B63

361 39 1
                                    

Charles Loong şehrinin içine gizlice girmişti. Gün batmış olmasına rağmen insanlar hala ayaktaydı. Gördüğü o kalabalık gittikçe azalmıştı.

Bir hana girmek istedi ama sonra girdiği kılık nedeniyle bu fikirden vaz geçip ilerlemeye devam etti. Sonuçta dilenci kılığındaydı hangi han onun girmesine izin verirdi ki?

İlerlemeye devam ediyor olsa da kime sorabilirdi ki? Usta Jigme boyut 1 de gizlenme ustasıydı bilinmek istenmediği sürece kimse onu bilmeyecekti tam burnunun dibinde olsa bile. Lee ailesi kızını Jigmeye verdiğini biliyordu ama onun büyük Usta Jigme olduğunu çok sonradan öğrenmişlerdi onun dışında Raiden boyut ikiye gittiğinden beri Jigme'nin sıradan bir iş ve hayatı vardı. Taa ki biri ailesine dokunup Jigme'ye destek ve çıldırma durumunda Jigme'yi durdurabilmek adına Diana, Klaus ve Kara Gül devreye girene kadar. O gün destek amaçlı gelen bir orduyla bir imparatorluk 1 gecede yıkılabilirdi ve bu ordu Jigmeye sadece destek amaçlı gönderilmişti. Koca ordunun ana elementi karanlıkken içinde birde Diana, Klaus ve Kara Gül Yardımcısı Charles varken Jigme'nin karısını bulundukları konumdan almak saniyeler sürmemişti ama Jigme'nin ailesinin saçının teline zarar veren bir aileyi hatta tüm sülalesini desek yanlış olmaz Kara Gülün de yardımıyla yok etmeleri 1 gün sürmüştü. Bu durum Kara Gül Birliğinin de gücünü göstermişti.

Tam o anda tuhaf denecek bir olay yaşandı tam karşısına bir muhafız çıktı bu durum gayet normaldi ama tuhaf olan kısmı doğruca kendisine bakıyor ve kendisine doğru geliyor olmasıydı. Kaçabilirdi ama şimdi kaçarsa yanlış anlaşılabilirdi sonuçta dilenci kılığındaydı yani yapacağı en ufak şüpheli hareket onun bir şey çalmasından, birini öldürmesine kadar pek çok davetiye açacaktı.

Muhafız tam karşısına gelmiş gözlerinin içine bakıyordu.
"Dilenci bizimle karakola kadar geliyorsun." dediğinde etrafı toplam 10 muhafız tarafından sarılmıştı bile.

Charles fazla üstelememişti kaçabilirdi buna yeterli yeteneği vardı ama kaçarken bile olsa yaralanacağını biliyordu.

Charles muhafızlarla birlikte karakola devam etmişti ve gördüğü kadarıyla karakol büyüktü.

Tam Karakola girip masa başına getirildiği anda içeri Bronz Zırhlı Kraliyet Askerlerinden 10 kişi gelmişti.

İçlerinden Grubun Lideri olduğu düşünülen biri öne çıkmış.
"Muhafızlar onu sorgulamak size düşmez biz size sadece getirin dedik. Bundan sonrasını biz devralıyoruz. Bizi takip et dilenci." demiş ve Charles'ın etrafı yine sarılmış aynı zamanda muhafızlarla arasına mesafe konulmuştu, tuhaf olansa hiçbir muhafız ne konuşmuş, ne çıt çıkatmış öylece duruyorlar ve Kraliyet Askerlerini dinliyorlardı.

Bronz Zırhlı Kraliyet Askerleriyle geçen yolculuk kalenin avlusuna kadar sürmüştü.

Kalenin avlusuna girdiklerinde kendilerini Gümüş Zırhlı 10 Kraliyet Askeri karşılamıştı. Onlarla birlikte kalenin içine girmişti ama kralın bulunduğu kata geldiklerine.

Altın Zırhlı Kraliyet Askerleri karşılamış ve onlarla birlikte tahminine göre Krala doğru gidiyordu ama taht odasını geçmişler ve başka bir odaya doğru ilerleyip kapıyı çalmışlardı. Kapı açıldığında bir adam görünmüştü sırtı dönük dışarı bakıyordu.
Asker
"Buraya kadar eşlik edebiliriz ama en ufak bir sorunda içeri girip kelleni almaktan çekinmeyiz. İçeri girebilirsin."

Masadaki adam
"Şehrin etrafında göründüğün andan itibaren gözüm üzerindeydi."

Charles şok olmuştu müthiş gizlilikte biri en başından beri takip altında mıydı?

Masadaki adam yavaş yavaş dilenciye doğru dönerek
"Sen herkesten gizlenebilirsin, herkesi yanıltabirsin ama beni yanıltamazsın öyle değil mi Kara Gül Yardımcı Lideri Charles Ketsueki." dediğinde bıçağı iki parmağıyla tutmuş, diğer ikisini iki parmağı arasında tuttuğu bıçakla ufak bir dokunuşla parçalara ayırmış ve gülümsemişti.

Charles bıçağını tutan adama baktığında onun Jigme Lee olduğunu anlamıştı ama bu saldırıyı bu şekilde karşılayabilecek tek bir kişi vardı o da imparatorun gözüne sahip Jigmeydi yani gerçek Jigme Lee'yidi.

Jigme ayağa kalmış
"Uzun bir zaman oldu ha dostum. Ailem nasıl? Bıraktığım gibiler mi?"

Charles
"Onları merak etmeyesin onların kılına sinek bile dokunamıyor. Sağlıkları gayet yerinde normal yaşamlarına devam ediyorlar ama onları bizim izlediğimizi bilmiyorlar. Bu arada kızınız aynı sizin gibi imparatorun gözlerine sahip."

Jigme gülümsemişti şu ana kadar duyduğu en büyük ve önemli haberdi ailesi iyiydi ve kızı kendi gücünü miras almıştı. Kızını son gördüğünden bu yana kaç yıl geçmişti, şu anda nasıldı acaba. Aklında pek çok soru dönüyordu. Yavaş güçlenip yaşlanmış mıydı yoksa hızlı güçlenip genç mi kalmıştı?

Charles Jigme'nin düşüncelerini anlamış
"Merak etmeyin Usta Jigme kızınızı eğiterek gücünü arttırmak bahanesiyle 20 yaşına kadar resmi bir güç artışı göstermedi ve F seviyede tuttuk ama 20 yaşına geldiğinde SS+ seviyeyle oğlumdan sonra boyutun tepesindeydi ama tahmin edemediğimiz şey gücünün devam etmesinden dolayı boyut ikiye geçtiğinden beri onu görmedik. Ama emin olun o canav... pardon kızınız gayet iyi durumdadır 10 boyutuda delip geçecektir." demişti.

Jigme bundan daha mutlu olamazdı ama nasıl bu kadar hızlı güçlenmiş ve onu bu boyutta duymamıştı? Yada neden kendisini görmeye gelmemişti. Sonradan düşündü ki boyut bir de bile binlerce gezegen varken boyut ikide nasıl olmazdı? Aramıştır ama nerden başlayacağını bulamamıştır düşüncelerindeydi.

Charles'ın merak ettiği bir soru da vardı
"Siz burada ne yapıyorsunuz?"

Raiden 2Where stories live. Discover now