14|Hospital

2.3K 192 41
                                    


Birkaç günlüğüne köye gittiğim için ve internetim hem çekmediği hem de olmadığı için yeni bölüm atamadım. Bu yüzden iki bölüm birden atmaya karar verdim. İyi okumalar.

Stray kids'i sevin STAY!

》》》》》》》》》》》

Bir anda gözlerini açtı Chan. Beyaz bir tavanla karşılaştı.
Aklına direkt Hana gelince hızla yerinde doğruldu. Doğrulmasıyla da birlikte bütün vücudunu büyük bir acı sardı. Ayrıca başı da çok ağrıyordu.

Gözlerini kırpıştırıp biraz kendine gelmeyi bekledi. Ardından daha yavaş bir şekilde uzandığı hastane yatağından kalktı. Kolunun seruma bağlı olduğunu görünce umursamadan çıkardı. Önce sevgilisini bulmalıydı.

Duvarlardan destek alarak odadan çıktı. Hasta koridorunda ilerleyip danışmadaki hemşireye "Kim Hana nerede?"diye sordu yorgun ama endişeli sesiyle. Hemşire başını kaldırıp karşısındaki üç haftadır baygın yatan adamı görünce hızla ayağa kalktı. "Beyefendi, uyanmışınız! Neden ayaktasınınız? Dinlenmeniz gerek. Lütfen odanıza dö-"

"Sevgilim nerde?! Kim Hana nerede?!"diye bağırdı sabırsızlaşarak. Onun tek derdi Hana'ydı. Bu kadın neyin dinlenmesinden bahsediyordu.

"Oppa!"

Se Ra ağabeyinin uyandığını görünce koşarak yanına ulaştı ve sarıldı. Sadece tuvalete gitmek için odadan ayrılmıştı ve o uyanmıştı. "Neden ayaktasın oppa? Dinlenmelisin."dedi Se Ra onu kolundan tutarak.

Chan "Daha sonra dinlenirim. Se Ra, Hana'm nerede? O iyi değil mi?"dedi.

Se Ra yutkundu ve dolu gözlerle baktı ağabeyine. Chan daha çok korkmuştu. "Se Ra Hana nerede?! Ona bir şey olmadı değil mi? Beni ona götür. Nerede o?!"

Hemşire onu kolundan tutup odaya dönmesi için ikna etmeye çalışırken Chan "Bırakın beni! Hana nerede?! Hana! Neredesin?!"diye koridora doğru bağırdı, sanki duyabilecekmiş gibi.

Hemşire "Beyefendi burada bağıramazsınız!"diye uyardı onu. Fakat Chan onu duymuyordu bile. Gözleri yaşlar ile dolmuştu. "Se Ra Hana'ya ne oldu? Sevgilim nerede?"diye sordu yalvarırcasına.

Se Ra "Yoğun bakımda. Doktor koma'da olduğunu söyledi. Ameliyatı da çok uzun sürmüştü. Üç haftadır orada. Sen de uyanmıyordun fakat durumun iyi olduğu için normal odaya aldılar. Fakat o yoğun bakımda."dedi.

"Ona götür beni..."dedi Chan zar zor adım atarken. Se Ra "Oppa dinlenmeli-"
"Beni ona götür Se Ra. Yoksa ben kendim bulurum."dedi Chan kardeşinin sözünü keserek.

Se Ra onun koluna girdi ve onu Hana'nın olduğu yoğun bakıma götürdü. Yoğun bakımın önündeki koltuklarda Haneul, Hyunjin ve Hana'nın annesi vardı. Hepsi uykusuz ve yorgun gözüküyordu.

Haneul onların geldiğini görünce ayaklandı. "Sunbae, iyi misin?"diye sordu yanına gidip. Hyunjinde ayağa kalkmıştı. Chan sadece başını sallayıp "Hana." dedi.

Haneul ona camdan içeriyi gösterdi. Hantane kıyafetleri içinde bilinçsizce yatan, serumlara ve makineye bağlanmış, kolları sargı içerisinde Hana vardı içeride.

Chan onu böyle görünce ağlamaya başladı.
Hepsi onun suçuydu. Arabayı kullanmamlıydı. Kullanmayı kabul etdiyse de daha dikkatli olmalıydı. Önüne bakmalıydı. Dikatinin dağılmasına izin vermemeliydi. O kodumun trafik kurallarının en ince ayrıntısına kadar uygulamalıydı. Tüm suç onundu.

Ağlayarak yere çömeldi Chan. Sevgilisi onun yüzünden bu haldeydi. Zamanında anneside onun yüzünden ölmüştü. Şimdi canından çok sevdiği sevgilisine de bir şey olursa...
Hayır hayır. Kötü düşünmemeliydi. Kötü düşünmemeliydi...

Se Ra ona uzaktan dolu gözleriyle bakıyordu. Gidip teselli bile edemiyordu. Çok çok sevdiği ablası vardı komada. Ayrıca ağabeyi de yeni uyanmıştı. Haneul? Haneul'ün canından can gidiyordu. Kan kardeşi yatıyordu orada.
Peki ya annesi? Gözünde yaş kalmamıştı. Pişmanlıklar duyuyordu bu zamana kadar kızıyla yapamadıklarına karşı.

Fakat Hana ölmemişti ki. Yaşıyordu. Sadece uyanmıyordu o kadar.

Hana'nın annesi güçlükle yerinden kalkıp Chan'ın yanına çömeldi. Elini onun omzuna koydu. Chan başını çevirip baktığında kendisine şefkat ve hüzünle bakan kadını görünce daha çok ağlamaya başladı. Kızı onun yüzünden zarar görmüştü.

Hana'nın annesi Chanı kendine çekip sarıldı ve sırtını sıvazladı. "Sen uyandın çok şükür. O da uyanacak eminim ki."diye mırıldandı. 

Chan de onun kolları arasında ağlarken 'umarım çabucak uyanır' diye düşündü.













Just Be Happy~ Bang ChanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin