5.Bölüm❇

80 9 0
                                    

( MULTİMEDİADAKİ ZENA.BU ARADA ARKADAŞLAR MÜZİK İLE DİNLEYİN)



İnsanlar deli gibi dans ediyorlardı , müzik sanki bir uyuşturucuymuş gibi yerlerinde durmuyorlardı bilinçsiz bir şekilde istedikleri gibi hareket ediyorlardı buda onların kafa dağıtma yoluydu .

Tepeden dökülen neon boyalar etraflarını sararken ben köşede durmuş biramdan yudumluyordum , Amy ise beni buraya getirmişti çünkü 2 gün önce yaşadığım olay yüzünden iki gün gene eski uyuşuk halime bürüneceğimi sanıyordu , ama bu beni daha da meraklandırıyor biraz olsun unutmamı sağlıyordu , onu çok görmek istiyordum söylediği sözler iki günden beri aklımdan çıkamamıştı nedenini bende bilmiyordum ama bana ilk gördüğüm anda tanıdık gelmişti , gözleri buz gibi bakarken suratındaki korku gözlerindeki endişe hala aklımda oynaşıyordu o çığlığı atan kişiyi kurtarabilmişmiydi 

Kafamı dağıtmak için beni buraya getirmişti benimde kafamın dağılması gerekiyordu ki şu an bunun için uygun bir zamandı tüm olanlardan,  üzüntüden sonra birazcık olsa bile mutluluğu hak ediyordum.

Aslında her gününü barda veya sokaklara geçirenleri pek fazla sevmezdim ama bu günlerde birazcık kafam dağılmalıydı, yaşadığım olaylar hislerimi kaybetmeme neden olmuştu fazla bir süreden beri az yemek yemek , kilo vermeme sebep olmuştu kalbimdeki acılar beni yere görmüyordu yaşama isteğimi azaltıyordu..



Masada oturup ruhsuzca etrafı seyrediyordum herkes aklını kaybedecek kadar içmiş bilinçsiz olarak dans ediyordu ve muhtemelen eve gittiklerinde yaptıklarından pişman olacaklardı .

Anılar gözümün önünde canlanırken gözlerimin dolduğunu hissettim. Gözlerim de akmaya hazır olarak bekleyen yaşları ne kadar itmeye çalışırsam bile bir faydası dokunmuyordu.

Her saniye ağlayacak gibi duruyordum , aklıma gelen şeyler yüzünden dudaklarımdaki etleri yiyordum ve bu dudaklarımın kanamasına yol açıyordu.Anılar her yerde beni buluyordu, karşıdaki barmen çocuğa bakıp burukça gülümsedim Johnny burada çalışırdı , Amelia'dan sonra en çok sevdiğim dostlarımdan birisiydi, onunda ölmesi kulağıma saçmalık gibi geliyordu , sanki bana bilerek yapılmış bir karmaydı ama ne kötülük yapmıştım ki onlar bana geri dönüyordu.



Ellerim ile bardağımın başında daireler çizerken müzik sesi düşündüklerimin yanında sessiz kalıyordu beynimdeki anılar ve düşüncelerden başka bir ses duyamıyordum. Masamda ki oturan çocuğu görmemem bunların nedenlerinden biriydi çocuğun kumral dağınık saçları ve kahve rengi gözleri vardı dudağı ne çok büyük nede çok küçüktü aslında hoş birine benziyordu ama hayatımdaki olumsuzluklar zaten yetmezmiş gibi birde bununla uğraşamazdım.

"Naber " deyip sırıttığında gözlerimi devirdim, sarhoş olduğu her halinden belliydi ve başım bela almak istemiyordum olduğum yerden kalkarken dışarı kapısına yöneldim. Her normal bir kitapta olduğu gibi baş belası bir çocuk çıkmıştı başıma , ve ne olacağını bilmeden yürüdüm.

Kimsenin olmadığından emin olduğum zaman içimdeki nefesi havaya bırakıp akıp gitmesini izledim.

Eski hayatımı o kadar çok özlüyordum ki artık dayanamayacaktım, git gide kendi ölümümü izliyordum ,babamın içten içe çöküşlerini , 9 ay geçmesine rağmen ben iki bıçak birden yemiştim birisi sağ bacağım diğeri ise sol bacağımda ikisi birden kırılınca hayata sadece bir sopa ile tutunuyordum babam hayata tutunmamı sağlayan o sopaydı sanırım.

