{8}

992 114 14
                                    

Merabaaa yine ben. Şu sıralar aklımda planladığım ficler var onlar üzerine yoğunlaşıyorum o yüzden bölüm aralıkları uzayabilir. Birisinden pl'de bahsetmiştim diğeri de sürpriz olsun:)

bu bölüm için düz yazı olacak demiştim tam düz yazı olmadı ama tamamen text de değil çok şükür. Neyse çok konuştum ben iyi geceler 🌸

gezip tozanlar ve diğerleri (fakirler)
youngjae, hoseok, yoongi, jackson, jimin

hoseok
GÜNAYDIN GUCCI'NİN YENİ FOTOĞRAFÇISI VE DİĞER ARKADAŞLAR

jackson
Küçük jiminie'mizin ilk iş günü bugün
Duygusal bir babayım şu an bana dokunmayın

youngjae
Nasıl bir duygu jiminshi

jimin
Sizin mesajlarınıza uyanmasaydım daha güzel olabilirdi

jackson
Heyecan var mı heyecan

jimin
Yo

hoseok
?

jimin
Belki biraz

youngjae
Birazdan fazladır ama seni zorlamıyorum

jimin
Eyv ciğerim

yoongi
Hadi koçum tavla da gel

jackson
Herkesi kendine hayran bırakırsın
İnanıyorum ben sana

jimin
Thanx
Şans dileyin bana

jimin çevrim dışı.

hoseok
Bol şans!!!

----

Karşımda duran kocaman şirket binasına baktım. Görüşme saatimiz çoktan gelip çatmıştı ama adım atmaya bile halim yoktu, ayaklarım titriyordu. Daha önce hiç böyle deneyimim olmadığı için aşırı derecede gergin ve heyecanlı hissediyordum kendimi. Karşımda dünyaya açılmış olan markanın sahipleri duruyorken nasıl davranmam gerekiyordu? Ne demeliydim? Benim gibi bunlara dikkat etmeyen biri için oldukça zor şeylerdi. Yolun başında rezil olmamak adına üzerimden çıkarmadığım yırtık kotlarımdan vazgeçmiş ve Yoongi'nin takım elbiselerinden birini ödünç almıştım. Gömleğimin ilk düğmesi hariç hepsi ilikliydi sadece kravat takamamıştım, beni boğuyordu. Umarım şansım yaver giderdi. Kendi kendime artık içeri girmemin zamanı geldiğini hatırlatıp durdum. Elimdeki telefonu sıkmaya başlamıştım gerginlikten. Yayalar için yeşil ışık yanmaya başladığında adımlarımı cadde boyunca atıp karşıya geçtim. Büyük binanın önünde durduğumda kendime düşünme fırsatı vermeden döner kapıdan içeri girdim. Yoksa saatlerce burada beklemeye devam ederim, biliyordum huyumu. İçine girdiğimde bir yerden başka yere koşanlar, telefonda konuşurken oradan oraya yürüyenler, koltukta bekleyenler ve ayaküstü konuşanlarla dolu insan yığını vardı. Nereye gideceğimi bilemeden öylece etrafı izliyordum ta ki yanıma gelen ufak tefek kadına kadar. Sekretere benziyordu. 

''Buyurun, ne için gelmiştiniz?'' diye bir soru yöneltti. 

''Park Jimin.'' diye kendimi tanıttım önce. ''İş görüşmesi için gelmiştim.'' Eliyle çalıştığı masayı işaret ettiği zaman birlikte oraya yürüdük. Bilgisayarının başına oturduktan sonra birkaç işlem yaptıktan sonra konuştu.

''Randevunuz var mıydı?''

''Evet, Park Jinyoung'la öğleden sonra üçte.'' diye yanıtladım onu. Kontrol edip yanında duran telefonu eline alınca haber vereceğini tahmin ettim.

model of gucci | vminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin