Zorlu Aşk (BTS)

BÖLÜM 92

Sabah syung'un işkencelerine mâruz kalarak uyandım. Ne çilekeş bir insandım ben böyle. Rahat rahat uyuyamıyorum bile.

Syung:
Asyaaa kalk çabuk . Bts ile birlikte kahvaltı yapacağız. Hadi kızım kalksana... ulan ne ağır uykun varmış ha. Kızım bizi kahvaltıya davet ettiler. Dışarıda yapacağız kalk hazırlan hadii... hay azına sıçıyım senin...

Onu duyuyordum ama o kadar çok uykum vardı ki. Çünkü dün jinle barışmıştık ve gece yarısına kadar uçurum kenarında tek vücut halinde birbirimize sarılarak oturmuştuk ve ben eve geldiğimde mutluluktan uyuyamamıştım. O kadar mutluydum ki... dün sırıtmaktan çene kaslarım ağrıyordu. Sonunda kavuşmuştuk...

Syung:
Demek kalkmıyorsun . Bende kızların bana öğrettikleri  yöntemleri kullanırım o zaman.

Dedi ve odadan çıktı. Uykuma kaldığı yerden mışıl mışıl devam edecektim büyük bir huzur yığınıyla. Hissettiğim soğukluk ve ıslaklıkla "eşhedü enna ilahe illallah ve eşedü enne muhammeden abdühu ve rasuluhu" diye şahadet getirerek yataktan kalktım.

Buz gibi suyu kafamdan aşağı dökmüştü domuz. Ama ben onun azina etmessem asya değildim.

Yataktan hızla kalktığım için kafamı mahsusdan yataģımın yanındaki komodine çarptım ve bayılmış numarası yaptım. Oyunculukta bir numaraydım. Allah beni kahretmesin diye içten içe sırıtıyordum. Tabii bunu dışa vurmuyordum.

Syung tüm odayı dolduracak çığlığı bastığında bir an sağır oldum sandım. Kulaklarımı tıkama isteğiyle dolup taşsamda sabrettim. Sonuçta ona hak ettiģi cezayı verecektim. Beni uykumdan ayırdı o. Uykumdam ulan uykumdan. Hemde beni . Uykumla arama kara kedi gibi girdi sonuçta ceza şarttı.

Hızla yanıma gelip eğildi ve beni hafif sarsmaya başladı.

Syung:
A a asya. K kalk lütfen... i iyimisin... A asya...

Syung un cırlamasindan dolayı sang-mi yanımıza gelmişti.

Sang-mi:
Ne oluyor ya sab- A a asya... ne ne oldu A asya ya...

Dedi beni yerde yatarken gördüğünde. Syung un hıçkırıklarını duyduğumda daha fazla dayanamadım ve oyuna son vermeye karar verdim. Tam kalkacaktım taki kapı zili çalana kadar.

Gözlerim kapalı olduğu için ne olduğunu anlamamıştım ama jin in sesi kulaklarima dolunca oyunu biraz daha uzatmaya karar verdim. Ne cektirdim lan ben jine . Hala neyin peşindeyim

Jin:
A asya... güzelim.

Dediģinde syung daha çok aglamaya devam etti. Jin beni kucağına aldı.

Jin:
Asya uyan lütfen . Ne oldu sana. Asya dayanamam sana bir şey olmasina . Bu sefer izin vermem.

Dediğinde gözlerimi açtım. Jin in yanağını uzunca öptüm. Kucağında olduğum için zorlanmamıştım. Jin bana şaşkınca baktı.

Asya:
Günaydın.

Jin:
Bu neydi şimdi?

Hızla kucağından indim ve bana uzaylı görmüş masum multazar amca gibi bakan syunga göz kırptım ve yanağını sıktım.

Asya:
Ne oldu bebeğim çok mu korktun. Bir daha beni uyandırmaya çalışmassın umarım.

Syung:
Ne yani sakamıydı. Ölmemişmiydin.

Asya:
A a . Kız ne zaman ölmüşüm . Burdayım ayol. Bak kanlı canlı duruyorum.

Jin benim bu halime gülüyordu. Sanırım anlamıştı olayı. Syung beni öldürecekmiş gibi bakıyordu.