1. "Acı Yıldızlarımız"

921 34 58
                                    

Merhabalarr!

Yeni bir hikaye, yeni bir serüvenle karşınızdayım canımsılar :) Yazacağım üçüncü hikaye ve doğruyu söylemek gerekirse iki hikayeyi bir arada nasıl yazacağımı bilmiyorum, bir şekilde yetiştirmeye çalışacağım artık..

Ve önceden uyarmak isterim: Hikayede şiddet, zarar ve intihara yönelik sahneler olacaktır. Rahatsız olacaklar şimdiden okumasın lütfen..

Buraya başlama tarihini bırakabilirsiniz.. 01.02.2020..

İyi okumalar dilerim..

~

1. Bölüm

"Acı Yıldızlarımız"

"Acı Yıldızlarımız"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

..

Her şey bu kadar çabuk değişebilirmiş demek. Eskiden olsa, değişme süresinin ne kadar olduğunu sorsalar daha uzun bir süre alacağını iddia ederdim. Ama değilmiş. Tuhafmış gibi de bakamıyorum ki, her şey net bir şekilde ortada. Yanılmışım, her zamanki gibi. Çok şaşırdım!

Rüzgarın uçuşturup yüzüme getirdiği saçlarımı elimle kulağımın arkasına sıkıştırdım ve deminden beri yürüdüğüm parkın hep buluştuğumuz tarafına doğru ilerledim. Bankta oturmuş sohbet eden sevgililer mi dersin, top oynayan neşeli çocuklar mı, yoksa gülüşerek dedikodu yapan kızlar mı.. Hepsinin aksine mendebur suratımla umursamaz bakışlarımı etrafta gezdiriyordum. Merak ediyorum, insanlar hep bu kadar mutlu mudur? Rol mü yapıyorlar? Mutsuzluklarını ve üzüntülerini bir kenara itip kısa süreli mutlululuk mu yaşıyorlardı yoksa? Bir ben miyim bu kadar mutsuz ve hiçbir şeyi umursamadan yaşayamayan?

Biraz ileride, çimlerin üstünde oturan Furkan ve Alper'i görünce duraksamadan yanların yavaş adımlarla ilerledim. Her zamanki sohbetlerden ediyorlardı büyük ihtimal. Zaten aramızda kimsede o eski neşe yoktu. Kazada ölenlerle beraber ruhlarımız da ölmüştü.. Yanına yaklaşırken gelen adım sesleriyle Furkan arkasına dönünce, Alper de beni farkedip bakışlarını bana çevirdi. Kollarımı göğsümde bağlarken Furkan eliyle yanını gösterdi oturmam için. "Hoş geldin Göksu." Gösterdiği yere bir bakış atıp yavaşça yere oturdum. "Hoş buldum, var mı bir haber?" diye mırıldandım ellerimi yanlarıma yaslayıp, dizlerimi hafifçe kırıp kendime çekerken.

Alper sıkkın bir nefes aldı. "Maalesef, doktor Buse'nin iyileşmesinin zaman alacağını söyledi." Gözlerini etrafta gezdirirken Furkan devam etti. "Cansu'nun da uyanma ihtimali azmış," Dedi, canının yandığı sesinden o kadar belliydi ki.. Yanan gözlerimi dizlerime çevirdim ve çenemi sıktım. Kahretsin, güzel haber alabilmeyi o kadar istiyordum ki.. Her gün olumsuz haber almak daha da bitiriyordu bizi. "Tamı tamına 5 aydır bunu konuşuyoruz," dedim ağır bir şekilde yutkunarak. Ne fayda? Yutkunmakla yutamıyor, atlatamıyoruz acılarımızı.

Çıkmaz SokakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin