O gün akşama kadar bir sürü oyuncağa bindiniz ve çok eğlendiniz. Saat 10 olmuştu ve siz farketmemiştiniz bile saat ne hızlı akıp gitmişti! Sonunda yoruldunuz ve dinlenmek için bir banka oturdunuz.
Sen: Ben çok yoruldum.
Tae: Bende.
Sen: Her an uyuyabilirim.
Tae: Hayır sakın uyuma!
Derken sen birden uyuyakaldın ve başın Taenin omzuna düştü.
TAENİN AĞZINDAN
Konuşurken birden başı omzuma düştü, çok mutlu olmuştum ama aynı zamanda da biraz üzülmüştüm çünkü bu gece ona çıkma teklifi etmeyi düşünüyordum. Ama sanırım edemicem. Neyse onu uyandırmamaya çalışarak kucağıma aldım onu evine götürmeyi düşünüyordum ama annesi bizi yanlış anlayabilir diye korktum. Onu uyandırmaktan başka çarem yoktu, uyandırmadan önce ona uzun uzun baktım. Ne kadar güzel uyuyordu....... onu banka oturttum sonra ona yavaşça dokundum ve kulağına yaklaşarak "uyanmalısın" diye fısıldadım. O sırada gözlerini aralayarak bana baktı.
Tae: Uyandırdığım için özür dilerim....
Sen: Özür dileme.
Tae: İstersen eve gidelim.
Sen: Biraz daha kalabiliriz tabi sen istersen.
Taenin suratında büyük bir gülümseme oluştu ve sana dönerek konuştu.
Tae: Sana bir şey sorabilir miyim?
Sen: Tabiki.
Tae senin gözlerinin içine o kadar içten bakıyordu ki...... birbirinizin gözlerine kilitlenmiştiniz.
Tae: Y/N b-ben.........
Sen: Bana ne sorucaksın?
Tae: Ah bunu söylemek o kadar zor ki....
Sen: Tamam kendini hazır hissettiğinde sorabilirsin.
Senin gözlerin dolar ve Taenin boynuna sarılıp mutluluktan ağlayarak kulağına "evet" diye fısıldarsın. O sırada ikinizde mutluluktan ağlamaya başlarsınız sonra siz sarılırken telefonun çalmaya başlar. Sen Taeden ayrılmak zorunda kalırsın göz yaşlarını silersin ve telefona bakarsın. Arayan annendir, telefonu açarsın.
Sen: Efendim anne.
Annen: Kızım nerdesin sen saat kaç oldu?
Sen: Yaa anne Meleklerdeyim ben.
Annen: Ama geç oldu gel artık.
Sen: Tamam anne yaa geliyorum by.
Dersin ve telefonu kapatırsın. Taeye dönerek konuşmaya başlarsın.
Sen: Canım gitmemiz lazım.
Tae: Tamam canım ama önce sana bir şey vermeliyim.
Der ve cebinden bir paket çıkarıp sana doğru uzatır. Senin yine gözlerin dolar ve Taeye sarılırsın.
Sen: Ya Tae hiç ger-
Tae: Şşşşş. Dedi ve paketi sana verdi, sen teşekkür ettin ve paketi açtın. İçinden çok güzel kalpli bir kolye çıktı.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Sen ağlamaya başladın ve Tae sana yaklaşarak "ağlama" dedi ve kolyeyi sana takmasına izin verdin. kolye sana çok yakışmıştı.
Tae: Çok yakıştı.
Sen: Teşekkür ederim.
Sonra kalktınız ve Tae senin elini tuttu el ele tutuşarak bir taksi durağına yürüdünüz, bir taksi çağırıp eve gittiniz. Evin yakınındaki taksi durağında indiniz, burada ayrılmanız gerekiyordu çünkü ailen seni Taeyle birlikte görseydi büyük ihtimalle çok kızardı. Tae seni alnından öptü ve evlerinize gittiniz. Eve geldin ve annen seni hemen sorguya çekti.
Annen: Kızım niye bu kadar geciktin bakıyım?
Sen: Ya anne boşver üffş.
Annen: Kız sen erkek parfümümü kokuyosun yoksa?
Sen: Yok anne yaa nereden çıkarttın erkek parfümünü. Meleğin parfümüdür o.
Annen: Peki. Hadi hemen odana git yat çok geç oldu.
Sen: Tamam iyi geceler.
Annen: İyi geceler.
Ve odana gidip pijamalarını giydin ve kendini yatağa attın, bu gün yaşadıkların aklına geldikçe mutlu oldun. sen Taeyi düşünürken Taeden mesaj geldi.
