Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Bugün onun doğum günüydü ve ben hediyemi bir ay önceden almıştım bile. Kendimi çok karamsar hissediyordum, her şeyin bu kadar kolay bitmesi beni böyle hissediyordu. En azından itiraz etmesini ve onun bir şaka olduğunu duymak istemiştim, ancak o inkar bile etmemiş aksine doğrulamıştı söylediklerini. Canım çok yanıyordu, nefes alamıyordum, kalbim sıkışıyordu ve ağlamaktan gözlerim ağrımaya başlamıştı.
Elimdeki kırmızı pakete baktım, onun için severek almıştım. Onun da seveceğini düşünmüştüm ama artık ona bunu vermemin bir anlamı yoktu. Ne yapmam gerektiği hakkında bir bilgim de yoktu. Kimseye bir şey diyememiştim. Belki onlar da benim şımarık biri olduğumu düşünüyordu ve sürekli olarak alttan alınıyordum.
Kutunun üzerine bağlanmış beyaz kurdeliyi çözdüm, nasıl olsa ona vermeyecektim. Kapağını açarken gözümden bir damla yaş kıtunun üstüne düşmüştü. Elimi kutunun içine atıp içindeki sincap desenli kazağı aldım, her sene ona sincaplı hediyeler alırdım ve o da mutlulula kabul ederdi. Bu demek oluyordu ki o mutluluk da sahteydi, sadece sevmiş gibi yaptı. Kazağı üstüme geçirdim ve daha çok ağlamaya başladım, eğer göz yaşlarım kurumamış olsaydı burada bir göl oluşabilirdi bile.
☁️
Okula gitmek istemediğim için hasta numarası yapmıştım ve annemi inandırabilmiştim. Zaten yüzüm berbat bir haldeydi, inanması güç olmamıştı. Dünden beri bir şey yiyemiyordum, iştahsızdım. Biri için bu kadar üzülmek belki de çok saçmaydı ancak o sadece biri değildi benim için, onun aksine ben onu çok seviyordum. Bu sevgi sadece arkadaşlık olarak değildi ve ben inanmak istemedim, kendime bile bunu kabul ettiremezken ona söyleseydim belki de gülünç duruma düşecektim.
Dünden beri kapalı olan telefonu yatağımın yanında duran komidinin üstünden aldım. Telefonun açılmasını beklerken akan göz yaşlarımı üstümdeki sincaplı kazağa siliyordum. Telefon açıldığında bildirimlerin panelde akışını izledim. Jeongin bana tonla mesaj atmıştı, Arin unnie beni saat başı arayıp durmuştu ve daha fazlası vardı ama bakamıyordum ekrana gözlerim yanıyordu.
Telefonum çalmaya başlamıştı birden bire, zar zor okuduğum buğulu gözlerimle onun adını gördüm, Jisung. Sinirden gülmeye başlamıştım, dün onu kakaotalktan engellerken telefon numarasını engellemeyi unutmuştum. Şimdi ise ne amaçla aradığını anlayamıyordum. Ayrıca benim telefonu açmamı mı beklemişti. Aramayı reddedip numarasını da engelledim ve sonra telefonu yorganımın derinliklerine gönderdim. Umarım yatağımda ölü bulunurdum, belki o zaman daha iyi olurdu her şey.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
— 🌺 Evet bugün Jisung'un doğum günü ve onu çok sevdiğimi söylemek istiyorum. Burada her ne kadar kötü biri olarak göstersem de aslında çok güzel biri,düşünceli biri, kalbi çok temiz biri. Oldukça yetenekli ve şu ana kadar güzel şeyler yaptı. O ve Stray Kids ileride daha da başarılı olacak biliyorum, bu yüzden her zaman onları destekleyeceğim. Buraya kolaylıkla gelmediler takımdan iki kişiyi kaybediyorlardı ama onlar da başardılar. Stray Kids her zaman sekiz kişi olarak kalacak. Onlarla gurur duyorum, Jisung'la guru duyuyorum. İyi ki doğmuşsun bebeğim, iyi ki benim ilham kaynağım olmuşsun, iyi ki varsın. Sesin,müziğin,varlığın ve gözlerin için teşekkürler. Gözlerini çok seviyorum, lütfen onlar hep ışıldasın, bir damla yaş bile düşmesin. Hep gülümse olur mu, gülüşün çom güzel. Sen gülümseyince ben daha da mutlu oluyorum çünkü. Hayatıma girdiğin, girdiğiniz için teşekkürler. Seni çok seviyorum, iyi ki doğdun 🖤
