"Anne bir arkadaşım bize gelecek birazdan. Sorun olur mu?"
Annesinin izin vereceğini ve o izin verdikten sonra babasınında bir şey demeyeceğini bilen Jungkook konumunu Jimin'e attı.
Ona göre konuşacak pek az şey vardı. Hiç yokta diyemezdi çünkü ona sorması gereken ağır hesaplar hazırlıyordu.
20 dakika sonra çalan zille beraber Jungkook ve annesi kapıya koştu.
Annesi oğlunun arkadaşını görmek için sabırsızlanırken;
"Kookiem arkadaşının adı nedir?"
Diye sordu.
Jungkook annesinin bu heyecanını sevimli bulurken gülümseyerek;
"İsmi Jimin anne."
Dedi.
Sonunda kapıya ulaşan Jimin Jungkook'un annesinin önünde eğildi ve iyi akşamlar diledi.
"Bu saatte rahatsızlık verdiğim için üzgünüm efendim. Jungkookla biraz konuşup gideceğim."
"Rahatsızlık vermiyorsun oğlum. Seni evimizde ağırlamaktan mutluluk duyarız."
Annesi mutfağa geçerken onlarda salondan Jungkook'un babasına selam verdiler ve odasına geçtiler.
"Sessiz konuşmalıyız Jimin."
"Peki."
Birlikte Jungkook'un yatağına oturdular.
"Yoongi hyungla aramda hiçbir şey yok Jungkook. Seni göndermek içinde öyle söylemiş. Günümüzü mahvettiği için üzgünüm."
"Benden hoşlanmadığının farkındayım. Beni kıskanıyor gibi."
"Seni kıskanıyor Jungkook. Böyle davrandığı için üzgünüm."
Kalbi gittikçe eriyen Jungkook karşısındaki utangaç bedenin ellerini kendine çekti.
YOU ARE READING
Blueberry Candy ||JİKOOK
Fanfiction[Tamamlandı] "Sen peki,neden seviyorsun bu mavi şekerleri?" Birbirlerine baktılar bir süre. Jimin bir şeker daha alırken eline ; "Şu gördüğün yumuşak şekerleme varya, bu hayattaki en sevdiğim şey. Canı olmasa bile bunun yapılabilmesi için öldürülen...