Saçlarımın arasına giren soğuk ile ürperdim ,o sırada aklıma gelen surat karşısında kaşlarım çatıldı. Mavi gözler hayatımda bir kere görüp bir daha göremeyeceğim, siyahın en koyu tonu,özenle yerleştirilmiş elmacık kemikler,ve öpmeye doyulamayacak kırmızı dudaklar,içimdeki merak kadar büyüktü,içimdeki onu görme isteği iyice artmıştı neden bilmiyorum ama ilk defa gördüğüm kişi hakkında düşünmemi sağlıyordu içimdeki merakta artıyordu

Aklımdaki düşünceler kulaklarımın sağır olmasını sağlamıştı ki arkamdaki kişinin geldiğini duymadığım için ufak bir çığlık attım ama çığlığım anında ağzımdaki el ile daha çıkmadan kesildi

Kulağıma gelen gülme sesleri kulağımda yankılandı karşımda benden , katlarca iri olan 3 oğlan duruyordu , arkamdan tutanın kim olduğuna bakmak için gözlerimi kaydırdığım.

"Ah be güzelim , yazık olacak " dediğinde kalbimin kulaklarımda attığını hissettim.Çığlık atsam muhtemelen içeridekilerin çoğu müzik sesinden duyamazdı , çocuğu istemediğimi açıkça belli etmiştim ama sarhoş olduğu için gözü dönmüş olabileceği aklıma sonra geldi. Ellerim ile onu itmeye çalışsam bile 3 oğlan birden beni kollarımdan tutmuştu ,  yaşadıklarım yüzünden her tarafım uyuşmuştu idrak edemeyeceğim şeyler başıma geliyordu ,artık hissedemiyordum  ağlayamıyordum , durmuştum sadece onların gözlerine bakıyordum , ne kadar çırpınmaya çalışsam da onlar kedi ben ise ellerinde küçük bir serçeydim  diğerlerine gitmesini söyledi şu anda sadece 1 kişi vardı , kaçabilirim diye çırpınsam da hiç bir faydası dokunmuyordu .Elleri ağzımdayken beklemediği bir şey yaptım ve elini ısırdım.

O sırada verdiğim acı ile bağırdı ve elini tuttu.

"Seni küçük göt" söylediği kelime ilk defa ağlamamı sağlarken kumral çocuğun arkasındaki görüntü kanımı dondurdu .

Daha önce gördüğüm gözlerinden volkanlar akabilirdi  , benim bile hissettiğim bir sinir dalgası yayarken bana saldıran çocuğa dua etmeye başladım ve onu görmenin verdiği heyecan ile ağlamamı kestim . Kendisi  kat kat iriyi kolları onu küçük bir kalem gibi ortadan ikiye ayırabilirdi.Yakasından tuttu ve suratına bağırdı.

"Bana bak seni orospu çocuğu !. Seni burada sikmemi istemiyorsan kaybol ! " diyerek bağırdı ve yakasından tutarak yere savurdu. Çocuk korkuyordu ama belli etmiyordu, yerde yatan kumral çocuğa bir tekme geçirdi.

"3 saniyen var !" Diyerek tekrar bağırdı.

Bu sırada çocuk yeni anlamış olacak ki aniden kalktı ve köpek görmüş kedi gibi kaçtı.

Ben orada yaşadığım şok içinde hareket edemiyordum , ne oluğunu anlamak istemiyorum , az önce olan şeyler şaka gibiydi ilk önce sokakta yankılanan büyük bir kahkaha attım  , sonra ne olduğunu anladığım da ise hıçkırarak ağlamaya başladım . Bacaklarım titrerken beni kolumdan tuttu ve kendisine çekti.

Gözlerimi açmadan kollarımı ona doladım ve omzunda ağlamaya başladım , sarılmak acımı dindirmiyordu içimdeki ağlama duygusunu ortaya çıkarıyordu , omzunda ağladığım kişi anlam veremediğim şekilde güvendiğim bir kişiydi , etraftaki kokusu , iki gün önceki koku ile aynıydı ama daha önceden tanıyordum sanki , gözlerim onu gördün diye bağırıyordu , ismi sanki dilimin ucundaydı ama ortaya çıkmıyordu .

Elleri ile saçlarımı okşarken gözyaşlarım omzunu ıslatıyordu.

"Ağlama güzelim , ben buradayım ben her zaman  "

Hıçkırıklarım hala düzensiz bir şekilde çıkıyordu , bir insan ağlama dediği zaman ağlamam dahada şiddetleniyordu . Sanırım ona sonsuz bir teşekkür borcum vardı .

"Ne kadar istemesem de zamanı geldi "


BİLİNMEYENNơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