s.m

21.7K 457 222
                                    


Sabah kalktığımda  üzerimde yorgunluk vardı. Biraz daha yataktan çıkmayıp tavanla bakıştım. Esneyip etrafa bakındım. Cam yine mi açılmıştı.

Off. Niye açılıyo bu cam. Bir kaç ay önce bu cam kırılmıştı. Bende herşeyiyle değiştirmiştim. Çünkü renginden sıkılmıştım. Ve şeklinide  değiştirmiştim. Yuvarlak çerçeveliydi ve normalden daha da  büyüktü. Önündeki pufum tam oradaki boşluğu dolduruyordu ve ben orda oturmaya bayılıyordum.

Yavaşça yataktan kalkıp gerindim. Banyoya ilerleyip işlerimi hallettim. Aynaya baktığımda saçlarımın dağıldığını gördüm. Ama ben uykudan uyanınca kendimi beğeniyodum. Gözlerim böle sulu sulu ne bilim hoşuma gidiyo.

Neyse zaman kaybetmeden. Dışarı çıktım. Dolabımın karşısına geçip üst seçtim. Bugün stajım vardı. Büyük bir holdingte staj görüyorum. Sekreterim  hatta, ama şuanlık deneniyorum. Eğer bi sorun çıkmazsa okuldan sonrada devam edeceğimi söylediler.

Üstümü giyinip ayağıma beyaz renk sitiletto giydim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Üstümü giyinip ayağıma beyaz renk sitiletto giydim.  İşte hazırım. Makyaj madam geçip maskara sürdüm. Kırmızı rujumuda sürünce hazırım.

Koşarak aşağı inip mutfağa girdim. Dolaptan kavanoz da çikolata çıkarıp bir iki kaşık yedim. Kapağını kapatıp yerine koydum. Koşar adım kapıya ilerledim. Dışarı çıkıp bir taksi çevirdim.

Şirketin önüne geldiğimde aklıma gelen şeyle koşmaya başladım. Bugün patronun 2.'si gelicekti yani ortağı.
Biraz daha oyalanırsam geç kalıcaltım. Hızlı adımlarla asansöre bindim. Bindim binmesine de arkası dönük adamı fark etmeyip az daha üstüne çıkıyodum. Son anda kendimi durdurabilmiştim.

Sesli bi nefes verip kenara çekildim. Önüme dönüp kapıların açılmasını bekledim. Kapılar açılınca hızlı adımlarla çıkıp kendi odama ilerledim. Burada pek arkadaşım yoktu sadece biriyle iyi anlaşıyodum.
Selin. Kendisiyle çok yakınız. Hatta arada Banada kalmaya gelir. Genelde onun babası evde olduğundan ben fazla gitmem.

Tam odama giricekke Selin kolundan tutarak çekiştirmeye başladı. Nolduğunu soramadan toplantı odasında buldum kendimi. Anlaşılan buraya toplanmamız istenmiş ki herkes burdaydı. Biz selinle heyecanla beklerken yandaki kızların konuşmasına kulak misafiri olduk. Sarışın olan Betül " kızlar duyduğuma göre gelen ortak Burak beyin kuzeniymiş yani kesin yakışıklıdır. Burak beyin maşallahı olduğundan tahmin etmesi zor değil" o böyle söyleyince kötü hissetmiştir. Burak beyden hoşlanıyodum ve bunu kendime zor itiraf etmiştim. Burak bey çok aklı başında biridir. Yani tam bi beyefendidir. Sanırım onun asistanı olduğum için ondan hoşlandığımı anlamıştım. Başka biriyle tokalaşırken bile kıskanıyodum onu. Şimdi bu kızın böyle söylenmesi hiç hoşuma gitmemişti. Ki diğerlerinde ona katılmış gülüşerek konuya devam ediyorlardı.

Selin sinirlendiğimi fark etmiş olmalıki elini tutup sıktı sakin olmam için. Derin bi nefes alıp bu kızlara hangi işkenceler olur diye düşünmeye başladım.

Tam bu düşüncelere dalmışken içeri Burak bey girdi. Tüm kızlar ona yiyecek gibi bakarken ben sinirden kuduruyodum. O benimdi. Sınırının yok olmasını sağlayan Burak beyin sesiydi. Oturun demesiyle herkes yerlerine yerleşti. Tabi ben Burak beyin yanına oturdum asistanı olarak.
Kızlara keskin bi bakış göndersemde pek anladıkları sayılmaz. Çünkü bana bakmamışlardı bile. Masanın tam başında Burak bey kenarında boş bi sandalye daha vardı. Yanlamasına ilk sırada ben oturuyodum. Tam yanında. Kafamı kaldırıp bakamıyodum ondan etkileniceğimi anlayacak diye. Gözlerimi kaldırmamla kapıda dikilen kişi çekti dikkatimi. Niye orada bekliyodu ki. Daha dikkatli bakınca bu kişinin dünki sapık olduğunu fark ettim.

