1.4~Gerçekler~

1.3K 124 155
                                    


Jimin'in nefes alış verişi düzene girdiğinde bedenimi yavaşça yanından kaldırdım. Jimin yine tıpkı melekler gibi uyuyordu. Ah bu görüntüyü hergün görmek için herşeyimi verirdim.

Jimin'in alnına ufak bir öpücük bırakıp odadan ayrıldım.

Etrafıma bakınıp Jimin'in annesini aradım. Gitmeden önce veda etmem gerekiyordu sonuçta.

"Bayan Park?"

Seslenip etrafıma bakındığımda cevap karşı odadan gelmişti.

"Buradayım Bay Kim."

Yavaş adımlarla odaya girdim. Bayan Park elindeki kitabı okuyordu. Göz ucuyla kitaba baktığımda çocuk psikolojisiyle ilgili bir kitap olduğunu gördüm.

"Ben gidecektim de size veda edeyim dedim."

Bayan Park gözlerini kitaptan çekip bana çevirdi ve üzgün gözlerle bana baktı.

"Biraz daha otursanız olmuyor mu?"

Gözlerimi tereddütle yere çevirip dudaklarımı dişledim.

"Size rahatsızlık vermek istemem."

Bayan Park kafasını iki yana salladı ve eliyle yan taraftaki koltuğu işaret etti.

"Oturun lütfen."

Kafamı sallayıp gösterdiği yere oturdum. İçimde biraz korku vardı. Jimin'e olan duygularımı öğrenmiş ve onunla görüşmemi istemiyor olabilir. O zaman ne yaparım? Jimin'i bir daha bırakamam.

"Az önce birşey içmek isteyip istemediğinizi öğrenmek için odaya geldim fakat başka bir manzarayla karşılaştım."

Tahmin etmiştim. Reddetmeye hazır ol Taehyung.

"Bayan Park ben-"

Bayan Park eliyle beni durdurdu. Gözlerimi üzgünce yere çevirdim. Yüzüne bakacak yüzüm yoktu.

"Lütfen sözümü bölmeyin Bay Kim."

Kafamı sallayıp yeri izlemeye devam ederken Bayan Park konuşmaya kaldığı yerden devam etti.

"Jimin'i ağlattınız. Ne yaptınız bilmiyorum ama onu ağlattınız."

Başımı daha da yere eğip alacağım azara kendimi hazırladım. Ne de olsa Jimin onun oğluydu. Onu ağlattığım için beni azarlaması normal.

"Teşekkürler."

Aniden söylediği şeyle afallamıştım. Şaşkınca gözlerimi Bayan Park'a çevirdiğimde onun da ağladığını gördüm. Ama gülümsüyordu. Sanırım mutluluktan ağlıyordu.

"N-ne için?"

Bayan Park oturduğu yerden kalkıp yanıma oturdu ve iki elimi ellerinin arasına aldı.

"Jimin uzun yıllardır ağlamıyor Bay Kim."

Anlamayan gözlerle Bayan Park'a bakmaya devam ettim.

"Jimin çocukluğunda kötü bir olay yaşadı ve o günden sonra asla ama asla ağlamadı. Onun için çok çabaladım. Bir sürü psikoloğa gittik ama olmadı. Düzelmedi. Duygularının yok olduğunu düşünmüştüm ama-"

Bayan Park ellerini ellerimden çekip dudaklarına koydu ve hıçkırarak ağlamaya başladı.

Ne yapacağımı bilmez bir şekilde öylece oturuyordum. Böyle olmayacağını düşünüp elimi Bayan Park'ın omzuna koydum.

"Jimin iyi Bayan Park. Bütün duygularını da hissediyor. Bundan emin olabilirsiniz."

Bayan Park kafasını sallayıp bir süre daha ağladıktan sonra biraz da olsa sakinleşebilmişti.

Teacher ➳ VminWhere stories live. Discover now