B65

364 50 2
                                    

Aron'u yakalayan kişi bilinmiyordu bildikleri tek şey sis görüntüsüydü. Sisten oluşan insanımsı figür yavaşça netlik kazanırken açıkça o kişi kadındı. Mor gözleriyle Aron'a bakmış ve elini sıkmasıyla kafasını patlatmıştı.
Tüm okulda yankılanacak bir kadın sesi
"Sonunda bir böcek daha ortadan kayboldu. Buradan geçiyordum ve enteresan bir dövüşe denk geldim bir göz atayım dedim." daha sonra 3 gölgenin olduğu noktaya bakmış
"Bu küçükle yakın güçte 3 kişi Efendinizin ne denli güçlü olduğu buradan bile anlaşılıyor." derken 3 kişinin anında hareketlendiğini gördüğü anda tedirgin olmadan edememişti ve hemen ardından saygılı bir duruşa geçip
"Ben Ayana Lee..." demesiyle kendisini bambaşka bir ortamda hatta bambaşka bir gezegende buldu yıldızlarla dolu dümdüz bir gezegen. Hemen karşısında karanlık bir yerde havada süzülen bir taht ve yüzünü göremediği bir kişi duruyordu. Tahttaki kişi konuşmaya başladığında
"Demek adın Ayana Lee, öğrencimi kurtardığın için teşekkürler." sanki sesi uzaydan yankılanıyor gibi güçlü, otoriter ve baskıcıydı üstelik tahminlerine göre bu normal bir ses tonuydu. Bu bile sesinden bile yola çıkarsak bu adamın ne denli güçlü bir figür olduğunu gösteriyordu.

Üstelik bütün boyutun ölümsüzleri bir bir bu gezegende toplanıyordu tabi Ayana onların boyut ölümsüzü olduğunu bilmiyordu.

Bütün ölümsüzler diz çökmüş
"Bu küçükler Efendisini selamlıyor."

Tahttaki kişi işaret verdiği anda 10 ölümsüz kalkmıştı.

Hemen ardından 4 figür daha ortaya çıkmıştı 3 kişi dimdik yürüyorken 1 kişi baygın halde havada süzülüyordu.

10 kişi saygıyla eğilerek
"Bu küçükler Generali, Binbaşını ve Onbaşını selamlar."

Ayana şok içerisindeydi burada neler oluyordu. Hepsinin gücünü öğrenmek istediğinde ağzında birkaç kelime mırıldandı.
"Egemenin gözleri." ve gördüğü şeyler karşısında dizlerinin üzerine düştü göğe doğru uzanan büyük bir enerji tahttaki adama aitti ve diğer 3 kişiden birinin tahttaki adamın yarı gücüne denkti büyük ihtimalle general oydu.

Tahttaki kişi konuşmaya başlayınca bütün dikkati dağılmış ve yetenek kendini kapatmıştı.

"Egemenin Gözleri demek. Jigme Lee senin neyin oluyor?"

Ayana bilinçsizce cevap vermişti
"Babam." demesiyle bir kahkaha sesi patlak vermiş hemen ardından kasfetle kaplanan gezegen aydınlanmıştı.

Tahtta oturan beyaz saçlı 25'li yaşlarda genç bir adam vardı ve bu duruma Ayana daha da şaşırmıştı.

"Ben Raiden Junketsu. Beni tanımayabilirsin ama ben babanın bir dostuyum. Ondan çok daha güçlüsün. Baban yalnızca hükümdarın gözlerine ulaşabiliyor onu da fazla açık tutamıyor ve çok aşırı zorlarsa birkaç saniyeliğine egemenin gözlerine ulaşabiliyor ama o bile babanı bitkin düşürüyor ama sen egemenin gözlerini küçük bir enerji salınımıyla kullandın."

Ayana şaşırsa da babası bir dostu hakkında nasıl konuşmazdı? Karşısındaki kişi doğru mu söylüyordu, yoksa yalan mı? Ama babası hakkında bayağı da bilgiliydi.

Raiden gülümsemiş
"Ben düşman değilim, eğer düşan olsaydım bunu açıkça sen de gördün seni veya Lee ailesini ortadan kaldırmak için bu 13 kişiden biri bile yeterli olacaktır. İstersen bababın yanına gidebiliriz."

Ayana şok olmuştu o haklıydı ama babasının yanına gitmek mi? Kim böyle bir şeye inanırdı.
"Boyut ölümsüzü buna izin verir mi?"

On gölgeden biri konuşmak için önce Efendisine bakmış izin gelince
"Her ne kadar izin vermek haddime olmasa da boyut 2ye gitmene izin verilmiştir."

