Prologue

1.2K 62 11
                                    

Güneşli olmasına rağmen esintili olan bir günde, fakültesinin yemekhanesinde oturan Win Metawin, önündeki sosyoloji kitabını kaşlarını çatmış bir şekilde dikkatle okuyor, önemli bulduğu yerleri fosforlu bir kalemle çiziyordu. Win, uzun boylu ve yapılı bir çocuktu. Gülümsediğinde beliren beyaz ve düzgün dişlerinde, öndeki üst iki dişi diğerlerine göre biraz daha uzundu. Uzun saçları ortadan ikiye ayrılmış olarak alnından kaşlarına doğru sarkıyordu, üstünde beyaz bir gömlek altında ise siyah bir kot pantolonu vardı. Estiği için gömleğinin üstüne mavi bir hırka giymişti.

Bir cümleyi çizmek için kalemini tekrar kaldırdı. Cümlenin yarısını çizmişti ki birisi yemeğini aniden önüne hızla koyarak karşısına oturdu ve o da irkildi. Karşısına oturan kişi tabii ki en yakın arkadaşı Talay'dı. Uzun saçlarını kafasının arkasında toplayarak küçük bir at kuyruğu yapmış, önden de bir saçını bırakmıştı. Üstünde önünü açık bıraktığı sarı bir hırka, içindeyse üniversitede herkeste olduğu gibi beyaz bir gömlek vardı. "Sana bir haberim var." diye söze girdi Talay.

Win, cümlesini çizmeyi bitirdi, artık daha fazla okuyamayacağını biliyordu bu yüzden kalemi kapatıp kitabın arasına koydu. "Söyle bakalım?" dedi.

"Tiyatro kulübü seçmelerine adımı yazdırdım," dedi ve Win o cümlesini bitirmeden "Ne güzel!" dedi ruhsuzca. "Ve senin adını da yazdım." diye bitirdi Talay. "Ne gü- NE? NEYİMİ YAZDIN?"

"Adını!"

"Peki neden böyle bir şey yaptın?" diye sordu Win, içinde oluşan büyük bir panikle. "Çünkü, neden olmasın?" dedi Talay.

"Neden olsun?"

"Ah, hadi ama," dedi Talay. "Bir düşün! Kampüste ne kadar popüler oluruz, kızlar bizden 'Ah şu Romeo ve Juliet'teki Romeo değil mi? Keşke Romeo'm olsa!' diye bahseder." dedi. "Daha ilk senemizdeyiz Win, biraz daha etkinliklere katılmalısın bence. Karl Marx okumaktan sıkılmadın mı?"

"Şey,"

"Sıkıldın işte!" dedi Talay uzanıp onun önündeki kitabı kapatarak. "Kulüp alımları başladı bile ve tiyatro kulübünün bu çarşamba seçmeleri var!"

"Oyunculuk yeteneğim yok, nasıl geçeceğim? Hayır, nasıl geçeceğiz?"

"Kimse bizden profesyonel bir performans beklemiyor." dedi Talay. "Herhangi bir tiyatrodan kısa bir kısım bularak ona çalışabilir ve seçmelerde onu sergileyebiliriz. Kulüpte yeteneğimiz daha da gelişecektir!" Win elini kulağına götürüp kaşıdı ve isteksizliğini belli ederek "Katılmasam olmuyor mu?"

"Adını yazdırdım bile!"

"Bana sormadın!"

"Sorsam evet diyecek miydin?"

"Demeyecektim."

"İşte!" dedi Talay. "Lütfen Win! Gerçekten eğlenceli olur, sürekli ders peşinde koşmaktansa yapacak bir etkinliğimiz olur. Sen ne kulübüne katılmayı düşünüyorsun ki hem?"

Win yanıt vermedi, aklında belirli bir kulüp yoktu çünkü. Bu yüzden omuz silkti. "En azından bir dene. Geçebileceğinin garantisi yok ki? Yirmi beş kişi alıyorlar zaten."

"Of! Tamam." dedi Win. "İki gün kaldı değil mi? Bir şeylere çalışırım." Talay ona gülümsedi ve "Harikasın!" dedi.

Üç gün sonra Win, geçmemek için ne kadar gayret etmiş olsa bile tiyatro kulübüne kabul edildiğini gördü.

Evet kısa ve Win'i asla yansıtamadığım bir giriş bölümüydü xd Win'in karakterini hâlâ aklımda oturtamadım arkadaşlar akışına bırakıcam onu kendi kendine şekillensin bakalım ne çıkacak :D

Le Fantôme de l'Opéra (BrightWin) Where stories live. Discover now