ᴜɴᴅᴇʀ ᴛʜᴇ ʙʟᴏssᴏᴍ ᴛʀᴇᴇ | ᴊɪᴋᴏᴏᴋ (ᴄ̧ᴇᴠɪʀɪ)

~ 16 ~

Hoseok bunu duyduğunda elleri ile utanarak yüzünü kapattı.Zoru oynama planına ne olmuştu?Jungkook vaz mı geçmişti?Onları öpüşürken görünce ilk atağı Jungkook'un yaptığını sanmıştı ama aslında Jimin yapmıştı.Jimin önemli bir şeyi unutmuş,hatırlamıyordu.Dördüncü kuralı.

"H-huh?!"Üç adamın onların bu anını izlediğini görünce utanarak bakışlarını kaçırdı.Jungkook'un böyle davranmasını beklemeliydi, herkesin önünde maruz kalıyormuş gibi hissediyordu.

Hoseok iç çekti."Jungkook,sen seçmiyorsun.O isterse,doğruluğu veya cesareti seçiyor."diye açıkladı.Doğru bir şey yaptığını düşünüyordu ama Jungkook ona bakıyordu.

"Seni.Öldüreceğim."

Hoseok öksürmeye ve hiçbir şey yokken boğulmaya başladı.Ağzını kapalı tutmalı ve hiçbir şey söylememeliydi,çünkü Jungkook artık iyi oynamayacaktı.

"Yapamazsın,çünkü ben zaten ölüyüm.Bak,ölüyüm,canlı değilim,nefes almıyorum.Ruhum ben."dedi korkunç ses tonu ile.

Sungi ikisinin böyle atıştığını görünce kıkırdadı.Jungkook gözlerini kıstı."Ölü,ha?O zaman sessiz ol,çünkü ölüler konuşmaz."

"İşte bu!Jungkook,hile yapıyorsun.Juna da durmuştu ve sen ona sormalıydın."Jimin onların didişmelerini kesti,çünkü sonunun gelmeyeceğini biliyordu.

Jungkook gözlerini kocaman açtı."Ben Juna'yı öpmeyece-"alt dudağını ısırdı."D-demek istediğim,kimseyi öpmeyeceğim,sadece cesaret ama haklısın!Hile yaptım ve bu Hoseok'un sırasıydı."Şişeyi çevirebilmesi için Hoseok'a doğru itti.Kollarını birleştirdi ve boğazını temizledi.

"Ben seni öpeceğim,hyung!"dedi Sungi.

"Hayır,yapmayacaksın!"Junave Jimin aynı anda bağırmıştı.

"HAYIR,ÖPÜŞME YOK!İKİ DUDAĞI BİRLİKTE GÖRMEK İSTEMİYORUM!"diye bağırdı sinirle.

"Hyung...kimse dudaktan öpmekten bahsetmiyor.Yanaktan bir öpücük."dedi Jungkook,dudaktan bahsediyordu aslında ama sıranın onda olmasını istiyordu.

Hoseok utanarak dudaklarını araladı."Evet...onun hilesi yüzünden tartışıyorduk."dedi Jimin.

"Kirli düşüncelerin var!Sanki onun beni dudağımdan öpmesine izin verecekmişim gibi,pft."Juna alayla söyledi.

Hoseok saldırıya uğramış gibi hissetti."Ne saçmalıdığını biliyor musun?Siktiğimin çadırında yalnız uyuyacağım."

"Dudaklarında olduğunu düşündüm..."dedi Sungi ama kimse duymamıştı,her kes Hoseok'a odaklanmıştı.Fakat Jimin onu duymuştu ve bununla hiç mutlu değildi.Sungi büyümüş ve olgun bir adam olmuştu,artık bir çocuk değildi.Korkuyordu,Jungkook'u baştan çıkarabileceğinden dolayı korkuyordu.Zaten onun yerine geçmek için çoktan gönüllü olmuştu,Jimin'in sahip olduğu ne varsa,istiyordu.Jimin artık iyi oynamayacaktı ve genç adamı yerine oturtacaktı.

"Ah,hadi ama Hoseok,özür dileriz.Sadece seninle oynamayı seviyoruz."Jungkook onun yanına oturdu ve kolunu okşayarak onu rahatlatmaya çalıştı.

"H-hepinizi kötüsünüz.Gezmeye gideceğim."dedi yumuşak ses tonu ile.

O bunu dedikten sonra Jungkook,Juna'ya baktı.Ona Hoseok'u takip etmesini işaret etti,büyüğünün yalnız olmasını istemiyordu.Juna kaşlarını çattı ve kafasını salladı."Neden ben?"

Hoseok giderken Jungkook iç çekti."Juna,onu takip etmen gerek!"Sungi ellerini yıkamak için oradan uzaklaştığında Jimin ikisinin dikkatinin dağılmasını fırsat bilerek onu takip etmeye başladı.