Teacher ➳ Vmin

0.6~Dedikodu~

Aşırı yorgun bir şekilde bahçeye girdim. Öğrenciler her zamanki neşesiyle konuşurken ben bayık bakışlarımla okula ilerliyordum.

-Ne yani onu annesi mi bırakıyormuş?

Öğrencilerin fısıldaşmaları kulağıma geldiğinde kaşlarımı çattım. Bahsettikleri kişi acaba benim geçen gün okula gelirken gördüğüm çocuk muydu?

-Günaydın Bay Kim.

Yanıma gelen öğrencime gülümsedim.

-Günaydı Cha Min.

-Biraz solgun gibisiniz Bay Kim, iyi misiniz?

Kafamı salladım.

-İyiyim sadece biraz uykusuzum.

Kız sevinçle yüzüme baktı. Bari üzülmüş numarası yapsaydı.

-Yani ders işlemeyecek miyiz?

Kafamı sırıtarak iki yana salladım.

-Tabiki işleyeceğiz.

Kız yüzünü asarak yanımdan ayrıldı. Ah şu öğrenciler ve ders dertleri. Okulun kapısına yaklaşmışken kapıdan çıkan Jimin'i gördüm.

-Hey Jimin.

Gözlerini yerden çekip bana çevirdi.

-Günaydın Bay Kim.

-Günaydın.

Gülümsediğimde gözlerini kaçırdı.

-Dün olan-

-Yine mi o konu? Sana darılmadığımı söyledim Jimin, aksine kendini böyle savunman hoşuma gitti.

Saçlarını karıştırdığımda gözlerini yumdu. Elimi saçlarından çektiğimde yüzümü inceledi.

-Yüzünüz çok solgun görünüyor Bay Kim.

Elimle onu geçiştirdim.

-Uykusuzluktan.

-Emin misiniz?

İlgiyle bakan gözlerine bakıp gülümsedim.

-Eminim. Hem sen benim için endişelenme, kendine dikkat et.

Kafasını sallayıp beni onayladı.

-Nereye gidiyorsun?

Eliyle ilerideki ağacı gösterdi.

-Resim yapacağım Bay Kim.

-Hmm, o zaman tenefüslerde görüşürüz.

Dudaklarını birbirine bastırıp kafasını salladı.

-Görüşürüz Bay Kim.

Jimin'in yanından ayrılıp okula girdim.

-Günaydın Taehyung.

-Günaydın Namjoon hyung.

Namjoon hyung bizim okulun İngilizce öğretmeniydi ve benden birkaç yaş büyüktü. Kahve makinasına ilerleyip kendime kahve hazırladım.

-Yorgunsun sanırım.

Güldüm.

-Hemde nasıl.

Kahvem olunca bardağı elime aldım ve masama ilerledim.

-Dün gece geç mi uyudun?

Kafamla onu onayladım.

-Ne yaptın bütün gece?

Sırıttım ve kahvemden bir yudum aldım.

-Film izledim.