Yorganına sıkıca sarılmış, ağzında termometreyle bekliyordun. Yanında oturan kişi zamanı gelince ağzından çekip ateşine baktı.
"Voaaah! (S/A)-cchi, yanıyorsun!"
"Ben çok üşüyorum." Yorgana daha da sarındın.
"Öyle yapmamalısın. Serinlemen ve ateşini düşürmen gerek." Kise yorganı çekip kenara koydu. Kendine sarılıp titremeye başladın. Yüzün kıpkırmızı olmuştu, burnun da silmekten yara olmuştu. Gözünü ,yandığı için, açamıyordun, kulakların da uğulduyordu. Çok kötü hasta olmuştun... Kise başını okşayıp, seninle ne yapacağını, düşünüyordu. Hastalıklarla Midorima daha ilgiliydi ama aramalarına cevap vermiyordu. Kedi ailesi yurt dışına, model ajanslarıyla konuşmaya gitmişti. Seninki de markete gitmişti. Sorup yardım isteyebileceği biri kalmamıştı. Seni öyle titrerken görünce içi buruluyordu. Sonunda karar verdi, dibine geçip sıkıca sarıldı sana.
"Böyle nasıl?" Başını Kise'nin göğsüne koydun. Daha sıcak hissediyordun. Kise başını okşarken uyuya kalmışsın. Bunu fark edince seni geri yatırıp üstünü örttü. Annen de çok geçmeden gelmişti. Uyandığında içmen için çorba yapıyordu, Kise ile birlikte.
Birkaç güne, neredeyse birşeyin kalmamıştı, daha iyiydin. Kise'yi arayıp ona iyi olduğunu haber verdin ve sana baktığı için minnettar olduğunu söyledin.
"Gün ışığımı mutlu edecekse hiçbir şey sorun değil. HAPŞU!"
"Kise-"
"Ama sanırım bu sefer ben hasta oldum..." Mahçup ir kıkırdama duydun.
"Ne yapacağımı biliyorum. On dakikaya sizdeyim."

YOU ARE READING
Kuroko no Basket: Tek Part
Fanfictionİngilizce olarak okuduğunuz KNB x reader hikayelerinin Türkçesi iyi okumalar