Gökyüzündeki İki Kadın

-19-

"Bilemiyorum anneanne aşk gibi sanki?"

"Ne aşkı deli kız! Kaç yaşındasın sen bakayım otur oturduğun yerde hem birinden bahsediyordun kimmiş o genç adam?"

"Orada Henry adında yakışıklı, zengin ama salak biriyle tanıştım anneanne."

"Ve?" Kafamı yastıktan kaldırıp ilaçlarını yutan anneanneme baktım.

"Bir şey olmadı. Telefon numaramı istedi vermedim. Ben bulurum falan dedi. Zaten aşk dediğim o değil."

"Hah telefon dedin de aklıma geldi. Senin için para ayırdım o istediğin telefonu alırsın başka bir isteğin varsa onları da yap güzel kızım."

"Teşekkürler..." Yattığım yerden kalkıp tontiş yanaklımın yanaklarını öptükten sonra yatmaya çıktım. Alkım ile kahve içtikten sonra beni eve bırakmıştı. Anneannemden geç kaldığım için bir azar daha işitmiştim. Alkım seni ararım demesine rağmen aramamıştı. Mesaj da atmamıştı. Şarjdaki telefonumu elime aldığım an internetimi açmayı unuttuğumu fark ettim. İnterneti açıp köşeye koydum ve bilgisayarımı açtım. O sırada telefonum çaldı. Elimi telefona atıp kimin aradığına baktığımda Alkım olduğunu fark ettim. Hemen mi açmalıyım? Bence biraz dursun. Yanımda olduğunu düşünmesin telefonumun. Bir kaç saniye bekledikten sonra açtım.

'Alo? Aybars?'

'Alkım Hanım merhaba. Buyurun bir sorun mu var?'

'Yok hayır. Yarın kaçta geleyim sormayı unuttum.'

'Sanırım 19.00 uygundur. Sabah anneannemle doktora gideceğiz.'

'İşiniz var ise sizi yormayayım Aybars.'

'Yok. Zaten sizi çok merak ediyor. Gelin elbet.'

'Peki ya ne almalıyım? Çiçek olur mu hangi çiçeği sever.'

'Gerek yok Alkım Hanım.'

'Soruma cevap ver hangi çiçeği sever?'

'Orkide sever.'

'Yarın görüşürüz Aybars. İyi geceler.'

'İyi geceler Alkım Hanım.'

Telefonu kapatıp kısa süre gözlerimi kapattım. S*ktir Alkım sonunda bana geliyordu eve... Benim evime. Kafamı kapıdan çıkarttım.

"ANNEANNEEEEE!"

"Kız bağıracağına gelip burada söylesene. Ne söyleyeceksen ne var!"

İki oda yandaki mutfaktan bana bağırıyordu. Kafamı biraz daha uzattım.

"Alkım Hanım yarın gelecek. 19.00 dedim uyar mı?"

"Kız söylesene baştan. Yemek hazırlayacağım. Gel bakayım sen. Yardım et bana. Sonra yatarsın." Telefonu yatağa fırlatıp koşarak yanına gittim. Mutfağa geçip sandalyeye oturdum.

"Söyle bakayım ne yapmamı istersin?"

"Dolma anneanne lütfen."

"Yardım edersen yaparız. Hatta şimdiden yapalım da yarın iki ayağımızı bir pabuca sokarsın sen." Kafamı sakladım ve çıkarttığı yaprakları elime aldım.

İkinci saatte. Artık gözlerimden uyku akar bir haldeyken tüm dolmaları servis tabağına aktarmıştım. Anneannem bir saat önce yatmıştı. Bir saattir şarkı dinliyordum. Yorulmuştum hem de deli gibi. Alkım kesin çoktan uyumuştur. Bilgisayarımı olduğu gibi bırakıp yatağıma geçtim. Kalbim daha şimdiden hızlı hızlı atıyordu. Sanırım o uçağa ilk binişimden sonra kalp hastası falan oldum ben.