Bölüm 14 (FİNAL)

1.6K 58 63
                                    

Biliyorum çok geç geldi ama aklıma hiç bir şey gelmediği için bölüm atmadım. Keyifli okumalar...

Sabah burnuna gelen müthiş kokuyla uyandın. Mis gibi yemek kokuyordu ve Tae yanında değildi. Yataktan kalkıp gözlerini ovuşturdun ve aşağıya indin. Mutfaktan sesler ve kokular geliyordu. mutfağa gittiğinde Taenin kahvaltı hazırladığını gördün. arkası dönük olduğu için seni fark etmemişti. ses çıkartmadan yanına gittin ve hiç beklemediği bir anda ona sarıldın. Tae yerinde sıçradı. sen onun bu haline gülmeye başladın.

Tae: Ödümü koparttın kız!

Sen: He he günaydın.

Tae: Günaydın.

Tae sana sarılıp kokunu içine çekti ve saçlarına bir öpücük bırakıp geri çekildi.

Sen: Sen bana kahvaltımı hazırladın?

Tae: Senin için bırak kahvaltı yapmayı göğü yere indiririm ben!

Bu sefer ona sarılan sen oldun. Taeye sıkıca sarılıp yanağına şefkatli bir öpücük bıraktın. Taeyle birlikte masaya oturup kahvaltınızı yediniz. hazırlanıp kapıya geldiniz.

Sen: Tae ben bu gün okula gitmek istemiyorum.

Tae: Neden bir tanem?

Sen: Emiri bir daha görmek istemiyorum.

Taenin çenesini kastığı damarlarından belli oluyordu.

Tae: O piç bu gün okul gelmez bence. eğer gelirse zaten ağzına sıçarım onun.

Taenin ettiği küfürle yüzünü buruşturdun.

Tae: Özür dilerim canım, ama dayanamıyorum. aklıma geldikçe deliriyorum!

Taenin koluna sarılıp "seninleyim" dermiş gibi bir bakış attın. Tae gülümseyerek yüzüne baktı ve sana sıkıca sarıldı. Evden çıkıp Taenin arabasına bindiniz ve okula vardınız. arabadan inip okula girdiniz ve yerinize oturdunuz. Taeninde söylediği gibi Emir okula gelmemişti.

--------------------------------------------------------------------------------

Bu gün cumartesi idi. yatağına oturmuş telefonuna bakıyordun. Tae Emiri bir kaç gün önce polise şikayet etmişti. otururken birden telefon çalmaya başladı. arayan Taeydi. Telefonu açıp heyecanla kulağına götürdün.

Sen: Alo.

Tae: Alo, bir tanem, bu gün  bir yerlere gitmek ister misin?

Sen: Nereye?

Tae: Orasını bana bırak.

Sen: Tamam canım.

Tae: Tamam o zaman seni bir saat sonra almaya gelirim.

Sen: Tamam görüşürüz.

Tae: Görüşürüz canım.

Telefonu gülümseyerek kapattın. Taenin sesi çok heyecanlı geliyordu. yataktan kalkıp üzerini giyindin.

Üzerine bunu giyindin, saçlarını taradın ve dudaklarına çok belli olmayan, hafif tonlarda kırmızı bir ruj sürdün

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Üzerine bunu giyindin, saçlarını taradın ve dudaklarına çok belli olmayan, hafif tonlarda kırmızı bir ruj sürdün. Bir kaç dakika sonra kapı çaldı. kapıyı açtın, gelen Taeydi.

Tae: Uwaa çok güzel olmuşsun.

Sen: Teşekkürler.

Tae sana sıkıca sarılıp "bu gün güzel bir gün olacak" dedi. Arabaya bindiniz. Tae yol boyunca hiç konuşmadı, çok heyecanlı ve stresli görünüyordu.

Sen: Tae, bir şey mi oldu?

Tae: Y-yoo ne oldu ki?

Sen: Çok heyecanlısında.

Tae: S-sana öyle gelmiştir.

Sen: Peki.

Çok geçmeden beş yıldızlı bir restorana gelmiştiniz. Arabadan indiniz ve içeriye girdiniz. Ama içeride kimse yoktu.

Sen: Tae, burası beş yıldızlı bir restoran ama kimse yok.

Tae: Evet. restoranı ben boşalttım.

Sen: Ne? Neden?

Tae: Biraz baş başa kalalım istedim...

Sen: Seni yerim.

Bir masaya geçip oturdunuz ve Tae garsona bir şeyler söyledi. kısa süre sonra masaya iki tane tek kişilik pasta geldi. Tam pastalar gelince Tae "ben tuvalete gidip geliyorum" diyip kalktı. pastandan bir çatal aldın ve pastanın içinden bir kağıt çıktı. Kağıtta "Restoranın bahçesine gel." yazıyordu. Şaşkınca yerinden kalktın ve bahçeye doğru ilerledin. bahçeye geldin ve etrafına bakındın. her yerde mumlar ve gül yaprakları vardı. Biraz daha etrafına bakındın ve arkanda birinin olduğunu fark ettin. korkarak arkanı döndün ve Taeyi gördün. Dizinin üstüne çömelmiş elinde bir kutu tutuyordu, kutunun içinde ise parıldayan bir alyans vardı. Tae sana bakarken gözlerin dolmaya başlamıştı.

"Gel beraber alalım nefesimizi sevdiğim. Sensiz boğazımdan geçmiyor. Gel ve hayatımda ol. Benimle evlenir misin?"

Artık göz yaşlarını daha fazla tutamadın ve ağlamaya başladın. hızla Taenin kucağına atladın ve kollarını boynuna dolayıp ona sım sıkı sarıldın. ağlıyordun, mutluluktan. Taenin kulağına "Evet, seninle evlenirim." diye fısıldadın. Taede sana sarılmıştı ve şimdi ikinizde ağlıyordunuz. Taeden yavaşça ayrıldın ve Taenin alyansı parmağına takmasına izin verdin.

"Ömrünü bana vermeye hazır mısın?"


                                                                                             SON

Taehyung ile hayal etWhere stories live. Discover now