-9-

2.2K 160 9
                                    

Merhaba arkadaşlar size söylediğim gibi bu sene sınavım olduğu için kitabı askıya almıştım.Ama bugün canım çok sıkılmıştı ve de kitap yazmayı cidden çok özledim.Onun için bir iki parça yazıyın diye bir girdim.Ve de bölüm yazdım.Bu bölüm böyle kalsın mı yoksa sürekli böyle bölüm yazıyım toptan hepsini birden yayımlıyım mı diye çok düşündüm.Sonra dedim Ayşenur çeyizine mi koyucan yayınla gitsin.Umarım beğenirsiniz
"Sen, sen delirmişsin" kutuyu yere atıp "yapmıyorum kölen değilim ben senin işim olmayan birşeyi zorla yaptıramassın" arkamı dönüp hızlı adımlarla uzaklaştım oradan.Geriye dönüp deli gibi bakmak istesemde yapabildiğim tek şey gitmek oldu.Hastaneden çıktığımda bileğimdeki saate baktım.Mesaimin bitmesine 1 saat daha vardı.Normalde çıkmamam gerekiyordu ama şimdi o kadar sinirliydim ki bunu takacak durumda değildim.Hayır yani kim olduğunu sanıyor o şu hayatta güzel kızlardan daha çok nefret ettiğim bir şey varsa o da kendini beğenmiş güzel kızlar.Böyle bide onların şu huyu yokmu etrafındaki bütün erkeklerin ondan hoşlandıklarını iddia etmeleri 'aa evet kanka  sana aşık,evet geçen sana bakan çoçukta sana aşık sen delimisin çocuk seninle aynı yolda yürümüş senle evlenmek istiyor bunun başka bi açıklaması olamaz'

Neyse işte bu tiplerden sonra en nefret ettiğim şeylerin top 10 listesinin 3.sırasında kendini bi halt sanan erkekler var.Küfür ede ede eve nasıl vardığımı farketmemiştim.Apartmandan çıkan Muratla karşılaştım önümde dikilip "Bir şey mi oldu apar topar mesain bitmeden hastaneden çıktın." Başımı ona doğru kaldırıp " ha yok be oğlum onuda nerden çıkardın" dedikten sonra üstümü farkettim hala formalarla duruyor , üstelik hastanede giydiğim terlikleri bile çıkarmamıştım.Yüzümü küçük emrah pozu yapıp "Tamam doğruları söylüyorum.Sen kazandın adamım.Şimdi her zaman ki gibi mükemmel biçimde işimi yapıyodum sonra bi ses geldi.Böyle patlama gibi ne olduğunu şaşırdım böyle meğerse hastaneyi uzaylılar basmış.Ben de can havliyle kaçtım"

"İnan fatoş sana bazen ne diyeceğimi bilemiyorum" elimle onun kolunu sıvazlıyıp "ben iyiyim merak etme hadi sen git"  dudağının kenarıyla hafifçe gülümseyip uzaklaştı.Bende tam o anda anahtarımla apartman kapısını açmaya çalısıyodum ama pek te başardığım söylenemezdi.Arkamı dönünce Murat'ın 1-2 metre yürüyüp dikilip bana baktığını gördüm.Sırtımı apartman kapısını yasladım "ben iyiyim oğlum hadi git.Yoksa Meliha teyze (Murat'ın annesi ) ağzına sıçar."
Tam o sırada apartmanın kapısı açıldı ve arkaya doğru düştüm.

Murat gülerek "Evet sanırım gerçekten iyisin" Evin kapısına gelince zile bastım.Ama kapının önündeki ayakkabıları görünce pişman oldum.Misafir mi ? ağız tadıyla insanı depresyonada sokmuyolar anam.Odama girip üstüme uygun birşeyler giydim ve salondaki saniyede 6373837 kelime konuşma , dedikoduyu tüm mahalleye iletmeyi kendine borç bilmiş teyzelere hoşgeldiniz demek için salona gittim.

Saliha nine "Aa Fatoşcum nasılsın çoluk çocuk nasıl ? " derin bir nefes alıp "Saliha teyzecim ben evlenmedim.Her bayramda seyranda her seferinde söylüyorum bunu sana" Saliha teyzenin kızı annesinin kolunu çekiştirip (kızıda 45 yaşinda falan ) "sen annemin kusuruna bakma Fatoşcum biliyosun yaşlandı artık" Saliha nine ordan "sensin yaşlı ben hepinizi toprağa gömerim" Ordan başka bi teyze "Peki kızım hiç mi yok konuştuğun görüştüğün biri ?"

"Aa şey ya benim işim olmaz öyle şeylerle teyzecim" 

                      - 2 saat sonra-

Şükürler olsun ki sadece  2 kalp kriziyle geçirerek atlatmıştım misafirleri.Hayır hepside iyi insanlar ama şu evlilik muhabbetleri bayıyor.Her zaman ki gibi mutfaktaki bulaşıkları anneme yıkıp odama geçtim.Telefonumda whatsapa girdim Sertap,Zehra,Murat ve benim olduğum gruba mesaj gelmişti.

