Bölüm 17~

10.7K 974 441
                                    

Gençler fıtığım azdı bunla idare edin hem heyecanlı bitti, çokta sövmeyin(bana diil Jongin'e :P) Keyifli okumalar~supernaturel~~

BÖLÜM 17

‘Bugün cezanın son günü.’

‘Evet öyle!’ diyerek yanında oturan çocuğa gülümsedi.

‘Okuldan sonra seni yine almalı mıyım?’

‘Evet lütfen.’

--

Soo dolabını açtığında bir mektup daha bulmuştu.

*Sevgili Kyungsoo,

Sana bir şey söylemeli ve sormalıyım.

Lüften cezan bittikten sonra  okulun girişine gel, seni bekliyor olacağım.

Gizli hayranın*

Sonunda mektupların sahibiyle tanışabilecekti, ama Jongin’de onu okulun girişinde bekleyeceğini söylemişti…

Soo’nun tüm gün aklında mektubun sahibi ve Jongin ile dolanmıştı.

Okulun giriş kapısına ilerlerken kendini çok gergin hissediyordu. Hocanın son gün olduğu için onu biraz erken bırakmasını fırsat bilerek, mektubu yazanın kim olduğunu öğrenmeye karar vermişti. Durup etrafına bakındığında kimseyi göremedi.

Soo gergince yerdeki taşlarla oynarken, volta atarak cebindeki mektuba dokunuyordu.

‘Kyungsoo?’

Soo dönünce hiç ummadığı birini karşısında buldu.

Sehun!(Şaka şaka devam edelim bura yok sjahdk)

‘Kr…Kris?’

‘Evet benim.’

İnanmaz gözlerle ona bakıyordu Soo.

‘Bendim, mektupları yazan bendim.’ diye tekrarladı Kris.

Soo yutkunarak kafasını salladı, bunu hiç beklemiyordu.

‘Üzgünüm.’ Yerine çakılmış gibi duran çocuğa yaklaşarak devam etti ‘Sana daha önce söylemek istedim ama o cesareti kendimde bulamamıştım ve…’ bir süre durakaldıktan sonra ‘Senden hoşlanıyorum Soo, hem de tahmin edemeyeceğin kadar çok.’ dedi.

Bu sözleri duyunca kalbinin hızlanmasına engel olamadı Soo, bu itirafı duymayalı uzun zaman olmuştu.

‘Ve bende düşündüm ki… sende benden hoşlanabilirsin.’

Soo yere bakıyordu, ne diyeceği hakkında en ufak bir fikri yoktu. Düşünceleri Jongin’e kaymıştı…

‘Lütfen bana bir şans ver.’

Soo hala ne diyeceğini bilmiyordu, tam ağzını açmışken başkasının geldiğini fark etti.

‘Jongin!’

Tüm konuşulanları duymuş olmalıydı, Soo ve Kris arasında gözleri gidip gelirken yüzündeki incinmiş ifadeyi saklayamıyordu. Bir şey demeden arkasını dönerek yürümeye başladı. Soo arkasından koşmak istediyse de Kris onu bileğinden tutup engellemişti.

‘Gitme, benimle kal.’

‘Kris… ben…’

‘Gitme.’ diyerek tekrarladı.

Soo bileğini tutan ellere bakarken Kris onu daha da yakınına çekmeye çalıştıysa da Soo diğer eliyle kendini çocuğun ellerinden ayırdı.

‘Üzgünüm Kris… Ama… ama o Jongin.’

Kris şaşkın ve incinmiş bir ifadeyle ona bakıyordu. Soo, çocuğun bunun arkasındaki anlamı anlayıp anlamadığını bilmiyordu ama önemsemedi. Başta gözlerini ondan kaçırsa da sonra sinirle geri döndü.

‘Seni incitecek.’

Soo bir şey demeden kafasını salladı ve Jongin’in arkasından koştu.

--

Hızla durağa doğru koşarken sonunda Jongin’i görebilmişti.

Çocuğun onu görünce bakışlarını kaçırmasıyla Soo kalbinin acıdığını hissetti.

‘Jongin!’

‘Burada ne işin var? Kris’e geri dönmelisin.’ Hala Soo’nun yüzüne bakmıyordu.

Jongin’in bu soğuk tavrı Soo’yu incitiyordu. ‘Neden gitmeliyim?’

‘Senden hoşlandığını söyledi. Ona gitmelisin, sorumluluğunu alıp sana iyi bakabilecek biri o.’

‘Bana iyi bakmak mı? Jongin neden beni kendinden uzaklaştırıyorsun? Neden beni ona gönderiyorsun?’

Tam önünde olmasına rağmen çocuk hala Soo’nun yüzüne bakmamakta direniyordu.

Jongin cevap vermeyince, Soo çocuğun elini tutup omzuna dokunduysa da, Jongin kendini geri çekmişti.

‘Jongin…senden..senden hoşlanıyorum.’ Kalbinin her an duracağını hissediyordu.

Jongin geriye doğru giderken gözleri titreyerek ona bakmıştı. Bir şey söylemek istese bile geri ağzını kapatıp soğuk bir edayla ona bakmaya devam etti.

‘Ona geri dön.’ Geri dönüp gitmeden önce ağzından tek dökülen bu olmuştu.

Soo yerinde şaşkınlıkla kala kalmıştı. Jongin’in arkasından koşmak ve yerinin sadece onun yanı olduğunu söylemek istiyordu. Ama yapamadı. Sadece oduğu yerde kala kalmaya devam etti.

Jongin’in sözleri hala beyninde uğulduyordu.

‘Ona geri dön.’

Drawn to You [Kaisoo Çeviri] ✔Where stories live. Discover now