S.M

20.3K 420 224
                                    

Hala yüzüme bakıyordu. Ve aşırı derecede korkum yükseliyordu. Birşey demeden arkasını dönüp kapıya doğru ilerledi. Kapının önünde durup dışarıya bakınıyodu. Ne yapmaya çalışıyo bu sapık. Hızla kapıyı kapatıp kitledi.

Camların perdeleri zaten kapalıydı. Elim ağzımda dehşetle ona bakıyodum. İşte şimdi bittim.
Bana dönmesiyle seslice yutkundum. Hızla masanın diğer tarafına atak yaptım. "N-napıyosuz?" sesim titremişti Allah kahretmesin. Dişlerimi sıkmaktan zonkluyodu.

Ben masanın diğer tarafında atakta beklerken o diğer tarafta beni süzüyodu. Ve aşırı sinirli gözüküyodu. Sanki geldiğinden beri bakmamanın acısını çıkarır gibi gözlerini hiç kaçırmadan gözlerime bakmaya başladı. Oda dişlerini sıkıyo olmalıkı çene kasları oynuyordu. Tek bir farkla o sinirden ben ağlamamak için.

"B-Berkan bey kapıyı açar mısınız? Çıkmak istiyorum." dediğimde sakin ama ateş püskürten sesiyle konuşmaya başladı. "O adamın elini tutmasına nasıl izin verirsin" Ben şaşkınca ona bakarken elini masaya vurmasıyla yerinden sıçradım. "Şimdi ya güzelce yanıma gelirsin yada yakalarsa sonun senin için kötü benim için zevkli olabilir" diyip sırıtmaya başladı.

Açık açık tehdit ediyordu beni resmen. "Geldiğimde bişey yapmicanı nerden bilicem? Ya bana yine istemediğim bişey yaparsan. Sonuçta seni tanımıyorum ne yapa- aaaa" bana doğru atak yapınca konuşmamı kesip çığlık attım. Masa etrafında koşuşturmaya başlamıştık ancak benim ayağımda ki topuklularla bu pek mümkün olmadı. Beni anında belimden yakaladı.

Beni kendine döndürüp soluklanmaya başladı. Bende bu sırada hem çırpınıyodum hemde nefesimi düzene sokmaya çalışıyodum. Debelenmelerimi kesemeyince beni hızla masaya yatırdı. Başımın üztünde ellerimi birleştirip durmamı sağladı. Zaten ben şok olmuş ona bakıyodum. "Hey ne yapıyosun, bırak, bırak beni." diye çıkıştım fazla bağıramıyodum dışarıdan duyucaklar diye. Ama duyarlarsa yardım etmezlermiydi. Bu fikirli derin bi nefes alıp ağzımı açıyodum ki eliyle ağzımı kapattı. "Merak etme bişey yapmicam, cezanı sonra kesicem. Bundan sonra başka bir erkeğe yaklaşmak yok. Dokunmak, temasa geçmek yok. Gereçmedikçe sohbette yok. Anladınmı benim miniğim?" diye psikobatça sordu. Bir yandan da saçlarımı okşuyodu, resmen sapık. Hızla kafamı aşağı yukarı salladım. Zaten başka bi şansım yok gibiydi.

Memnun bir gülümseme oldu yüzünde. "Güzel" diye fısıldayıp kafasını boyun girintime soktu. Ben hala kollarımla çırpınıyodum. Dizimi hafif hızla kaldırınca o bölgesine tekmeyi geçirmiş oldum. Nefesi kesilmişti ama pek etkili olmamıştı. Hızla tekmeyi geçirince üzerinden kalkıp iki büklüm oldu yerde. Masadan destek alarak kalkıp bacağına doğru hırsla bir tekme geçirdim. Sonra koşarak kapıya ulaştım.

Kilidi açıp kendimi dışarı attım. Dışarı çıkmamla karşıdan Burak beyin geldiğini gördüm. Hemen saçımı düzeltip nefeslendim. Burak bey kaşlarını çatmış bana bakarak yaklaşıyordu. "Birşey mi oldu maviş" dedi nayif sesiyle. Hemen gülümseme oldu yüzümde. "Ah hayır sadece.. Iıı .. Şeyy.. Heh. Ben sizi beklerken aklıma size bi kahve yapmak geldi bende kahvenizi yapıcaktım. O yüzden hızlı çıktım da yani öyle. " deyip sırıttım.

Gülümseyip "gerek yok sağol, zaten dosyayı bizimkiler halletmiş sen odana döne bilirsin." dedi. Bu adam çok tatlı ya eriyom galiba. Öhöm hemen kendimi düzeltip "peki efendim iyi çalışmalar" deyip yanından ayrıldım.

Koşar adımlarla kendi odama girip kapımı kapattım.
Zor kurtuldum resmen yaa. Sapık kim bilir napıcaktı. Sapıktan ne beklenir ki.

************************

Oha saate bak ne ara öğlen molası oldu ya. İçeri selinin girmesiyle düşüncelerimden ayrıldım. "Hadi kalk yemek yiyelim zaten konuşcaklarımız var." deyip kollarını önünde bağladı.

Gözlerimi devirip yerimden kalktım. Saçlarımı elimle tarayıp. Burnumdaki pircinge dokunup çantamı aldım.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Selinle dışarı çıktığımızda karşımızda Sapık beyi gördük. Gözlerini dikmiş bize bakıyordu.
Bu adamdan aşırı tırsıyorum. Yanından geçip ilerledik. Oha.. Bu kadar kolay olucağını tahmin etmemiştim. Hızla ilerleyip şirketten çıktık. Birlikte kafeye gidip birşeyler söyledik.

"EE. Anlat bakalım sen ne ayak?" tabi o böyle sorunca bende kahkaha isteği uyandırmıştı. Saldım kahkahamı. "O nasıl soru be.." dedim kahkaham kıkırtıya dönüşünce. Tek kasını kaldırıp eliyle hadi dermiş gibi yaptı.

Derin bi nefes alıp herşeyi neler yaşadığımı baştan sona anlattım. Ağzı açık kalmış bana bakıyordu. Bende kahve mi yudumluyodum. "Kızım resmen yakışıklı bi sapığın var" demişti şoktan çıkınca. Bu dediğine gözlerimi devirip camdan dışarı bakmaya başladım. Burak beyi görünce heyecanla dikleştim.

Sonra arabasına binip gözden kayboldu. Bense arkasından dalmış bakıyodum. Selinin seslenmesiyle daldığım düşüncelerden kurtuldum.

Neyse konumuz sapıktan nasıl kurtulacağımdı!...




Heyy ben geldiimm😂

SAPIK MI?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin