Furkan'la konuştuğumuz günden itibaren 2 gün geçmişti.Geçen 2 günde pek bir değişiklik olmamıştı.Sadece Oğuz biraz garip davranıyordu.Nesi olduğunu sorduğumda ise beni geçiştirmişti.Emir de 2 gündür okula gelmemişti.
Bugün cumaydı.Hiç istemesem de Oğuz'un yoğun ısrarı sonucu çıkışta antrenmana katılacaktım.Oğuz'un maddeleri unuttuğunu düşünmüştüm ama yanılmıştım.
"Kıçım sıraya oturmaktan dümdüz oldu."
Oğuz gibi hiperaktif,halk dilinde kıçında kurt olan,birini son derse kadar sırada oturtarak zaten sınırları zorlamıştım.Mızmızlanmasına şaşırmamalıydı.
"Testini bitirdin mi?"
"Bitirmedim.Bitirmeyeceğim de.Bu trigonometride anladığım tek şey birim çemberdeki,çember.O da simite benzediği için."
"Simit mi?"
"Evet simit.Can simiti.Çünkü bu sinüs ve cosinüslerin arasında boğuluyorum."
Gülmemi engelleyemeden kahkaha attığımda sınıftaki birkaç yüz bize döndü.
Asla sosyal biri olamamıştım.Sınıfın yarısından çoğuyla hiç konuşmamıştım bile.İnsanlarla konuşmaya utanıyordum.
Gökdeniz ile göz göze geldiğimizde hemen önüme döndüm.Zaten o da arkadaşlarıyla konuşmaya devam ediyordu.
"Daha fazla ses çıkarmadan çıkalım hadi."
"Sonunda."
Sınıftan çıkıp bahçeye indik.
"Ağaçların arasındaki banklara oturalım."
"Olmaz!"
Bir anda bağırmasıyla ödümü kopartmıştı.Yürümeyi kestiği için ben de durdum.
"Niye olmaz?"
Ne cevap vereceğini bilemiyormuş gibi suratıma bakmaya devam ettiğinde pes edip ilk gördüğüm banka oturdum.
Yavaş adımlarla yanıma gelmeye başladı.Bir gariplik vardı bu çocukta.Kokusu elbet çıkardı.
"Oğuz,Emir neden gelmiyor okula biliyor musun?"
"Ben nereden bileyim?Her şeyini sana anlatıyor ne de olsa."
"Şş bana bak.Kızgın mısın bana?"
"Hayır."
"Emir sana çok değer veriyor Oğuz.Liseye kadar hiçkimseyi aramıza almazdı.Ta ki sana kadar.Normalde gelip bana 'O çocuğu sevmiyorum.Gitsin yanımızdan' diye trip atardı.Senin hakkında hiçbir şey söylemedi.Çünkü seni seviyor."
"Seviyo-.Seviyor mu?"
Yutkunup tekrar konuştuğunda gülümseyerek ona baktım.
"Evet.Hepimiz en yakın arkadaşlarız.Değil mi?"
"Evet.Hadi gidelim.Ders başladı bile."
Beni beklemeyip önden yürümeye başladı.Benim bildiğim Oğuz derse girmemek için kırk takla atardı.
<><><>
"Ben kaçar minik koyunum.Bir sürü gol at tamam mı?"
Oğuz saçlarımı karıştırdığında gülerek onu ittim.Sinir olduğumu bile bile koyun diyordu bana.
"Defansım ben."
Çantamı toparlamaya devam ederken sınıf çoktan boşalmıştı.
"Olabilir.Defanslar da gol atar."