Ayana daha da şaşırmıştı bu adam neden konuşmuş ve boyut 10 ölümsüzü ağzıyla cevap vermişti.
"Bence boyut 10 ölümsüzünü taklit etmemelisin yoksa boyut imparatoru buna sinirlenebilir ve bu gezegeni ortadan kaldırabilir."

Raiden hafif gülümsemişti, kızın anladığı şekilde bırakmak istedi.
"Tamam doğru söylüyorsun eğer Boyut İmparatoru öfkelenirse kötü olabilir. Hepiniz çekilebilirsiniz." dediğinde 10 boyut ölümsüzüde kendi boyutlarına dönmüştü. Sadece Sebas, Edward, Sebastian ve Edmond kalmıştı.

Ayana zaten nasıl geldiğini anlayamamıştı ki nasıl gideceğini bilsin.

Raiden
"Seni buraya getirdiğimde Jigme Lee ile bir bağlantın olup olmadığını öğrenmek içindi. Onun kızı olduğuna göre senden bu boyutta Kara Gül Birliğini kurmanı istiyorum."

Ayana şaşırmıştı zaten bir birliğe mensuptu ve bir de Kara Gül Birliğini mi kuracaktı?
"Üzgünüm ama ben Kara Kan Suikastçilerinin yardımcı lideriyim benden başka bir birlik kurmamı isteme."

Raiden
"Peki bu birlik hangi boyutlara hüküm sürüyor veya hangi boyutlarda var."

Ayana
"Bildiğim kadarıyla boyut 2den beri varlar. 4000 yılık bir geçmişe sahipler. Sırf bu sebeple bile onları bırakamam. Onlardan öğrendiğim şeyler gerçekten çok fazla."

Raiden düşünüyordu 4 bin yıllık Kara Gül ile hemen hemen aynılarıdı o birliği nasıl duymamıştı ki? Sanki bir şeyler anımsıyor gibiydi.
Kaage soy adını taşıyorken eşitlik savaşlarına gidiyordu kötü kesimin fazla ileri gitmesini önlüyordu. Karanlık İmparatordan bir görev kağıdı gelmişti bir birliğin durdurulmasıydı her zaman yaptığı gibi görev başlığını okuyarak kabul etmişti karanlık imparator onu bir anda görev yerine göndermişti ama olaylar farklı gelişmiş ve adını dahi okumadığı o birliğin boyut birden silinmesiyle sonuçlanmıştı.

Raiden sanki ufak bir detayı atlıyormuş gibi hissediyordu bu hisse çok da takılmadan
"Bu durumda başka seçenek kalmıyor. GELİN." demesiyle az önce giden 10 kişi tekrar ortaya çıkmıştı her biri diz çökmüş ve saygısını sunmuştu.

Raiden elini uzatmış ve 9 boyut ölümsüzüne 10 siyah altın vermişti.

Raiden 9 ölümsüze bakarak
"Gidin ve bana Kara Kan Suikastçiler Birliğini satın alın. Satın alma işlemini direk merkez binadan yapın ki gücümüzü bilsinler. Anlık emirler için sizinle irtibat halinde olacağım. GİDEBİLİRSİNİZ." dediğinde 10 ölümsüzden yalnızca 1 tanesi eli boş dönmüş ve emir almamıştı. Aynı zamanda Ayana verilen emre inançsızlıkla bakıyordu.
"Bu birliği asla satın alamazsın"

Raiden
"Ben olsam bu kadar emin olmazdım."

Ayana şaşkınlıkla
"Ne demek istiyorsun?"

Raiden gülümsemiş
"Boyut 2 den boyut 9 a kadar Kara Kan Suikastçileri çoktan birliklerini sattı."

Ayana
"Bu kadar kolay olmamalıydı!"

Raiden
"Suikastçiler için en önemli şey gizliliktir merkezlerinin açığa çıkması zayıflıktır, bulundukları manasına gelir ve yenmesi imkansız bir kişi sana klan için teklif sunuyor. Efendimin emriyle bu birliği satın almak istiyorum diyerek merkez binanın kapısında bağırıyor ve bütün bir birliğe baskı uygulayıp Lider dahil herkesi hareketsiz bırakıyor. Bu durumda akılda nasıl bir soru oluşuyor gelen kişi bu denli güçlüyse Efendim dediği kişi ne denli güçlüdür? Ama boyut 10 biraz sıkıntı çıkardı gizli bir SSS+ seviyesi mevcut üstelik 1 tane değil. Bu da gönderdiğim adamı biraz zor duruma soktu

Sebastian git ve bana o 3 haddini bilmezin kellesini getir ve sunulan teklifi yeniden değerlendirmeleri gerektiğini söyle." dediğinde Sebastian kaybolmuştu.

Raiden 2Onde histórias criam vida. Descubra agora