Sertap
"lan çok canım sıkılıyor.Nöbetteyim help meeee"
Zehra
"Az önce vejeteryan olduğum halde annemin komplosuna geldim ve et yedim napıcam lan ben "
Sertap
"Bence kendini hayvanlara affettirmek için hayvanat bahçesine gidip hepsinden teker teker özürdile sonuçta onların hem cinsini yedin naptın sen caniii"
Fatoş
az önce bir misafir kabilesi ağırladım.Ve ondan öncede Leven'te atarlandım düşünün halimi
Murat
Lan mal bana niye kapıda bunu söylemedin de saçmaladın
Fatoş
Ne biliyim olum

Telefonu bırakıp film izlemek için bilgisayarı açtım.Derya bir süre sonra yanıma geldi."Canım sıkılıyor.Hücrenin mitoz bölünme geçirmeye çalışırken geçiremeyip iki çekirdekli kalması gibi çaresiz hissediyorum kendimi" şaşkın bir ifadeyle yüzüne baktım "sen ciddimisin"
"Yerçekimi kanunun kesinliği kadar hemde.Çalışıcak hiç birşey kalmadı bildiğim şeyleri sürekli  tekrar etmekten de sıkıldım"

Google sünger bob izle yazıp arattım." Abla sen çocuk musun ya ben izlemem bunu " Derya hayatı boyunca ilk defa sıkıldım dediği için ona saygı duyup başka birşey açıyım dedim.Dexterin laboratuvarı yazıp arattım.Derya başını hayır anlamında salladı.
"Power pop girls"
"Hayır"
"Wink clup,ben ten,bakugan......"
"Hayır,hayır,hayır tamam bu fikir çok saçmaydı.Ver bilgisayarı ders vidiosu izlicem."

Bi an gerçekten Derya'nın dersi bırakıp başka birşeyle ilgileneceğini sanmıştım.Aman neyse diyip yorganı başıma çekip uyudum.Sabah kalkıp elimi yüzümü yıkıyıp kahvaltıya oturdum.Canım çay ya her derde deva.Bi yudum alınca uykum açılmıştı resmen ve dünkü sinirimi tamamen unutmuştum.Kahvaltımı yaparken televizyonda çıkan habere odaklandım.'Şok şok şok haber evet sayın seyirciler gece 23:30 sularında kapalı hayvanet bahçesine zorla girmeye çalışan bir kız kapının üstünde geçmeye çalışırken düşüp sakatlandı.Z.K isimli kız en yakın sağlık kuruluşununa kaldırıldı"

Haberi görür görmez hemen otobüse atlayıp hastaneye koştum.Gülüyim mi Zehranın haline ağlıyım mı bilememiştim.Zehranın masanın orda çalışıyor görünce içim rahatlamıştı."Zehra iyimisin sen" başını kaldırıp " iyiyim ya hafif bir burkulma birşeyim yok başka Allahtan polisler insaniyetli çıktıda göz altinda falan tutmadılar beni" içimde uzun süre tuttuğum kahkayı en sonunda patlatmıştım."Kızım  mal mısın  sen Sertap'ın sözüne bakıpta hayvanat bahçesine gitmek ne demek"

Oda güldü sonra " ne biliyim çok kötü hissettim kendimi.Ha bu arada hastahane müdürü seni çağırmıştı" Yüzümü buruşturup "sen ciddimisin adam beni görse  kaçacak yer arıyor.Geçen sene ona düzenlenen doğum günü partisinde pastasını üzerine düşürdüğümden beri hayli sinirli" Müdürün odasına gittiğimde şaşırtıcı bir biçimde güler yüzle beni karşıladı." Ha Fatoş gel otur"

Gülümseyerek " Günaydın Celil bey"
"Bak lafı fazla uzatmıcam.Biliyosun burası özel bir hastane devlet kurumu değil.Yani her an herkesin işten çıkma tehlikesi var.Ve de  bu hastanede en iyiler kalır.Son zamanlarda çok iyi bir cerrah aldık.Sen de onun yardımcı hemşiresiydin yanlış hatırlamıyosam.Ama son zamanlarda duyumlarıma göre işini iyi yapmıyomuşsun ve mesainden önce işten çıkmışsın.Yani Fatoş demek istediğimi anlamışsındır herhalde eğer hastanemiz iyi bir cerrah ve işini yarım yamalak yapan bir hemşire arasında seçim yapıcak olursa oyunu cerrahtan yana kullanır.Umarım anlamışsındır."

Kalbim çok hızlı atıyordu.Bu ne demek ti yani pis Levent beni ispiyonlamış olmalı."Anladım Celil bey bir daha böyle bir şey olmucak size söz veriyorum iyi günler" ağlamamak için kendimi zor tutuyordum.Bu kendini ne sanıyordu.Sakinleşmek için hastanenin terasına çıktım.Ve terastan boş boş etrafa baķıyodum.Yanıma bir süre sonra hiç ummadığım biri geldi (levent).Elindeki kahvesinden bir yudum alıp " umarım artık anlamışsındır senin bu hastanede kalmanda gitmende bir lafıma bakıyor"

"İnsanın ekmeğiyle oynamaya hakkın yok senin.Ben işimi düzgünce yapıyorum zaten sadece dün sana sadece işim olmayan bir şeyi zorla yaptıramassın demiştim.Hem kendini ne sanıyosun sen.Kendini beğenmişin tekisin"

"Benim ağzımdan çıkan her laf senin görevin yapmak zorundasın (elindeki boş kahve bardağını  elime verip) bunu çöpe atmakta dahil.Tabi işten kovulmak istemiyorsan"


EVDE KALMIŞ (BİTTİ)Where stories live. Discover now