Feyza sofrayı hazırlarken Alparslan da hem karısı ile uğraşıyor hem de ona yardım ediyordu
"Alparslan kardeşlerini çağır hadi acıkmışlardır"
"tamam ben gidiyorum o zaman" Alparslan yukarıya çıkarken Feyza istemeden heyecanlanmıştı sabah ki tatsız olaydan sonra hem onlardan göreceği tepkiden korkuyor hem de onlarla yengeleri olarak tanışacağı için heyecanlanıyordu.
Alparslan önce baranın odasına gitti kapıyı çaldı
"efendim" Alparslan kapıyı araladı
"haydi yemeğe gel" baran abisini görünce hemen ayağa kalktı ve odasından çıktı
"ben Dilan'ı da çağırayım"
"tamam abi" baran aşağıya inerken Alparslan kız kardeşinin odasının kapısını çaldı ve bekledi, bir daha çaldı ve seslendi
"Dilan müsait misin"
"evet" Alparslan içeriye girdiğinde kardeşinin yatağında oturduğunu gördü
"hadi gel yemek yiyeceğiz"
"ben aç değilim gelmeyeceğim" Alparslan kardeşinin tavrının değişmediğini görünce kapıyı kapatıp yatağına oturdu
"neden böyle yapıyorsun Dilan"
"ne yapıyorum abi sadece aç değilim dedim"
"aç olmasan bile o sofraya oturulur bunu biliyorsun ha Amerika da unuttuysan hatırlatayım, ki aç olduğunu biliyorum kaç saattir odandasın"
"iyi geliyorum"
"Dilan bu tavrını bırak yoksa gerçekten kalbini kıracağım, yengene karşı da böyle davranırsan bozuşuruz ki sabah dediklerin için de ondan özür dilemesin" Dilan hiddetle ayağı fırladı
"ben ki ağa kızıyım onun gibi birinden mi özür dileyeceğim kim bilir seni nasıl kandırdı da kanına girdi" Alparslan duyduklarıyla daha fazla kendisini tutamadı ve kardeşine ilk defa tokat attı, tokadın sesi odada yankılandığında Alparslan'ın içinden bir parça kopmuştu ama daha fazla dayanamamıştı
"Feyza benim karım aynı zamanda da hanım ağa ona saygıda kusur ettiğini bir daha görmeyeceğim Dilan, o laflarına da dikkat et yoksa..."
"yoksa ne dilimi mi kesersin, daha iki günlük karın için kız kardeşine tokat attın ya abi alacağın olsun" Dilan odadan çıkarken Alparslan ellerini sıkıyordu
"Allah'ım sen bana sabır ver" Alparslan da odadan çıktı ve sakinleşebilmek için yavaş adımlarla aşağıya indi.
Baran aşağıya indiğinde yengesinin mutfakta olduğunu gördü,
"yardım edilecek bir şey var mı yenge" Feyza duyduğu ses ile irkilse de duyduğu kelime gülümsemesine sebep oldu
"korkuttum galiba, ben sabah için özür dilerim hem kendi adıma hem de Dilan adına, biz abimin evlendiğini bilmiyorduk sabah da çok yanlış anladık olur olmadık laflar ettik özür dilerim"
"özür dilenecek bir şey yok yani haberiniz yoktu sonuçta"
"olsun gene de hoş değildi, özellikle de Dilan biraz kırıcı konuştu"
"önemli değil"
"Dilan'ın bu tavırları abime düşkünlüğünden o yüzden onu hoş görmeye çalış, abimden sonra bende konuştum ama pek işe yaradığını sanmıyorum" o esnada merdivenlerden hışımla inen Dilan'ı ikisi de gördüğünde baran tahminlerinde haklı çıktığını anlamıştı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SÖZ AŞKI
Teen FictionYıllar önce verilen bir söz iki gencin hayatlarını nasıl değiştirir? 08.06.2018 14.04.2021