Sanki herşey durmuştu nefes bile alamıyodum. Ellerin korkudan titrerken bi anda bi el ellerimi sardı yanıma döndüğümde Burak beyin bana ilgiyle iyi olup olmadığımı sorduğunu fark ettim. Gerçek hayata dönünce kafamı zorlukla sallayıp tansiyonum düştüğüyle ilgili  bi yalan uydurdum. Gözlerimin içine bakıp önüne döndüğünde sapığın içeri girdiğini gördüm. Tabi ben gözlerimi Burak beyden çekmiyodum.

O az önce elimimi tutmuştu. Sanırım şuan bayılıcam. Hızlı nefeslerini düzene sokmaya çalışırken ondan gözümü almanın sebebi sapıkla tokalaşmasıydı. Herkes ayağa kalkınca bende yavaşça yerinden kalktım. Yanımda ki arkadaşıma bakınca Sekinin endişeli bakışlarıyla karşılaştım. O na zoraki gülümsememle iyi olduğumu anlatmaya çalıştım. Pek inanmasada o da bana tebessüm esip önüne döndü. Tüm kızlar sapığı konuşuyordu. Oha ya bana yaptıklarını bunlara yapsa bu kadar rahat olabilirler mıydı acaba. Ama söz konusu bu kızılarsa  düşünemiyorum sonunu. Neyse konumuna dönelim.

Kafamı hafiften kaldırınca bana hiç bakmadan Burak beyin yerine oturduğunu fark ettim. Bende o hızla seline kaydım. Direk karşıya bakıyordu. Herkes oturunca bende sandalyeli tutup Burak beyin yanına ilerlettim. Sandalyemin  tutulmasıyla kaldım. Sapık sandalyemi tutmuştu  ve yine bana bakmadan karşıya bakıyodu.

"Nereye?" sesini duyunca kal gelmişti sanki. Çok hoş ve erkeksi sesi insanın kulağına bi melodi gibi geliyordu. Tabi bu beni etkilemezken diğer kızlar iç çekmesine neden olmuştu.
Sesimi kaçtığı yerden bulup düzgün çıkarmaya çalıştım ve başarmıştım da.
"Burak beyin yanına" dedim. Bunun üzerine dişlerini sıkarak " kim söyledi" dediğinde "ben asistanıyım ve yanında durmalıyım" dedim. Burak bey bişey dememize izin vermeden " tamam oturabilirsin maviş" dedi. Bana genelde maviş derdi ama insanların içinde demesi utandırmıştı. Kafamı eğip gülümseyerek eski yerime oturdum. Kimseyle ilgilenmeden  kalemimle uğraşmaya ve bi yandan sapığı dinlemeye başladım.

"Merhaba arkadaşlar, ben Berkan Kara. Kısaca bu şirketin ortağıyım. Burakla kuzeniz. Tabi hiç benzemeyiz. İşlerinizi iyi yaparsanız güzel anlaşabiliriz. Aksi taktirde işinize büyük bir zevkle son veririm. Sorusu olan" diyip konuşmasını bitirdi.
Betül oradan atlayarak"  Sevgiliniz varmı Berkan bey?" diye formasıyla şaşkına döndüm nasıl bu kadar rahat konuşabiliyordu, patavatsız şey. Gözlerimi devirip kalemimle oynamaya devam ettim. Tekrar sesi kulaklarına ilişti" Bunu sizi pek ilgilendirdiğini sanmıyorum.." "Betül. İsmim Betül" "Her neyse bu konu burada kapandı hadi herkes iş başına" bu sözüyle herkes ayaklandı tabi bende. Hızla Sekinin koluna girip çıkıyodukki Burak beyin sesiyle ona döndüm. Selin odasında olduğunu söyleyip çıktı. Burak beye yaklaştığımda  yanındaki sandalyesini gösterdi. Ben otururken sapık yerinden hiç kalkmadan karşıya bakıyordu hala.  " Maviş sen bekle bi dosya göstericem sanırım bi sıkıntı var" dedi. Ben kafamı sallarken o çoktan odadan çıkmıştı. Niye odasında bakmıyoduk ki sanki. Bu adamla yalnız kalmayı istemiyordum.

Ben elimdeki kalemle ilgilenirken onun ayağa kalktığını fark ettim. Hiç kıpırdamadan ne yapacağını beklemeye başladım. Hızlı nefes alış verişimi saklamaya çalışıyodum. Arkamda durunca yavaşça ayağa kalktım. Arkamı dönmeye korkuyodum. Ama dönmeliydim ne yapacağına emin olmalıydım.

Arkamı dönüp "Bişey mi istemiştiniz Berkan bey"

SAPIK MI?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin