DOSYA 11

496 33 7
                                    

"Efendim. 11 numaralı dosyayı getirdim."

Kız elindekini kadına doğru uzattı.

"Tamam şimdi beni yalnız bırak."

"Emredersiniz efendim."

Dedikten sonra kiz sessizce odadan çıktı. Kadın ise elindeki kağıt parçalarına bakıyordu.

"Hadi başlayalım."dedi kendinden emin bir şekilde.

-----------------------------------------------------------------

Kafamdaki dayanılmaz acı ile uyandım. Dogrulup etrafa bakmaya basladim. Kimse yoktu.

Kulübenin dışına çıktığımda Kayran'da toz bulutları dolaşıyordu resmen. Bir canlı belirtisi yoktu. -Canlı diyorum çünkü Galy'i insan başlığı altında anmak istemiyorum.-

"HEY! HAİN!"

Galy ağaçların arasından bağırarak geliyordu.

"ARKADAŞLARINI BULAMADIN MI?"

"Nerdeler?"

Soruyu ne kadar sert bir şekilde sorsam da içimde olan korku çok kolay anlaşılıyordu.

"Gittiler ama sakın üzülme Newt sama bir şey iletmemi istedi."

"N-ne?"

Galy bunu dediğim anda belimden tutup beni kendine doğru çekti. Suratı çok yakındı. Daha da yakın... Çok daha yakın...
Dudakları tenime değdiği anda onu geri itip sinirimi dışarı atmaya başladım.

"Sen ne saçmalıyorsun! Gerçekten iğrençsin Galy!"

Sarsılarak ayağa kalktı.

"Tabiki de seni öpmeyecektim. Sakin ol sadece dalga geçmek istedim. Tabi sen bunu Newt yapsaydı aynı tepkiyi vermezdin sanırım. Degil mi?"

Yaptığı iğrençliğe rağmen hala sırıtabiliyordu. Ben de onun iğrenç gülüşü ile daha da sinirlenmiştim.

"Evet! Aynı tepkiyi vermezdim! Istediğin bu mu? Beni delirtmek mi? Başardın! Çünkü delirdim! Şimdi derhal söyle nerdeler! "

"Sana gittiklerini söylüyorum neden anlamıyorsun!"

"Pekala o zaamn ben de gidiyorum!"

Arkamı dönüp erzak almaya gittim. Biraz yemek, giyecek ve ilaç. Kayran'da bunlara ihtiyacı olacak kimse kalmamıştı neredeyse.

Çantamı hazırladıktan sonra Labirentin kapısına gittim. Galy orda dikilmiş bekliyordu ancak girişe doğru yaklaştığında hiçbir şey demedi. Sadece suratıma bakıyordu. Biraz duraksayıp ona döndüm.

"Onlar gideli ne kadar oldu?"

Cevap vermedi.

"Galy?"

Gözlerini devirip tekrar bana baktı.

"Çok olmadı sanırım bilmiyorum."

Bu çocuğun duygu değişimleri beni deli ediyordu.

"Madem gitmeme izin verecektin neden beni onlarla göndermedin."

"Yolda onları öldürebileceğini düşündüm."

"Ne? Sen delirdin mi? O görevi yapmayacağını söyledim. Siz de bunu biliyorsunuz."

"Yalan söylemediğin ne malum."

"Seni inandırmak zorunda değilim ancak şunu söyleyebilirim benim verdiğim öneri yüzünden biri öldüğünde günler ve kendime gelemedim. Hala da rüyalarıma giriyor. Bu duyguyu bilemezsin."

LABİRENT|İSYAN [TAMAMLANDI]Where stories live. Discover now