge ile hafifçe inlerken, Wonho dudaklarını ısırdı ve iplerini çözdüğü eşofmanı beyaz bacaklardan sıyırdı.

Gencin baldırına minik bir öpücük kondururken iki kolundan tutarak doğrulmasını sağladı. Minhyuk, üzerindeki kalın kazağı çıkarırken, Wonho'nun vücudundan ayıramadığı gözlerini kırpıştırdı.

İşte şimdi ikiside sadece iç çamaşırıyla kalmıştı. Wonho kendini ağırlığını vermeden uzanan çocuğun üzerine konumlandırdı. Dudaklarını yalayarak başını genç olanın boynuna gömdü. Başını ne zaman Minhyuk'un boynuna yaklaştırsa,kana susamış bir vampir gibi tenine özlem çekiyordu. Ellerinden birini çocuğun iç çamaşırından içeriye yolladığında,Minhyuk kıvranmaya başlamıştı bile.

Yavaşça göğsüne doğru gezdirdiği dudaklarını beyaz tendeki göğüs uçlarında durdurdu. Minik çıkıntıyı emerken,dişleriyle de taciz etmeye devam etti. Minhyuk göğüs uçlarındaki 'diş' olayı yüzünden sertçe bir nefes almak zorunda kalırken,kıpırdanmadan edemiyordu.

"Shh,sakin ol." Wonho başını tekrar boynuna gömerken  belirgin köprücük kemiğini ısırdı,iki eliyle gencin iç çamaşırını tahrik edici hareketlerle çıkardı. Minhyuk uyarılmanın etkisiyle inlemelerini durduramazken, Wonho çıkarmayı başardığı iç çamaşırı odanın bir köşesine fırlattı.

Neredeyse moraracak olan köprücük kemiğinden kendini ayırarak alt bölgesini alttaki çocuğun çıplak yerlerine sürttü. Minhyuk kontrolü elinden bırakmayan oğlanın altında kıvranırken,buz gibi havada ter içinde kalmıştı.

"A-ah!" Minhyuk kendini tutamayacak hale geldiğinde,Wonho çocuğun alt bölgelerine indi ve kasığına minik öpücükler bırakarak penisini ağzına aldı. Minhyuk'un gözleri kayıp dudakları sonuna dek açılırken elinin birini Wonho'nun saçlarına daldırdı ve daha fazlası için kendine yasladı. Kepçe, kısa süre sonra boşalan çocuğun tüm sıvısını yutarken hafifçe emilmekten renk değiştiren üyeyi rahatlatma amaçlı ovdu.

Çocuğun nefes nefese kaldığını gördüğünde göğsünün tam ortasına sulu bir öpücük kondurdu. Eliyle biraz kendini sıvazlarken, nefeslenmekte olan gencin canının yanmamasını diledi. Muhtemelen kayganlaştırıcı yoktu ve canı birazcık yanacaktı,fakat  kepçe olan en minimum düzeyde üzecekti zayıf olanı.

Minhyuk'un ters dönmesini ve dizlerini kırarak uzanmasını sağladı.

"Sakin ol tamam mı? Pozisyonunu hiç bozmamalısın. Canın yanarsa ellerimi sık." Minhyuk iki kolunu da ileriye doğru uzatırken, dirsekleri ve dizleri üzerindeydi.

Wonho kendini olabildiğince yavaş bir şekilde çocuğun içine iterken büyük bir inleme bırakmıştı. Ellerini hızlıca Minhyuk'a uzattığında,parmakları için endişeliydi.

Duvarları Wonho'nun tahmininden çok daha dardı ve kesinlikle Minhyuk'un canı yanıyordu. Oğlanın acıyla inlediğini duyduğunda rahatlatıcı cümleler kurmaya çalıştı.

Genç olanın işkencesine son vermek için kendini tamamen bir anda çocuğa ittiğinde, Minhyuk yastığı ısırmak zorunda kaldı. Küçük tutmaya çalıştığı çığlığı yastıkta kaybolurken,gözünden düşen yaştan habersizdi. Wonho yavaş hareketlerle gencin alışmasını beklerken,Minhyuk yavaş yavaş zevk almaya başlıyordu.

Birkaç dakika içinde Minhyuk'un odasında sadece Hoseok'un inlemeleri ve değişik pozisyonlarda hareketlerin hızlanmasıyla harmonize olmuş Minhyuk'un bağırtılarıydı...

*Smut bitti arkadaşlar okumayanlar burdan devam edebilir.*

Hoseok kendini saldıktan birkaç dakika sonra yana devrildi ve tavana bakmaya başladı. Odada sadece ikisinin nefes sesleri yankılanırken,Hoseok uyudu uyuyacak çocuğu yavaşça kendine çekti. Duş alsalar iyi olurdu fakat beyaz şekeri rahatsız etmeye kıyamıyordu.Minhyuk başını Wonho'nun sıcak göğsüne yaslarken,Hoseok ikisininde üzerine kalın yorganı örtmüş ve kucağında uzanan zayıf  oğlanı sımsıkı sarmıştı.

Genç olanın saçlarını okşarken,bugün onun ne kadar cesaretlendiğini farketti. Minhyuk sonunda,yakında üniversiteli olacak normal bir gence dönüşüyordu...

Bundan böyle kepçe,kucağında uzanan genç için canını vermeye hazırdı...

Umarım beklentinizi karşılayabilmiştir~

Amen-WonMin #Wattys 2016Where stories live. Discover now