KS - 14. Bölüm: HATA MI ETTİM?

17K 1.3K 429
                                    

İçimiz; yüreğimiz yanıyor. Her yerden tanıdık, tanımadık ölüm haberi alıyoruz... Onlar için bol bol dua edelim olur mu? İnşallah tez vakitte bu zor günlerin üstesinden birlikte geliriz.

Yorum sınırı: 300

15. Bölüm; sınır geçer geçmez gelecek .

14. BÖLÜM: HATA MI ETTİM?

"Sen dedi;

İntihar gibisin. Hem herkes tarafından bir kez düşünülen hem de cesaret edilemeyen."

Gülfem telefonu kapatır kapatmaz mutfağa geçti. Artık rahat olacak, kimseyi duymayacaktı. Bu dediğine kendisi bile inanmıyordu ama bir şekilde yok sayacaktı. İpek ve diğerlerinin sorularına aldırış etmeden, konuşmadan işini tamamladı. Akşam mesai saati bitiminde eşyalarını toparlayıp Gâvur İdris'in odasına çıktı. Kapıyı çalıp içeriden gelen ses ile kapıyı açıp odaya girdi.

Oda da İdris Bey hariç iki kişi daha vardı. Bir tanesi Ankara'ya ilk taşındığı zaman ona yardım eden Hikmet Beydi ama masanın diğer tarafında oturan adamı tanımıyordu.

"Bir şey mi oldu Gülfem?" İdris Bey'in sorgulayan bakışları ile gözleri kesişti. Adam neden geldiğini merak ediyordu.

"İdris Bey sizinle bir konu hakkında görüşecektim..."

"Buyur neyse söyle," adamın işareti ile diğerlerini önemsemeden konuşmaya başladı.

"Ben istifa ediyorum."

"O nerden çıktı şimdi?" İdris karşısında dik başlı, saatler önce ağlayan kadının yerine net bir ifade ile dikilen kadına baktı.

"Bugün olanlar ortada. Haklıyken haksız duruma düşmek benim kabul edebileceğim bir şey değil. Bu zamana kadar bana ekmek verdiniz teşekkür ederim ama daha fazla burada çalışabileceğimi düşünmüyorum." İdris, Gülfem'e bakarken kadının kendinden emin tavrından rahatsız olmuştu. Cihangir'e ne diyecekti? Yeğeninden korkmuyordu elbette ama ona bu kızı işten çıkarmayacağına dair söz vermişti.

"Seni işe ben almadım, istifanı ben kabul edemem. Seni Cihangir işe aldı onunla konuş." Kestirip atarken bu işten sıyrıldığını düşünmüştü ama yanılmıştı.

"Cihangir Beyin haberi var. Buraya gelmeden önce kendisi ile konuştum." İdris, kadının kendinden emin sözleri ile adeta şok olmuştu. Ne diyordu bu kadın?

"Yeni bir iş bulana kadar kalabilirsin."

"Cihangir Bey ile o konuyu da konuştuk merak etmeyin işim hazır. Bugün bu odaya gelene kadar kendim dışında herkesi düşünüyordum sayenizde insanın kendinden başka değer vereceği kimse olmadığını anladım. Benim gözümü açtığınız için teşekkür ederim İdris Bey." İdris, gözleri kocaman olmuş Gülfem'in yüzüne bakarken, Gülfem adamın bu haline katıla katıla gülmek istiyordu. Öyle posta koyulmaz, böyle posta koyulurdu. Artık kim kendisine nasıl davranıyorsa o da öyle davranacaktı. Acıma günleri geçmişti. Masanın arkasında oturan adamın Hikmet Beye bir şeyler sorduğunu gördü. Açıkçası kim olduğunu bilmiyordu. Pek de önemli değildi.

"Müsaadenizle," cevap alamadığında usulca çıktı odadan. Koridoru geçerken suratında mutlu bir gülümseme vardı.

Cihangir gelen telefonla kuş olup gökyüzüne uçmuştu. Olduğu yere sığamıyordu adeta. Elinde telefon bir salona bir mutfağa adımladı. Dudakları kapanmıyor aksine yırtılırcasına gülüyordu. Oğlu da bu mutluluğunu anlamış gibi ağlamayı bırakmış, sessizce Selim'in kucağında uyukluyordu.

AHÛZAR SERİSİ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin