8. Bölüm

3.1K 189 26
                                    

Ulaş' dan

Onu ağlarken görmekten nefret ediyodum.Dış görünüşü yüzünden değil tabiki.Onun üzülmesini kaldıramıyodum.Üstelikte o piç için ağladığından daha da beter oluyodum.İçimden sadece o piçi öldürmek geçiyodu.Ama eğer bunu yaparsam Çisil benden daha da nefret edicekti.Aslında sadece tehdit için getirmiştim silahı.

' Öldürmicektin yâni ? '
Tamam.Öldürcektim ama Çisil böyle bile bu kadar ağlıyosa, kim bilir öldürdükten sonra nasıl üzülürdü.

Çisil' e tekrar ' sus ' işareti yapıp masanın arkasına çömeldim ve elimle işaret yapıp ayrılmasını istedim.

Ağlarken önce şaşırdı sonra, o piçi öldürmiyceğimi anladığında tebessüm etti.

Ondan ayrıldığında yanındaki piçe bakıp konuşmaya başladı.

" Burdan çıksak mı artık ? "

" Tamam. "

Konuşmaları bittikten sonra bende revirden çıkmak için, girerken kullandığım camdan çıktım.

Çisil' e de mesaj atıp, onu izlemeye gittim.

Çisil' den devam

Mert ile odadan çıktığımızda direk sınıfa gitmek yerine ikimizde tuvalete gitmek için ayrıldık.Onu gerçekten çok seviyorum ve benim yüzümden zarar görmesini istemiyorum.

Ulaş onu öldürmeden, ben ondan uzak durmalıyım.

' Vay ! Artık abi yok hee ? '
Sana cevap vermiycem.
' Zaten beni kim takıyo ki hıh.

Tuvaletten çıktığımda sınıfa gidicektim ama aklıma dersin çoktan başladığı geldi.Acaba girebilirmiydim.Sınıfıma doğru giderken telefonuma gelen mesajla irkildim ve durdum.

' Eğer ondan uzak durmassan, başladığım şeyi bitirmek zorunda kalırım.Ayrıca sadece ondan değil tüm erkeklerden.Benim dışımda.Onun için döktüğün her göz yaşı, benim onu öldürme isteğimi kat ve kat arttırıyo.Unutma, seni görüyorum.Dersinede gir.'

Mesajı okuduktan sonra etrefa göz gezdirdim. Görünürde kimse yoktu.Tâki benden en uzak duvarın orda karaltı görene kadar.Cesaretimi toplayıp oraya doğru bir adım attığımda, hiç bi tepki vermedi.Sonunda oraya doğru gittiğimde, onu gördüm.

Duvara yaslanmış benim gelmemi bekliyodu.
Ayaklarımdan başlayıp gözlerime kadar vücudumu süzdü.Yanaklarım eminimki kızarmıştır.

Yanına daha çok yaklaştım ve bişeyler söylemek için dudaklarımı araladım.Ne diyeceğim ki.

' Ondan hoşlandığını. '
Saçmalama be !

" Ne diyceksin ? " dediğinde üst dudağını hafif yukarı kaldırdı.

Cidden ne dicem.Yanına geldim ama..

" Bilmem."

" O zaman niye geldin.Sen beni görmek istemiyodun. "

' Wallaha haklı.Sen ona öyle dedin ama şimdi sen onun yanına geldin. '

" Cidden, o an onu öldüreceksin sandım."

" Onun için çok endişelenme.Yakında gidicek ve onu öldürmeme gerek kalmıcak. " dediğinde afalladım.

" Ne ? "

" Duydun işte. " dediğinde omuz silkti.

" Nasıl yâni yaa ! "

" Senin içinde kolay olur.Ondan çok uzak duramıyo gibisin.Buna ne kadar sinir olsamda."

Kötü Çocuk ! Piskopat Aşığım mı ?Where stories live. Discover now