Bölüm 6~ İlk Ayrılış(2.Kısım)

2.1K 143 12
                                    

Zeynep sinirle Kurt kulesine giren kocasını izledi. Yine Akman'ı sinirlendirecek bir şey olmuştu anlaşılan. Odanın kapısından Esma'nın seslenmesiyle pencereden uzaklaşıp onun yanına gitti.

"Böyle hazırlanmış nereye gidiyorsun?"

"Biz bugün ayrılıyoruz Zeynep. Evimize gidiyoruz. Seninle vedalaşmaya geldim. Osman'da dışarıda. Bir daha kim bilir ne zaman görüşürüz. Kendine iyi bak. Bir gün Akman Beyimle bizi de ziyarete gelin." Diyerek Zeynep'e sarıldı. Zeynep'te aynı şekilde ona sarıldı.

"Yardımların için teşekkür ederim Esma. Sık sık ziyaretimize gelin." Dedi.

"Evet Esma Osman abiyle birlikte sende gel." Diyerek Mayda'da Esma'ya sarıldı.

Üç arkadaş vedalaştıktan sonra dışarıda konuşan erkeklerin yanına gittiler.

Erkekler kendi aralarında şakalaşıyorlardı. Daha Akman kuleden çıkmamıştı. 'Ne oldu acaba?' diye düşündü Zeynep. Fatih'e ya da Cengiz'e sormak istiyordu ama bu ortamı da bozmak istemiyordu. Sorup sormamak arasında gidip gelirken Akman'ı kulenin merdivenlerinde gördü. Yüzünden her hangi bir duygu anlaşılmıyordu. Akman'ın gelmesiyle herkes sessizleşti.

"Beyim ben gidiyorum birazdan bir emrin var mı?"

Akman Osman'ın sırtına vurdu. "Yolun açık olsun."

"Sağ ol beyim sizde Allah'a emanet olun."

Esma ve kızlar bir kere daha vedalaştıktan sonra Yasin'in önceden hazırladığı atlarına bindiler. Zeynep ve Mayda, arkadaşları kale kapısından çıkana kadar el salladılar. Akman karısının bu komik halini tebessümle izliyordu. Küçük bir kız çocuğu gibi davranıyordu bazen.

"Akman Beyim biraz konuşabilir miyiz?"

"Hayırdır Fatih?"

"Hayır inşallah beyim."

Akman arkadaşının bu mesafeli konuşmasının Cengiz'in orda bulunmasından dolayı olduğunu düşünmüştü ama yanılıyordu. Cengiz müsaade isteyerek ayrıldı.

Akman pür dikkat Fatih'in ne söyleyeceğini dinleyen karısına ve kız kardeşine baktı. Gitmeleri gerektiğini anlasınlar diye boğazını temizledi. Ama ikisi de oralı olmuyordu.

"Gel Fatih odada konuşalım." Demesiyle Zeynep gözlerini Akman'a dikti. Akman görmemiş gibi davranıyordu ama Fatih araya girdi.

"Beyim burada konuşursak daha iyi olur." Akman tek kaşını kaldırıp Fatih'e baktı. Ne yapmaya çalıştığını anlamamıştı.

"Beyim emrin karşısında boynum kıldan ince. Ama gönül bu söz dinlemiyor. İşte kılıcım, işte kellem. Emir senindir, ben Mayda hatuna talibim." Bu esnada kılıcını da çıkartıp sapı Akman'a gelecek şekilde uzatmıştı.

Sadece bu sözleri duyan Akman değil Mayda ve Zeynep'te ağzı açık bir şekilde Fatih'e bakakalmışlardı. Evet Mayda'da Fatih'i seviyordu ama onun bir anda çıkıp abisinden isteyeceğini de düşünmemişti. Yani bu isteme oluyor herhalde diye düşündü Mayda.

Zeynep Akman sinirlenirse diye usulca yanına sokuldu. Eliyle sırtında dokundu. Onu sakinleştirmeyi umuyordu. Mayda yere bakan Fatih'ten gözlerini çekmiş, Fatih'in uzattığı kılıcı alan abisine bakıyordu. Telaşla Fatih'in önüne geçti.

"Abi yapma lütfen bende onu seviyorum. Hem gönül bu sevda ateşine düşünce çıkılmıyor içinden. Sende düştün biliyorsun." Dedi. Gözlerinden akan yaşlar görüşünü bulanıklaştırmıştı. Akman bir şey demeden kardeşine bakıyordu.

Fatih araya girdi. "Mayda kenara çekil." Gözyaşlarıyla Mayda Fatih'e baktı. Fatih bu gözlerden akan yaş için dünyayı yakabilirdi ama şimdi elinden bir şey gelmiyordu. Şefkatle "Lütfen" dedi. Mayda ne yapacağını bilmiyordu. Yavaşça kenara çekildi. Zeynep olanları izliyordu. Akman'ın mantıksız bir şey yapacağına ihtimal vermiyordu. Ta ki elindeki kılıcı Fatih'in boynuna doğrultana kadar. Kılıcın keskin ucu Fatih'in boynunu değiyordu. Zeynep kocasının koluna dokundu.

Sisli Yoldan Gökyüzüne (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now