17.Bölüm "Kumbara"

117 9 28
                                    

Chandler'ın bana sunduğu teklifin üzerinden iki gün geçmişti ve zavallı arkadaşlarımın hâli perişandı. Jenny olayı atlatmış gibi görünüyordu. Ama patrick hiç öyle değildi.
Derslere katılıyordu fakat yemek yerken hiç yemek ister gibi görünmüyordu.

Ailelerimizin arkadaş olması chandler ile günlük ilişkileri daha da çıkmaza sürüklerken
Diğer yandan gün içerisinde grayson'la kütüphanede karşılaştıkça selamlaşıyor, hatta boş zamanlarımızda bizimle takılmasına bile izin verecek şekilde iyi bir ilişki içerisindeydik.
En azından grayson'ın ağabeyine çekmemiş olması güzel birşeydi.

Sevgili günlük bugün cumartesi fakat insanın okul denen lanet yerin etkilerinden dolayı sabah 8'de uyanması kadar kötü birşey yok.
Ek olarakta bugün bayan Ann'in evlerinde bir kokteyl daveti vardı bunun korkutucu etkisiyle erken kalkmış olabilirim.

Gözlerimi dinlendirmeliyim diye düşündüm ve gözlerimi kapattım. Çünkü bugün yeterince göz retinamı mahvedecek birini görecektim.

•••

Gözümü açtım
Tanrım okuldayım, derste uyuya kalmıştım.
Herkes bana gülüp duruyordu. Başımda bana kızgınlıkla bakan bayan Dawn sınav kağıdımı çekerek almış ve uzaklaşıyordu.

Yanıma dönerek "ne sınavı ??" Diye sordum.
Sorduğum kişi Sam 'di.
"Aritmetik ve sen tüm sınav boyunca uyudun ! Çok havalı " deyip güldü.

"N-Nasıl ? " deyip sıramdan kalktım
Giden bayan dawn 'ın arkasından koşmak istedim fakat herkes önümü kapatıyor hiçbir yerden çıkamıyordum.

"Patrick !!"

"Jenny!!"

Diye bağırıp sesleniyorum. Fakat yanıma gelmiyorlar.

"Yardım edin !!" Boğazım acıyana kadar bağırıyorum ama sadece bakmayla yetiniyorlar.

Etrafımı çember yapıp sarıyorlar.
Chandler ortaya çıkıyor , sen onlara yardım etmedin şimdi onlar sana etmiyorlar deyip beni ittiriyor. Sonra sam sonra hana sonra gray sonra ve sonra sonunda tökezleyip kafamı sıraya çarptığımda hepsi birden gülmeye başlıyorlar ardından da sıralarının üzerindeki suları alıp üzerime sırasıyla boşaltmaya başladılar. En sonunda pes edip yerde gözlerimi kapatıp cenin pozisyonuna geçip ellerimi kulaklarıma götürdüm. İğrenç kahkahalarını duymak istemiyordum.
Sadece bu eziyetin bitmesini diledim.

•••

Kan ter içerisinde uyandım günlük bu gerçekten çok korkunç bir rüyaydı.
Saat 11 olmuştu. Aşağıya inmek için yataktan doğruldum ve mor papuçlarımı giyindim.
Merdivenden yavaş yavaş inerken mutfakta annemle karşılaştım.

"Günaydın Anne" dedim. Yüzümü görmüş ki
"Günaydın , yüzün neden bembeyaz ??" Dedi.
"Kabus gördüm." Deyip geçiştirip suyumu içtim. Ardından bir kase çıkartıp içerisinde Mısır gevreği ve süt olan bir kahvaltı hazırladım kendime.

Daha sonra odama çıkıp rüyanın hatırladığım kısımlarını gözden geçirdim.
Daha sonra büyük çekmecenin en son gözünün en arka tarafında bulunan , çocukluk kumbaramı çıkarttım.

Bunu bana babam almıştı. 10 yaşındayken.
Klasik pembe domuzcuk. Tıpkı çizgi filmlerdeki gibiydi. Tabii tek farkı kırmanıza gerek kalmıyor oluşuydu.

Kumbarayı yatağıma boşalttım ve saymaya başladım. Tanrıya şükür 2000$ vardı.
Babamın acil bir durum olmadıkça açma deyişi aklıma geldi. Evet bu acil bir durumdu.
Ardından Annemin sesini duydum.

"Tatlım !! Üzerini değiştir geç kalmayalım biliyorsun bu bir kokteyl bütün iş ortaklarımız orada olacak çok heyecanlıyım. Hepsi seni görmek için can atıyorlar."

Hınzır AşkWhere stories live. Discover now