BÖLÜM 85

2.1K 348 166
                                    

Borokmom doyorom nodon anlomok ostomoyorson. Ya ben size diyorum ki bu jin mal, salak, gerizekalı, odun, kalas, eşi benzeri bulunmayan Ankara keçisi, ebesi cinler tarafından kovalanmaya maruz kalmış tek insan... eh eh eh.. tamam bu kadar yeterli.

Hem bırakmam diyor hemde hala sang la sevgili. Hayır benim gibi zeki bir kız amacının ne olduģunuda çözemedi daha. Yani yaşlandım burda. Hem sang ne kadar oro*bu, sürtük, mikrop, lanet, igrenç kısacası muşmula suratlı , orangutan tipli, şempaze görünümlü bir kız olsa da sonuçta jin in sevgilisi. Ve jin böyle yaparak sang ı aldatmış durumuna düşüyor.

Ayh kafam iyice yandı benim. Şu anda o kadar dağınık durumdayım ki. Toparlamam bayaģı sürer. Bu kafayla ne yarın hastahaneye gidebilirim ne de size derdimi anlatabilirim.

Şeytan diyor  Ege yide al git Türkiye'ye ki ne melisa ege yi bırakır ne de ege melisayı bırakır. Her neyse. Sonra bul kendine zengin bir koca ki bu güzelliģe herkes koşa koşa gelir . Eh eh eh . Ben dedim size bu beyinle size derdimi anlatamam diye. Ama siz illede anlat dediniz. Hadi anlamaya çalışın şimdi beni. Nihahahaha

Sonra o zengin koca dan yap 32 çocuk . O 32 çocukla bir uçak tut. Çünkü o *cekirdek* aileye bir uçak anca yeter. Onları koreye jin in elini öpmeye götür. Zaten onlar jin in elini öpene kadar jin yaşlanır. Tahtlı köyü boylar ki Allah korusun. 32 çocuk sonuçta. Belki 42 de olabilir. Valla emin deģilim poh da çıkabülüu. Tamam  bu sefer vurun hadi!

Asya:
Jin in arabadan. Hem senin araban ne olacak

Jin:
Ben aradım birilerini . Geliyorlar arabayı almaya.

Asya:
İn dedim!

Jin:
Çok konuştun bu gece . Sür hadi. Gidelim şu lanet olasıca yerden.

Sabır dilercesine baktım suratına. Daha çok sinirlenmemek için arabayı sürdüm.

Uyumuştum. Gözlerimi açtıģımda üzerimde gelinlik vardı. Gerçekten çok güzel olmuştum . Nerdeydim ben. Yattığım yataktan kalktım. Kapı açıldıģında içeriye jin girdi.

Asya:
Neler oluyor jin. Bu üzerimdeki de ne?

Jin:
Evleniyoruz güzelim. Sakın sinirlenme hemen. Sana artik inanıyorum. Inanmamamin bir sebebi vardı . Her seyi anlatacaģım sana. Ama artık şu geçmişi geçmişte bırakalım. Olurmu?

Dedi çok masum bir tebessümle. Bende ona gülümsedim ve kafamı aşagı yukarı salladım onaylar anlamda. Alnıma ufak bir öpücük bıraktı.

Jin:
Hadi gel. Herkes bizi bekliyor.

Dediģinde uzattığı eli tuttum. Sonra koluna girdim. Odadan çıktık. Herkes bizi bekliyordu. Biz gittiģimizde herkes bizi alkışlamaya başladi. Herkes buradaydı. Muhteşem hazırlanmıştı her sey. Bizim kızlar... bts nin diger üyeleri... ege... hatta annem ve babam. Onlar ne zaman gelmişlerdi.

Içimde tarif edemediğim bir duygu vardı. O kadar mutluydum ki. Sanki yeniden doğmuştum. Jin ile birlikte masaya oturduk. Off saçmalamayın tabikide sandalyelere oturduk. Tamam biliyoruz saç malanmaz taranır. Hadi Yine vurun beni.

Nikah memuru once jin e sonra bana sordu klasik soruyu. Ikimizde  evet dedik. Mutlulukla... tarif edilemez bir histi bu.

İmazalarımızı attığımızda nikah şahitlerimiz .... oha ama nasil olabilirdi. Jungkook, ege, jimin, taehyung, öykü, elis, cemre, melisa ve burak. Burak ne arıyordu burada. Hepsi nikah şahidimizdi. Bu kadar çok nikah şahidi olabiliyormuydu ya. Onlarda imza attıklarında jin in ayağina bastim iki ayağımla. tüm gücümle... jungkook ve egenin tüm heryeri bastıracak çığlığını duydum. Hadi ama ben jin yerine bu iki şapşalın ayağına mı basmıştım. Jin pis pis sırıtıyordu.

Zorlu Aşk (BTS)Where stories live. Discover now