8. Bölüm: BEN SENE ÇOH SEVMİŞDEM

2.6K 156 322
                                    

~Geçen Bölümde Yaşananlar~
(Hatırlayanlar özet kısmını geçebilir. Uzun bir ara oldu diye böyle yaptım.)

"Yarın Çin'e gidiyorum." Bunun üzerine Marinette'in anne ve babası gözlerini pörtletmiş ve bakışlarını kızlarına çevirmişti.

"Anlamadım?"

***

"Eve sapasağlam bir şekilde geri döneceğine söz ver."

"Söz veriyorum."

Marinette ailesinden izin koparmayı başarınca sevinçle odasına döndü.

"Başardım! Başardım, Tikki! Tik..." Tam cümlesini bitirecekken Tikki'nin Hawk Moth'da olduğunu hatıramıştı. "...ki?"

***

Adrien,

"Ona nereye gittiğimi söyleyemeyeceğime göre ne yapmalıyım?"

"Ne yapmalısın?" dedi ve ağzına bir cips daha attı Nino.

"Evden kaçmalıyım."

"Evet, kaçmalı- ÖHÖÖAAAOOĞHH ÖÖÖOOHÖÖAAAÖÖĞĞ!" diye anırdı. Lafta öksürmüştü ancak resmen anırmış, hatta kişnemişti. Ağzına attığı cips duyduğu şeyin verdiği şaşkınlıkla boğazında kalmıştı. "Evden kaçmak mı? Delirdin mi sen!?"

***

"Bunlara neden ihtiyacım var, biliyor musun?" dedi ve Adrien'a döndü Gabriel. Adrien ise konuşamıyordu.

"Uh..." Gabriel devam etti,

"Annen, Lucie. Onu kurtarmak için. İnanmayacaksın ama ben de bir zamanlar kahramandım, senin gibi." Adrien'ın şaşkınlığı iki katına çıkmıştı. "Ben... Görev sırasında özel gücümü yanlış kişi üzerinde kullandım. Anneni... mucizesinin içine ışınladım." Ve Adrien şok! Duyduğu şeylerin verdiği şokla zorlukla sandalyesine geri oturdu. "Ve anneni o mucizenin içinden çıkarabilmem için Tanrısal Güç'e ihtiyacım var. Bu da sadece Ladybug ve Chat Noir'ın mucizelerinin birleşmesiyle oluşan bir güç."

***

"Ben... Ben özür dilerim..." dedi ve taktığı broşu da çıkarıp Ladybug mucizesiyle birlikte masaya koydu Gabriel. Adrien bir kez daha şok geçirmişti babasının bu yaptığıyla. "Bunları al... Lütfen... İnsanları daha fazla incitmek istemiyorum. Bunları al ve ustana götür." dedi ve elini yüzüne götürüp ağlamaya başladı.  

***

"Yeniden bir aile olduğumuzda geri dönerim, kim bilir? Doğru kararı verdiğin için teşekkür ederim, baba. Seni... Seviyorum." Adrien'ın bunları söylemesiyle Gabriel'ın ağlaması iyice şiddetlenmişti ve oğluna asla bırakmayacakmış gibi sımsıkı sarılmıştı.

"Ben de seni seviyorum... Ben de seni seviyorum..."

Demek artık Hawk Moth yoktu. Savaşacak kötü yoktu. Akuma yoktu. Hüzün yoktu. Nefret yoktu. Kötü baba yoktu. Her şey yavaş yavaş düzeliyordu. Plagga'i hayata döndüreceklerdi. Uğurböceği ve Kelebek mucizeleri artık onlardaydı. Peki, her şey bittiğinde... Ne olacaktı..?

***

~Yazardan~

Adrien babasıyla olan konuşmasından sonra mucizeleri alıp Master Fu'nun yanına doğru yola çıkmıştı. Koşarken elindeki küpelere baktı ve gülümsedi.

Unlucky: The Mask Serisi 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin