2. bölüm

6.2K 172 27
                                    

💙💙💙

Yatakta bir oyana, bir buyana dönüp üzerimdeki çarşafla iç içe geçmiştim. Yine herzamanki gibi beşer dakikalık kısa uykularımla kendimi hiç dinlenmiş hissetmiyordum.
Saat ise 5:58 di. Bu kadarlık uyku bana yeterdi nitekim tekrar uyumayı denesemde başarısız olacağımın bilincindeydim. 
Beş dakika uyuyup hiçbir neden yokken uyanıyordum ve tekrar uyumam uzun sürüyordu. 

Birde karga bokunu yemeden uyanıyordum!

Neden bende sabahları iğrenç alarm sesiyle uyandım gibi isyanlar edemiyordum ki?
Gün boyunca uyuklamaksa en nefret ettiğim kısımdı.

Erken kalkmanın verdiği kaybetmişlikle -evet bence kaybetmişlik oluyor- yatağımdan kalktım. 
Üzerimdeki geceliğikten kurtulup banyoya girdim. 
Ilık duşumun ardından siyah dantelli iç çamaşırımı, siyah jeans pantolonumu ve kırmızı salaş bluzumu giydim.
Odamdan çıkıp şifonyerdeki kırmızı taşlı anahtarlık ve asılı duran zımbalı deri ceket Ercüment'in evde olduğunu gösteriyordu. 
Mutfağa geçip mükellef kahvaltımızı hazırladım.
Son olarakta kahvaltımızın prensi torku banada sofrada yerini aldığında Ercü'mü uyandırma vakti gelmişti.
En zor olanda buydu be.

Koridoirda ilerleyip kırmızı kapının kolunu indirdim. Evet kapı kırmızıydı. Ercü'nün odasında yatak, duvarlar, çerçeveler, hatta pencere pervazları bile kırmızı renkteydi. 
Odaya renk katan tekşey yatağın karşısındaki siyah beyaz tabloydu. 
Bana göre anlamsız olsada Ecü bu tabloya bayılıyordu. Yan yana amuda kalkan üç çıplak erkek resmi Ercü için vazgeçilmezdi.
Özellikle ortadakinin poposunu sexy bulurdu.

Komodininin üzerinde unuttuğu kırmızı tüylü aşk oyuncağına iğrenerek baktım. Yüzümü buruşturarak aldım ve diğerlerinin olduğu çekmeceye tıkıştırdım.
Karşıdaysa kitap arşivini aratmayan,
baş rollerinde hep kendisinin olduğu porno DVD koleksiyonu vardı. Sürekli izlemem konusunda ısrar etsede izlemediğim bir koleksiyondu.

Yorucu ve zevk dolu bir gece geçirdiğini tahmim edebiliyordum.
Üzeri beline kadar açılmış leopar desenli baxırı ortadaydı.

Boynundan göğsüne uzanan değişik şekildeki dövmesi, yeşile çalan gözleri, uzun zamandır spor yapmasından mütevellit oluşan şahane vücüt yapısıyla her her gittiğimiz ortamda kızların yoğun ilgisine maruz kalsada O, daha çok erkeklerin ilgisini seviyordu.

Ercü'nün cinsel tercihi erkeklerden yanaydı!

Miğde bulandırıcı gibi görünsede beni rahatsız etmiyordu. Aksine kız kardeşimmiş hissi uyandırıyordu.

Çirkef kız kardeş!

Sempatikliği, inatçılığı ve çekiciliği aynı bünyede barındırıyordu.
Herneyse. Bazen isanları olduğu gibi kabul etmemiz gerekir ve ben Ercü'yü çirkef haliylede seviyordum.

Yatağın kenarına oturup omuzunu hafif itekledim.

"Ercü uyan."dedim. Hiç tepi vermedi.

"Ercü'm kahvaltı hazır. Hem kahvede yaptım canımcımm." dedim. Bu kezde yorgana daha sıkı sarıldı.

Güzellikle uyanmayacağını anladığımda yatağa çıkıp zıplayarak

"Ercü! Uyaaaann! Sabah olduuuu!" diye bağırmaya başladım. Bu gün izinliydim ve günümü dolu dolu geçirmek idtiyordum.
Hem ben uyuyamazken Ercü'nünde uyumaması gerekirdi!

Uyanır uyanmaz yönlendirdiği bu sikici bakışlarını hiç sevmedim doğrusu. Kaşlarını çatmış ellerini şakaklarına getirmiş ovalıyordu. Allah'tan siniri saman alevi gibidir.

Kayıp DuygularHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin