wrong table ][ Minsung

-13-

yorum yapanlara asik oluyomusum

°°°°°°

Sabah çıplak tenime değen yorganın rahatsız hissiyle kendime gelmiştim. Birde baş ağrım vardı ve gözlerimi açınca ufak pencereden giren ışık daha da kötüleştirmişti bunu.

Yattığım yerde dönmeye çalıştığımda belimi daha sıkı saran bir kol hissetmemle kaskatı kesilmiştim. Sakin kalmaya çalışarak bulunduğum yeri incelediğimde kendi odam ya da Felix'in odasında olmadığımı fark etmiştim.

Arkamı döndüğümde ise neredeyse emin olduğum ama bir yanımın asla kabul etmek istemediği o kişiyi görmemle çığlık atmış ve yorganı kendi üzerime sararak yataktan çıkmıştım.

Ve evet bunların hepsi neredeyse saniyeler içinde gerçekleşmişti.

Benim bağırmamla yatakta hala uykusuna devam eden Minho sıçrayarak uyanmış bir bana bir kendisine bakarak o da kendini diğer tarafa atarak yatağın arkasına saklanmıştı.

"SAPIK HERİF ŞİMDİ DE SARHOŞ HALİMDEN Mİ YARARLANDIN İĞRENÇSİN!" Yükselen sesime karşılık evdekiler odaya doluşmuş bizim tuhaf durumumuza karşılık yüzleri şaşırdıklarını belli eder şekildeydi.

Hyojong hyung direkt Hyuna noonanın gözlerini kapatmıştı -ki noona bundan pek memnun olmamış duruyordu- Felix bir Minho'yu bir beni eliyle göstermiş ardından açılan ağzını havadaki eliyle kapatmıştı.

Jeongin hemen Felix'in arkasında benim çözemediğim bir ifadeyle yüzüme bakıyordu. Seungmin yeni yeni kendine geldiği belli olurken gözlerini ovuşturmuştu.

"Yuh amınakoyayım ne yaptınız!" Seungmin elini gözünden çektiği an bağırarak konuşmuştu.

Minho kafasını yatağa dayamıştı ve yüzünü göremiyordum. Görmekte istemiyordum zaten.

"Anlaşılan Jisung'un Minho'su da eşcinselmiş." Hyojong hyungum gülerek söylediği şeylere karşı kaşlarımı çatmıştım.

"Ne?!" Benden önce tepki veren noonam gözündeki elleri hızla indirmiş odanın içindeki bizde ve kapıda dikilmiş olayları anlamaya çalışan diğer üç arkadaşımda bakışlarını gezdirmişti.

"Hay sıçtık ya-" Konuşmaya başlayan Felix'in sözünü hızlıca kesmiştim.

"Kendi bokunuzu size yedirmeden önce bana düzgün bir şey söyleyin dün akşam ne oldu?" Jeongin yüzünü buruşturdu. "İğrençleşme."

"Burası yeterince iğrençleşmiş zaten şu halime bakın üzerimde sadece bir yorgan var ve ne olduğunu hatırlamıyorum bile eğer kimse bir şey demiyorsa gidiyorum ben!"

Konuşma başından beri başı yatağa yaslı duran Minho başını kaldırmış bana bakmıştı. Yatağın izin verdiği kadarıyla sadece omuzlarına kadar görebiliyordum ve boynu morluklarla doluydu, belki on tane vardı. Belki de daha fazlası.

"sevişmişiz işte Jisung olay bu." Yüzüne baktığımda o her zamanki sırıtması yoktu dümdüz ve boş bakıyordu.

"Evet orasını anlayabiliyorum sağ ol, beni kullandığını da fark edebiliyorum bu duruma nasıl geldiğimizi sormuştum. Belki sen hatırlıyorsundur?"

"Bende sarhoştum Jisung! Bu durumda sende beni kullanmış oluyorsun! Aptallığı kes!"

"Aptal ben mi oluyorum burada ciddi misin sen! Tekrar ediyorum Minho, biz seviştik. Seks yaptık, artık ne demek istersin bilmiyorum ama ben bundan hiç hoşnut değilim ve gidiyorum!"

İlk adımımı attığım sırada kalçama giren ani ağrıyla duraksamıştım. Derin bir nefes alıp daha sakin ve yavaş adımlarla kapıya ilerlerken üzerimdeki yorganı vücuduma daha sıkı sarmış kapıdakilere son kez bakmış ardından odama sonra da banyoya ilerlemiştim.