Özel Bölüm 3

10.7K 666 1.1K
                                    

"Merhaba arkadaşlar kanalıma hoş geldiniz!"

Duştan çıktığımda Chanseol'ün neşeli sesini boş evimizde yankılandığını duyunca gülümsedim. Sesi çok mutlu ve enerjik geliyordu.

"Bildiğiniz gibi bugün Amerika'ya taşındık. Arkadaki eşya yığınından da anlayabilirsiniz. Bu yüzden videonun konusu 'Eşyalarımı Yerleştiriyorum' olacak. Bu gördüğünüz kolilerden çok ilginç ve komik şeyler çıkacağına dair büyük iddialarım var." Onun odasına doğru yürüdüğümde Chanyeol'ün kapı aralığından başını Chanseol'ün odasına sokmuş olduğunu gördüm.

Onun bu hali gözlerimi devirmeme neden oldu. Chanseol hayatımıza gireli iki yıl olmuştu ve hala onun varlığıyla ilgili bir takım sorunlarımız vardı. Bir takım Park Chanyeol ve kıskançlık sorunları.

"Hazırsanız ilk koliyi açmakla baş- baba sen ne yapıyorsun burada?" Chanseol'ün Chanyeol'ün varlığını fark etmesiyle birlikte arkamı merdiven tırabzanına yaslayarak eğlencenin tadını çıkarmaya karar verdim.

"Ne mi yapıyorum?" Chanyeol aralıktan bakmaya son verip Chanseol'ün odasına girmişti. "Ev benim değil mi istediğim yere girerim."

"Tamam ama odama kapıyı tıklatmadan giriyorsun." Chanseol akıllı ve mantıklı bir çocuktu. Zaten bu yüzden Chanyeol'le girdiği bütün savaşı kaybediyordu. Çünkü Chanyeol umursamaz ve çekilmez biriydi.

"Evet çünkü bu ev benim."

"Ama benim konuşmalarımı dinliyorsun."

"Evet çünkü sen de benimsin."

"Bana bakman beni satın aldığın anlamına gelmez."

"Yoo, tam olarak seni satın aldığım anlamına gelir. O kamerayı ve bilgisayarı ben aldım. Kaç paraydı onlar haberin var mı?"

"Sana al diye yalvarmadım. Doğum günü hediyesi isteyen de olmadı senden." Chanseol'ün cevap vermek için gösterdiği çırpınışlar için üzülerek olaya el atmaya karar verdim. Chanyeol onu çok fazla seviyor olmasına rağmen hiçbir zaman onunla uğraşmayı bırakmamıştı. Chanseol'ün durumu ciddiye aldığı yoktu. Chanyeol'le olan tartışmaları genelde hayatımda gördüğüm en eğlenceli diyaloglar oluyordu fakat ben yine de her ihtimale karşı ortamı yumuşatmak zorunda hissederek açık olan kapıyı tıklattım.

"Ne oluyor burada?" Chanseol beni gördüğüne sevinmiş bir vaziyette beni bu adamdan kurtar der gibi yüzüme baktı.

"Tam vaktinde geldin sevgilim. Tam da o çok sevdiğin Chanseol onu bu günlere getiren bana nankörlük ediyordu." Gören de Chanseol'ü o doğurdu sanır.

"Chanyeol yeni videosunda seni linç etmesini istemiyorsan şu çocuğu rahat bırak." Chanyeol'ün ensesine uzanıp onu odanın dışına çekiştirdim. Chanseol'ün odasının kapısını kapatıp evin asıl çocuğuna döndüm. "Chanseol'ün üzerine gitmeyi bırakacak mısın artık?"

Bana cevap vermek üzere başını kaldırdığı anda halimi görünce çatılı kaşları düz bir hal aldı. Anında yüzünde beliren gülümseme kalbimi tekletti. "Haklısın. Çünkü acilen senin üzerine gitmeliyim." Bana doğru attığı adımların karşılığında geri geri giderek arkamı tırabzanlara yasladım. Tahta zemin ve ahşap korkuluklar ağırlığımla gıcırdadı.

"Selam." Bana aç ve vahşice bakması yüzünden gergince gülümsedim. Saçlarım ıslak, üzerimde ise sadece siyah bir bornoz vardı. Beni şöyle bir süzüp aramızdaki boşluğu kapadı. Sıcaklığı beni etkisi altına alır almaz ıslak vücudumdaki damlalar buharlaşıyor gibi bir hisse kapıldım.

"Selam." Hemen dibimde söylediği bu şey hiç de kuru bir selam sözcüğünü anımsatmıyordu. Daha çok erotik bir cümle söylemiş gibiydi. Vücudum ona böyle delice tepkiler vermeyi ne zaman bırakırdı bilmiyordum. Hiç bırakacakmış gibi bir hali yoktu da. "Duşa gireceğini söyleseydin sana eşlik ederdim."

After AllWhere stories live. Discover now