Bölüm 33 = Özel Bölüm (Tarık)

2K 105 12
                                    

Sabahki ilk iki dersim Savunma ve Müdahile dersiydi. Dün listeyi biraz incelediğimde Meltem ile bu dersi birlikte alacağımızı gördüm. Kıza ola bildiğimce yakınlaşmam gerekti, hele ki bu sabah Sera'nın o çaresiz yüz ifadesini gördükten sonra iyiden iyiye bu kıza gıcık olmaya başlamıştım bile. Benim tek anlayamadığım kısım ise neden bu kız? Aralarında bölüşemedikleri şey neydi?

"Piç Tarık?" Oğuz'un sesi tüm odada yankılandı resmen. 

"Hı?" diye cevap verdim temiz kıyafetlerimi dolaba dizerken. 

"Kahvaltıya neden gelmedin lan?"

"Bir saat önce yaptım ben."

"Hı" deyip dolapların yanında boş bulduğu bir yatağın üstüne yayılarak "Senin kızlar yine büyük iş çeviriyorlar" dedi.

Yaptığım işi yarım bırakarak Oğuz'a odaklandım, "Ne işi?"

"Bende tam anlamadım ama bunların aralarında kız kavgasından daha büyük mevzular geçiyor, bak sana söyleyeyim."

Giysi dolabımın kapığını çarparak kapattım ve "Ağzında ki baklayı çıkar" dedim hemen.

"Çıkartacağım çıkartmasına ama benimle bu konu hakkında tek kelime dahi konuşmadın anlaşıldı mı?" diye sordu.

"Tamam" dedim hızla, Sera her zaman bir şeyler çevirirdi ama beni başkasını ayartmak için kullanmak? İşte bunu ilk defa yapıyordu.

"Bu Sera o oğlanla buluşmuş yine" diye cümleye başladığı gibi etrafı kolaçan ettim. "Bu oğlanı da Sevgilisi yönlendiriyormuş herhalde git o kıza yanaş filan diye, Serada bunu öğrenmiş bir yerden devamını sen tahmin et" dedi ve oturduğu yataktan kalkıp eline bir miktar jole sürüp parmaklarını saçının arasından geçirmeye başladı.

"Bundan ne kadar eminsin?" diye sordum Oğuz'un yüz ifadesine bakarak.

"Sevim anlattı bu sabah."

Kaynakta oldukça sağlamdı. Sevim, Oğuz'a asla yalan söylemezdi. "Tamam ben derse geç kalıyorum hadi görüşürüz derslerden sonra" diyerek odadan nasıl çıktığımı anlamadım. 

Sera bu sabah bu yüzden ağlamış olamazdı herhalde değil mi? Yok be, elin oğlu için benim boynumda ağlayacak hali yoktu ya. 

Spor salonuna girdiğimde soyunma kabinlerine doğru yürürken öncelikle kızların kabinlerinin önünden geçtim, içeriden kahkaha sesleri geliyordu. Birden gözümde onların iç çamaşırlarıyla sabun partisi yaptıkları görüntü canlandı. Bu görüntülerde hep benimi buluyordu ne, hayatım boyunca bir tane kızı bile iç çamaşırları ile görmemiştim ama sabunlu parti yaparken hayallerini kura biliyordum. İşte buda Allah vergisi yetenek değilde neydi? 

Erkeklerin soyunma kabinine girdiğimde iki kişi vardı sadece, onlara hiç aldırış etmeden okul kıyafetimin olduğu çantayı dolabımın önüne koydum. İçinden sadece spor ayakkabılarımı çıkartıp giydim o kadar.

Soyunma odasından çıkarken karşıdan sadece atlet giyinmiş kızları ve hopur hopur hoplayan göğüslerini görünce başımla onlara selam verdim. Bazıları aralarında bana gülümseyerek karşılık verseler de çoğunluğu aynı şekilde karşılık verip merdivenlerden aşağıya inmeye başladılar. Bana bakıp gülümseyen kızlara "Naber kızlar" dedim ağzımı yayarak.

"İyidir Tarıkcığım senden?" diye sordu esmer olan.

"Bomba gibiyim" diye cevap verdim ve kızların ortasına geçerek hep birlikte merdivenlerden inmeye başladık.

Sarışın olanı kıkırdayarak "Hayret, biz seni daha durgun bekliyorduk oysaki" dedi.

Kaşlarımı sırf komiklik olsun diye kara murat gibi çarptım. "Neden ki?"   

Ajan Akademisi (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin