🐾 ┊ seventeen

4.3K 443 105
                                    

Barın merdivenlerinden yukarı çıkarak odaların önüne geldi Seungmin

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Barın merdivenlerinden yukarı çıkarak odaların önüne geldi Seungmin. Önünde yaklaşık on tane kapı vardı ve Hyunjin'in hangisinde olduğu hakkında hiçbir fikri yoktu. Kulağını karşısındaki ilk kapıya dayadı ve içerideki sesleri dinlemeye başladı. Duyduğu inleme sesleriyle kendini geri çekerek dinlemeyi kesti. Iki, üç kapıya daha bunu yaptıktan sonra durdu ve böyle hiçbir yere varamayacağını farketti, çünkü duyduğu şeyler iğrenç şeylerdi.

Telefonunun çaldığını hissettiğinde cebinden çıkardı ve aramayı yanıtladı.

"Efendim hyung?"

"Jeongin'i buldum, telefonunu seninle konuştuktan sonra Hyunjin'e verdiğini söyledi. Onu bul ve gidelim burdan."

Chan'ın dediklerinden sonra telefonu yüzüne kapatıp, Jeongin'in numarasını tuşladı. Karşısına çıkan isme tıklayıp, çalan telefon sesini duymaya çalıştı.

En arka taraftaki odadan gelen ses ile seri adımlarla oraya gitti. Kapı kulpunu indirip kapıyı açmaya çalıştı. Kilitli olan kapı kaşlarını çatmasına neden olurken kulpu daha hızlı indirip kaldırdı.

"Hyunjin benim, Seungmin. Kapıyı aç."

Bir kaç saniye bekledikten sonra kilit sesi ve kapının açılması bir olmuştu. Kapı açıldıktan sonra Seungmin'i gören Hyunjin ona kollarını sarmış ve sıkıca sarılmıştı.

"Sen iyi misin?" Hyunjin'i kendinden ayırırken sordu Seungmin. Gözlerini onun üzerinde gezdirerek kontrol etti. "Bir şey olmadı değil mi?"

"Tanımadığım adamlar bana bir şeyler vermeye çalıştı Seungmin. Ben de buraya kaçtım.. Çok korktum!"

Hyunjin'in elini sıkıca kavrayıp onu aşağı indirdi. Az ilerdeki Chan ve Jeongin ikilisini gördü. Onların yanına gidip gitme zamanın geldiğini söyledi. Dışarı çıktıktan sonra Chan'ın arabasına binip eve gitmeye başladılar.

Evin önüne geldiklerinde Hyunjin ile birlikte arabadan aşağı indiler. Sarhoş olan Jeongin inmemekte ısrar edince Chan onu kendi evine götürmeyi teklif etmiş, Seungmin de uğraşamayacağı için götürmesine izin vermişti.

----

"Duşa girmelisin Jin'ie, üstün kötü kokuyor." Yanına kıvrılan Hyunjin'i iterek konuştu Seungmin. Tabi Hyunjin bunu takmamış ona sarılmaya devam etmişti.

"Sen de benimle girersen, girerim!"

"Hyunjin-"

"Seungmin lüten~"

Göz devirip ayağa kalktı Seungmin. Onun kalktığını gören Hyunjin de gülümseyip indi yataktan.

"Küveti doldurabilir miyiz, Seungmin? Köpüklü olsun!"

"Tamam, dolduralım.."

Banyoya girip küvetin önüne geldi Seungmin. Tıpasını takıp suyu açtı. Ilık olacak şekilde ayarladıktan sonra dolmasını bekledi. Küvet tam olmasada dolduğunda kenarda duran suyu köpürtmek için olan şeyi aldı ve biraz döktü. Eliyle suyu köpürttükten sonra arkasında üstünü çıkartmış olan Hyunjin'e döndü.

Ona, suya girebileceğini söyledikten sonra kendi de, iç çamaşırı kalacak şekilde, soyunduktan sonra, çokta büyük olmayan küvete yerleşmiş olan Hyunjin'in yanına oturdu. Hyunjin, zorlanarak da olsa, ona yaklaşıp başını Seungmin'in omzuna koymuştu.

"Ne zamandan beri bu kadar yapışıksın?"

Seungmin'den gelen soruyla birkaç saniye düşündü Hyunjin, sonra da gülümseyerek cevap verdi. "Sadece seni çok sevdiğimi fark ettim, o zamandan beri."

Hyunjin'in kıkırtıları ortamı süslerken, Seungmin de onun kulaklarıyla oynamaya başlamıştı. Bundan huylanan Hyunjin ise onları bir öne bir arkaya hareket ettiriyordu.

Ve birden bir şey oldu...

Birden kafasını yukarı kaldıran Hyunjin'in dudakları, Seungmin'inkilerle buluştu.

cat boy, hyunmin ✓Where stories live. Discover now