BÖLÜM- 13 "KORKU"

152 100 88
                                    

Zehir... beş harf bir kelimden oluşurken birçok anlam kazanmıştı artık benliğimde. Nedense çok uzağımda olmadığını, hatta artık kanımda dolaştığını bilmek istemesem de her an kendini bana hatırlatacaktı. Zehir, beni ben olmaktan alıkoyacaktı. Beni farklı biri yapmaya zorlayacaktı belki de. Yolumun sonunda ölüm mü karşılayacaktı beni yoksa yalanlar mı? Bu oyunda zehir kimi karşısında diz çöktürecekti? Peki ya aşk? aşk ve zehir kanımda dolaşırken savaşı kazanan kim olacaktı? Ölümü bu kadar yakınımda hissettiren zehir ve aşk aynı anda kanımda dolaşıyordu. Peki ya galip? Galip gelen şey umarım zehir olmaz. Çünkü bu hikâye de zehir sadece koca bir yalandan ibaret. Gerçeği bana uzaktı. Uzak mıydı cidden?

"Uyan... yalvarırım uyan." Sesler çok yakınımdan geliyordu. Hafif esen rüzgâr tenime değiyordu. Göz kapaklarımın üstündeki ışık canımı yakıyordu. Karanlığa alışmışken şimdi bu kadar ışık canımı yakması çok normaldi. İyi de ben en son ölmemiş miydim? Gömüldüğüm mezarlıkta ki o sesler kesilmiş yerine kuşların cıvıltıları geliyordu kulağıma. İstemsizce gözlerimi araladığımda kızarmış, gözyaşları yanağından aşağıya akan bir çift koyu kahve gözlerle karşılaştım. Hızlı hızlı nefes alıp verirken ani bir hareketle beni yukarıya çekip kollarının arasına alarak sımsıkı sarıldı.

Araz'dı bu. Daha dün bana âşık olduğunu söyleyen adam, beni öpen, beni koruyacağına dair söz veren adamdı. Hıçkırmıştım sadece. Tepki veremiyordum. Bıraksa biraz daha uyumak istiyordum. Ağlamak bile canımı yakıyordu. Sarılmak istiyordum. Kokusunu içime çeke çeke sarılmak istiyordum ama mecalim yoktu. Saatler önce diri diri gömüldüğüm yerdeydim. Bedenim öyle titriyordu ki o korku sanki üzerimde geziniyordu. Sanki hâlâ orada o sesleri duyuyordum.

"Özür dilerim... çok... çok özür dilerim. Benim yüzümden," dedi bir kere daha hıçkırarak. Onun yüzünden değildi tabii ki de. Onu suçlayamazdım. O adamın oğlu olmasını o seçmedi. Burada yaşadıklarımı o istemezdi. İstememesine rağmen yaşamış olmamız onu suçlu yapmazdı. O iyi biriydi. Babası gibi kalpsiz biri değildi. Beni seviyor ve sevdiği kadına zarar gelmesine asla müsaade edecek biri değil o. Bedenimin altında titrediğini hissettiğim adamı bu halde görmek istemiyorum. Kahramanlar güçsüz değildir öyle değil mi? yara alırlar, yorulurlar ama asla pes etmezler. Asla güçsüz görünmezler. Kurumuş dudaklarımı konuşabilmek için araladığım da ciğerlerime dolan oksijen bile canımı yakıyordu.

"Araz..." sesim o kadar cılız çıkmıştı ki ben bile duyamamıştım. O duymuş olacak ki birkaç santim geriye çekilip gözlerime baktı.

"G-götür... bura-dan," diye fısıldadım. Araz benden ayrılıp ağlamaktan kızarmış gözlerine nazaran dudaklarını tebessümünü kondurup yüzümü avuçladı. Konuşmadan bir şeyler anlatmak istiyordu. Perişan halini görmek istemiyordum ama ben. Güçlü olan, benim kahramanım olan adamı görmek istiyordum sadece. Dudaklarını alnıma koyup bir süre orada bekledi. Geri çekilmeden saçlarımın arasına sesli bir şekilde nefes verdi. Tepki veremiyordum. Öylece boşlukta sallanıyor gibiydim. Araz yerinden hareketlenerek bir kolunu bacağımın altından diğerini de sırtıma yerleştirerek yavaş hareketlerle kucağına aldı.

Arabaya dikkatlice bindirip, o da şoför koltuğuna geçerek arabayı çalıştırdı. Pencereden beni gömdükleri yere baktığımda nefes alışlarım daha da yavaşlıyordu. İçinde bulunduğum araba sanki giderek küçülüyordu. Arabanın camını sonuna kadar açıp derin derin nefes almaya çabaladım.

"Az daha sabret hastaneye götüreceğim seni," dediğinde yorgun bakışlarımı ona çevirdim. Sesli şekilde nefes alıp verdiğim için konuşmakta güçlük çekiyordum. Dudaklarımı aralayıp zor da olsa konuşmaya çabalıyordum.

"Ha-hayır... Boğulacak... gibi oluyorum... Lütfen b-beni oraya götürme," dedim zorlanarak. Korkuyordum hastaneden. Gördüğüm kabusların çoğu orada oluyordu. Oraya bırak gitmeyi adını bile anınca tüylerim diken diken oluyordu. Orası iyi değildi. Orada iyi şeyler olmuyordu. Hep kan vardı. Hep biri yaralıydı. Sesli bir şekilde soluk verdi.

ZEHİRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin