Haset 2:Cin Tuzağı

Kabus

...Hayır çekmez,rüya içinde rüya görmüşlerdi,hemen uyanıp aynı anda Arif'in odasına gittiler,Arif odasında mışıl mışıl uyuyordu,derin bir 'oh' çektiler,mutfağa gidip su içtiler
Doğukan:Çok korkunçtu
Fulya:Benim de,sen ne gördün?
Doğukan:Bir okulun tuvaletindeydim,arkama baktığımda babamı gördüm,babama biraz yakınlaştım,bir kız yabancı bir şeyler söyleyip babamı duvardan geçirdi,kirişlerden kan akmaya başladı,kapı açılmadı bende camdan atlamak istedim,dışarda binlerce asılı kadın vardı,sonra uyandım evin duvarlarında garip şekiller vardı,Arif odasında yoktu,bahçedeki çukurdaydı,onu çekmeye çalıştım ama o bizi çukura attı,sonra uyandım. Senin rüyan nasıldı
Fulya:Terkedilmiş bir köydeydim,atla koşturan bir çocuk vardı,takip ettim,mezarlığa gitti,bende oraya gittim,yılan tıslamaları,köydeki siyah giyinimli kalabalık bir grup,bir çukura düştüm,sonra uyandım,Arif yatağında yok vesaire
Doğukan:Ne oluyor bize böyle ya?
Fulya:altı üstü rüya gördük
Doğukan saçmalama dermiş gibi bakar
Fulya:Aynı rüyayı görmemiz ne bileyim,garip
Doğukan:Sen bilirsin rüya yorumlamayı
Fulya:Bu çok farklı bir rüya,bu rüyada olan herşeyi hissettim,siyah giyinimli bir kişi beni omzumdan tutmuştu,pençeleri vardı hatta...
Olayı anlatırken omzuna dokunmuştu Fulya,omzu acımıştı,kolunu sıyırıp omzuna baktı,morarmıştı,şaşkın gözlerle Doğukan'a baktı
Fulya:Bu ne?
Doğukan:Rüya sırasında elinle oraya zarar vermişsindir
Fulya biraz etrafa baktıktan sonra
Fulya:Ben uyumaya gidiyorum
Doğukan:Uyuyabilecek misin?
Fulya:Uyurum
Doğukan:Tamam,İyi geceler
Doğukan salona geçer,bir süre dışarıyı izler,saate bakar,saat 3:43'tür,Fulya salona gelir,
Fulya:Sen uyumayacak mısın?
Doğukan:Bilmiyorum
Fulya:Uyumayacaksanda beni yalnız bırakma
Doğukan:Niye korkuyor musun?
Fulya:Evet
Uzun süre birbirlerine bakarlar,Doğukan güler ve ayağa kalkıp yatak odasına yönelir,yatağa uzandıktan sonra bir şekilde uyurlar. Sabah çok enerjik bir şekilde uyanırlar,sofraya otururlar
Doğukan:Hadi bugün sizi Alsancak'a götüreyim özlemişsinidir İzmir'i siz
Arif çok mutlu olur,Fulya da bu kararı beğenince yemekten sonra hemen yola çıkarlar,Arif'i anneannesine bırakırlar
Fulya:Şimdi nereye gideceğiz
Doğukan:Benim yakın bir arkadaşımın böyle bir sorunu vardı zamanında
Fulya:Nasıl bir sorunu vardı?
Doğukan:Gerçekçi ve sürekli olan kabuslar
Fulya:Ee
Doğukan:Bir hocaya danışmıştı,şimdi adını unuttum ama sorarım Hakan'a
Fulya:Be yani şimdi hocaya mı gideceğiz?
Doğukan:Daha iyi bir fikrin var mı?
Fulya:Evet var,benim de liseden arkadaşım Demet, psikiyatristlik yapıyor
Doğukan:Bence ikisinede bir görünmemiz lazım
Fulya:Tamam,önce Demet'e uğrayalım,ben adresi biliyorum hem sürpriz yapmış oluruz
Doğukan:Tamam
Doğukan ve Fulya,Demet'in yanına giderler,onlara sıra geldiğinde içeri girerler,Demet ve Fulya hasret giderirler,sonra asıl meseleye gelirler
Fulya:Demetçiğim biz birkaç gündür kabuslar görüyoruz,hatta dün gece kabus içinde kabus gördük
Demet:Kabus içinde kabus? O nasıl oluyor?
Fulya:Bildiğin baya gördük yani
Demet:Peki ne gördünüz?
Fulya:Oğlumuz bir çukurun içine bizi çekiyordu
Demet:Hangi çukur bu?
Doğukan:Evin bahçesindeki
Demet:Peki orasıyla alakalı kötü bir anınız oldu mu?
Fulya:Ben aslında ilk başından beri o çukuru sevmemiştim,içimde köyü bir his vardı o çukurla alakalı
Demet:Peki hiç oğlunun o çukura düştüğünü zihninde canlandırdın mı?
Fulya:Evet,hatta Arif'i bahçeye çıkmayı dahi yasakladım
Demet:O çukuru kapatmanızı öneriyorum
Fulya:Peki o çukuru kapatırsak herşey düzelir mi?
Demet:Tabi ki. En kısa zamanda kapatın,senin aklın aklın orada kalmış,kabuslarına kadar girmiş,düşünme bu kadar
Doğukan:Peki ben?
Demet:Fulya'nın etkisine girmişsin.
Fulya:Benim çok düşünmem nasıl onu etkileyebilir ki?
Demet:Beyin Gücü!...
Arif'i de alıp akşamüstü eve dönerler,Topukçınar'a vardıklarında akşam olmuştu. Yemekten hemen sonra Doğukan eline kazma kürek alıp bahçeye çıktı,başladı çukuru kapatmaya,uzun süre attı çukura toprak,1 saatin sonunda dinlenmek için mutfağa gitti,bir bardak su içti,o sırada kapı çaldı,Hatice teyzeler gelmişti,onların ellerini öptü,biraz salonda oturdu,sonra müsade isteyip bahçeye çıktı,çukura baktı,sanki hiç toprak atılmamış gibiydi,hala derindi,o sırada İhsan amca geldi
İhsan amca:Yardım edeyim öğretmen oğlum
Doğukan:Yok İhsan amca sağol ben hallederim
İhsan amca:Olur mu yahu öyle,bırak birazda ben kazayım
Doğukan istemeyerekte olsa kazmayı İhsan amcaya verir,İhsan amca kazmayı toprağa vurur vurmaz canı acır ve belini tutmaya başlar,Doğukan hemen yardıma gider,keşke gitmeseydi,kazmaya takılıp çukura yuvarlandı.İhsan amca,az önce kazmadan dolayı beli incinen İhsan amca çok hızlı bir şekilde çukura toprak atıyordu,yardım için içeriye bağırdı Doğukan,içerdekiler hemen koştu geldi.Az önce toprak atan  İhsan amca şimdi yardım eli uzatıyordu.bir şekilde Doğukan'ı çukurdan çıkardılar.
Hatice teyze:Ne oldu yavrum nasıl düştün çukura
Doğukan:Ya İhsan amca geldi...
Hatice teyze ne dese beğenirsiniz;
Hatice teyze:İhsan amcan hiç yanımızdan ayrılmadı ki!...