|26| "Babama.."

2.8K 258 50
                                    

Taehyung ile sonunda kavuşabilmiştik ve benim içimde olan bütün stres, mutsuzluk, keder bir anda bitivermişti.
Hatta öyle ki, babam Taehyung ile düzgün bir tanışma için eve bile davet etmişti.

Odamda hazırlanırken, bir yandan da arkadaş grubuna olayları anlatıyordum. Yemin ederim şu grupta bütün dünyanın dedikodusu yatıyordu ama kimsenin haberi yoktu.
Siyah pantolonumu giyerek, yatağımın üzerindeki telefonuma eğilmiş ve Jungkook'un beş satırlık küfrünü okumuştum.
Bu ne biçim yaratıcılık lan, kahvaltı bile yapmamıştım ama bir anda tok hissetmeye başladım amına koyayım.

Kırmızı renkli sweatshirtümü giyerek pantolonumun içine koyduğumda, kemerimi de bağlamış ve aynamın karşısına geçerek saçlarımı düzeltmiştim.
Zaten dağınık sevdiğim için, oyalanmama gerek yoktu. Tekrar yatağıma ilerleyip oturduğumda, bir dakika içerisinde 20 mesajın nasıl gelebileceğini sorgulamayı bırakmış ve ses kaydı yollamıştım.

*ses kaydı*
"Sizin yüzünüzden genişledim şerefsizler. Lan ne olmuş sanki hiçbir şekilde haber vermeden son dakikada Taehyung'un bize geleceğini söylemişsem? Değer mi bu sezlenişlere? Şuraya bak. Bütün metin kutum küfürle dolu ağlayacağım."

Elimi ses kayıt tuşundan çekip telefonumu bir yere attığımda, o sırada kapı çalmıştı.
Anında ayaklanıp kapıya doğru koşarken "ben bakarım" diye bağırmayı da unutmuyordum.
Düğmeye basarak dış kapıyı açtığımda, ekrandan ağzımdaki neredeyse akacak salyamla Taehyung'u izliyordum.
Dış kapı kapanıp, bir dakika içerisinde asansörün kapısı açıldığında, o sırada kapı kenarlığına yaslanarak ona bakıyordum.
Kafasını kaldırıp beni görmesiyle, yüzündeki hayran olduğum kare gülümseme ortaya çıkmıştı.

Ayakkabılarını çıkarmadan önce elindeki kutuyu bana uzattığında, şaşkınlıkla sormuştum.
"Bu ne?"

"Sana değil güzelim."
Ayakkabılarını kenara koyup içeri girdiğinde, belimden tutarak kendine doğru çekmiş yanağıma kocaman bir öpücük kondurmuştu.
"Babama.."

Ağzım şaşkınlıkla açılırken, montunu bana doğru uzatmasıyla toparlanmış ve elinden alarak kenara koymuştum. İkimiz birlikte içeri geçtiğimizde, babam gülümseyerek karşılamıştı. Taehyung babamın önünde eğildiğinde, babam suratındaki gülümsemeyi silmeden eliyle koltuğu işaret etmişti.

İkimiz de koltuğa oturup derin sessizliği dinlerken, babam lafa girmişti.
"Evladım, ben önce son karşılaşmamızda sana öyle davrandığımdan dolayı üzüldüğümü belirtmekle başlayayım-"

"Hiç önemli değil. Hem ben, alınmadım zaten. İnanın beni yaralayan tek şey, Jimin'i bir daha görememe duygusuydu. O da zaten çok uzun sürmedi, çünkü ben bir şekilde onu-"
Ayağımla çaktırmamaya dikkat ederek ayağına bastığımda, anında toparlanmış ve sesini kesmişti.

"O anda bana karşılık vermediğinden de anladım zaten, kaliteli bir ailede yetişmişsin. İnan yavrum, o olayın üzerinden o kadar çok düşündüm ki. Resmen sergilediğim o davranıştan ötürü kendimden utandım. Bu yüzden, herşeye en baştan başlayalım. Olur mu?"

"Olur mu, derken? Efendim bunu soru olarak kabul etmem benim için çok büyük bir hata olur. Ben zaten, buraya en baştan başlamak için geldim. Hatta size.." aniden ayağa kalkıp masanın üzerine koyduğum kutuyu aldığında, babamla biz onu izliyorduk ".. size hediye bile aldım."
Babamın yanına giderek ona kutuyu uzattığında, babam suratında oluşan mahçup bir ifadeyle bir bana bir Taehyung'a bakmayı sürdürmüştü.

"Keşke hiç zahmet etmeseydin evladım, gelmen yeterliydi. Üstelik kusurlu benken, senin hediye-"

"Lütfen açın efendim."

Taehyung büyük gülümsemesiyle tekrar yanıma oturduğunda, babam kısaca "peki" diyerek kutuyu açmıştı.

"Hani size bahsetmiştim ya, bu oynadığımız kart oyunlarının koleksiyoncular için metal ve altın kaplama olanları var diye.. İşte. Aramızdaki bağı güçlendirecek olan hediyenin, sohbetimizi pekiştiren bu kartlarda olacağını düşündüm. Beni oğlunuz gibi görüp karşı karşıya hem öğretip hem oynattığınız bu oyunun yeri artık benim için ayrı. Ailem.. onlar sık sık yurt dışına çıkıyorlar ve küçükken, karşı karşıya gelip de oyun oynayacağımız bir babamız olmuyordu. Jungkook da ben de, küçüklüğümüzü dadılarla geçirdik ve sizin, böylesine yaklaşım biçiminiz ve sohbetiniz beni çok etkiledi."

Babam elindeki metal kartlara bakarken, yüzündeki şefkatle Taehyung'a döndü.
O, ilk defa ben dışında başka birine böylesine bakıyordu ve bu kişinin Taehyung olması beni çok mutlu etmişti.

Babam ayağa kalktığında, ikimiz de gözlerimizi onda birleştirmişken, bir anda kollarını açmasıyla gözlerimi kırpıştırmıştım.
Taehyung yavaşça kalkarak babama doğru adımladığında, birbirlerini sarmalamalarını gözlerim dolu dolu izliyordum.

Ben de hızlıca ayağa kalktığımda, onlara doğru zıplamış ve kollarımı her ikisine doğru açmıştım.

"Aile kucaklaşması.. Üstelik bensiz!"
Annemin sesini duyduğumda, gülerek o tarafa doğru dönmüş ve tek kolumu ona doğru açmıştım. Küçük adımlarla gelip bize sarıldığında, Taehyung ile gözlerimiz buluşmuştu.
O güzel gülümsemesi.. bakışları.. o kadar güzeldi ki.. Defalarca kez o şefkatli gözlerin bana bakışını unutmamam gerektiğini hatırlatıyordum kendime.
Zaten ben onu, istesem de unutamazdım ki.

×

Aile kucaklaşması..🤧

Bölümü nasıl buldunuz?

Bu arada artık final yapma kararı aldım..

Bu arada artık final yapma kararı aldım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Hyung | vminWhere stories live. Discover now