Kaçırmak

11K 580 205
                                    

"Hazır dükkanı kapatmışken biraz gezinmek ister misin?" diye soran Fatih ile "Olur!" dedim.

"Peki nereye gitmek istersin?" diye soran Fatih ile "Bilmem ki." dedim.

"İlk bir kafeye gidip oturalım mı?" diye sordu Fatih.

"Aslında iyi olur. " dedim. Kafeye gidip oturmak, biraz kafa dinlemek hoşuna giderdi.

"Kıyafetler?" diye sordum. Onun getirdiği kıyafetler vardı hala üstümde.

"Aslında sana çok yakıştı. Senin olabilir." diyen Fatih ile gülerek "Teşekkürler." dedim.

"O zaman çıkalım." diyerek kolunu uzatan Fatih ile koluna girdim.

Fatih kapıyı açıp bana öncelik verince gülümsedim.
Tam kapıdan çıkarken ağzım ve burnuma tutulan bez ile çırpındım.

"Özür dilerim Buket."

Bu duyduğum son sözler oldu. Gözlerim kapanırken kendimi arkada tutmayı bekleyen kollara bıraktım.

Furkan'dan Devam

"Baba bu nişanı nasıl olurda benim haberim yokken yaparsınız!" diye bağırdım sinirle.

"Haberin olsa kabul eder miydin!" diye bağıran babam ile "Tabii ki hayır! Kabul etmezdim. Elimde olsa o sürtüğü de gebertirim!" diye bağırdım.

Babam yüzüme sert bir tokat atarken yüzüm sağa düştü.

"Bey yapma." diyen annem ile elime zorla tutuşturdukları yüzüğü odanın bir köşesine attım.

"Benden bu kadar! Şirketiniz de paranız da mafyalığınız da siz de umrumda değilsiniz!" diye bağırdım ve evden hızla çıktım.

"Buket'i bulmam lazımdı. Ona olanları anlatmalı, özür dilemeliydim.

Buketlerin evine geldiğimde derin bir nefes alıp kapıyı çaldım.

Ege kapıyı açar açmaz yüzüme yumruk atması ile neye uğradığımı şaşırdım.

"Buket'i sen mi kaçırdın? Ne yaptın ona!" diye bağıran Ege ile "Ne kaçırması lan!" diye bağırdım.

Ege yakama yapışırken "Beni deli etme lan! Onu sen alıkoyduysan seni doğduna pişman ederim!"

İstenmeyenlerWhere stories live. Discover now