you can hide this star in your dark universe

1K 140 23
                                    

tsukishima'nın hediyesi f/c rengindeki kulaklıkları kulağında takılı, eskiz defterine karaladığı çiçek resimlerinin taslaklarını düzenlerken aniden önünde dopdolu bir tepsi belirdi

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

tsukishima'nın hediyesi f/c rengindeki kulaklıkları kulağında takılı, eskiz defterine karaladığı çiçek resimlerinin taslaklarını düzenlerken aniden önünde dopdolu bir tepsi belirdi. y/n her gün karşı balkondan görüştüğü arkadaşını o gün evinde beklemiyordu. anlaşılan fazla belli ettim.

"en son ne zaman bu tepsideki kadar şeyi bir öğünde yedin?" y/n güldü. bu aptal soruya herkes gibi aniden cevap vermek için ağzını açtı.

fakat cevap veremedi.

gülüşü yüzünde yavaşça solarken tsukishima neyi atladığını anlamaya çalışıyordu. "benden ne saklıyorsun?"

"ne saklamalıyım? anlamıyorum." yavaşça tepsiyi kendisinden uzaklaştırırken o tarafa bakmamaya çalışıyordu. sadece yemek kelimesini duymak bile midesinin bulanması için yeterliydi.

"bana bak y/n." genç kız, arkadaşının ciddi sesi üzerine gözlerini buluşturdu. gözlerindeki hayal kırıklığını görebiliyordu.

"annem tüm gün telaş içinde, sürekli senin yanına uğrayıp duruyor. anlamıyor muyum sanıyorsun? en yakın arkadaşıma bir şeyler oluyor ama kimse bana anlatmak için zahmet etmiyor bile."

tsukishima ciddi görünüyordu. y/n söyleyebilirdi ki, eskiden hasta olduğunda daha dikkat etmesi gerektiğini anlatan uzun öğütlerden biri değildi bu. tsukishima hiç olmadığı kadar ciddiydi.

"ya bu tabağı bitireceksin ya da ne olduğunu anlatacaksın. baştan sona."

"tsukki-"

"senin için yeterince endişelenmediğimi mi düşünüyorsun?"

iki genç arasında derin bir sessizlik oluştu. y/n bu yüzden olmadığını biliyordu elbette. tsukishima'nın verdiği sevgi ve güveni her şeyden fazla hissediyor ve istiyordu. zaten tam da bu yüzden anlatamazdı ya.

"senin için ne kadar endişelendiğimi göstermemi mi istiyorsun? bana söyle ve seninle dalga geçmeyi bırakayım. yanında olmak istiyorum." tsukishima, sandalyesini kızınkine yaklaştırırken bir saniye bile olsun gözlerini ayırmıyordu.

"neden herkesten yakın olamıyorum? annemin bile benden önce bilmesi sinir bozucu."

tsukishima kızın rüzgar yüzünden dağılan saçlarını kulağının arkasına atana kadar, y/n ağladığını fark etmemişti.

"neredeyse 2 senedir bu balkondasın y/n."

kızın gözyaşları giderek hızlanıyordu; durumun ona yaşattığı mutluluktan mı, yoksa en sevdiği insanı kaybetme korkusundan mı? bilmiyordu.

"ve ben bir gününden bile pişman olmadım."

moon ; tsukishima keiWhere stories live. Discover now