KALP AVUNTUSU Güzel Seven Kadınlar Serisi 3 (Bitti)
  • Reads 4,013,411
  • Votes 207,806
  • Parts 73
  • Reads 4,013,411
  • Votes 207,806
  • Parts 73
Ongoing, First published Feb 08, 2022
Gökçe tacize uğradığı gecenin sabahında sevgilisi tarafından ihanetle suçlanacağını tahmin etmemişti. Kendini açıklama hakkı verilmemiş, aç susuz soğukta tek kelime konuşmak için beklediği adam acımasızca onu terk etmişti. Dünyanın merkezine koyduğu adamın onu hemen gözden çıkarması, işten çıkarılması derken içine çekilen kadının tek avuntusu hamile oluşuydu. Bebeğinin varlığından haberinin olması gerektiğini düşündüğü için Cihan'ın olduğu ortama girdiğinde bebeğiyle sınanacağı aklında yoktu. 
Bir kadının zengin güçlü bir adam karşısındaki kimsesizliğini, çaresizliğini, iftiraya uğradığını kanıtlamak için çabasını okumak isterseniz buyurun...
Yüreğime Kan Damlar kitabımdan çok istenen Cihan ve Gökçe'nin hikayesidir.
Wattpad de bu isim ile yayımlanan ilk ve tek hikayedir.  Çalınma durumunda yasal yollara başvurulacaktır.
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add KALP AVUNTUSU Güzel Seven Kadınlar Serisi 3 (Bitti) to your library and receive updates
or
#4ihanet
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
47 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
LALO by guullaarreess63
20 parts Ongoing
☘️Günçiçek▪️Fırat☘️ Günçiçek sinirle odaya girdiğinde Gülten'i ve annesinin yan yana buldu. Adımları Gülten'i bulduğunda kadının saçını başını yolmamak için kendimi zor tuttu. "Ne diye geldin yine? Anlamaz mısın? İstemem diyorum! Ne kırkındaki adama varırım ne de kuma olurum. Şimdi kimin adını ağzına aldıysan onunla gidesin. Bir daha kapımıza gelme!" Günçiçek sinirle bağırırken Selma Hanım hızla yerinden kalkıp Günçiçek'in koluna girdi. Kızı sinirlenirsin karşısındakinin yaşına bakmaz saçını başını yolardı valla! "Sen git Gülten, ben sana haber edecem." Gülten hızla yerinden kalktı. Allah var korkuyordu Günçiçek'ten. "Tamam abla," dedi Gülten hızla evden çıkarken. Gülten'in gidişiyle Günçiçek kolunu annesinden kurtarıp karşısına dikildi. Gözlerinde hayal kırıklığı vardı. "Ne haberi ana! Beni babam yaşımda adamlara mı vereceksiniz?" Selma Hanım yanlış anlaşıldığını fark ettiğinde hızla konuştu. "Yok kurban olduğum, yapar mıyım heç? Bu sefer gelen ne baban yaşındadır ne de evli. Bu sefer gelen çevre köyden Fırat Beydir." Günçiçek'in kaşlarını şaşkınlıkla havaya kalktı. Fırat Bey mi? Fırat bey merhameti tanınan bir Beydi. Lakin bir kusuru vardı. Dilsizdi. Hatta bundan dolayı LALO derlerdi Fırat Beye. Günçiçek'in boğazında sert bir yutkunma geçti. Ne yapacaktı? Kabul edecek miydi? Düşündü. Eğer kabul etmezse laflar asla dinmeyecek, diller kız kardeşlerine kadar uzanacaktı. Daha fazla düşünmedi. İçten içe pişman olmamak için dua ederken son sözlerini söyledi. "Kabulümdür. Gelsin Fırat Bey." Yayınlanma tarihi; 04/11/2023 Bitiş tarihi; 04/05/2024 LALO isimli ilk ve tek kurgudur
You may also like
Slide 1 of 10
GECENİN İZİ cover
portakal reçeli 🍊 (Düzenlenecek) cover
GÜNCE | Gerçek Ailem cover
Sevda\Texting  cover
İtiraf, Yaşanmış Gerçek Seks Hikayeleri cover
Seks ve anılar 18+ cover
Suskun cover
Aşkın Şefkati  cover
TOZLU PEMBE cover
LALO cover

GECENİN İZİ

47 parts Ongoing

Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....