17.BÖLÜM "DENEY TAHTASI"

206K 8.2K 1.4K
                                    

İYİ OKUMALAR DİLERİM 💐   

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

İYİ OKUMALAR DİLERİM 💐   

Göz kapaklarımı titreterek ayakta duran adama baktım. Anlatılanlara göre o kesinlikle Melikşah'tı. Sarıya çalan gözlerini üzerimde gezdirirken bende onu izliyordum. Mesih'in boylarında biraz daha kalıplı hoş bir giyim tarzına sahipti. Saçlarının uç kısmı daha uzundu ve Mesih'inki gibi uca doğru açılmıyordu. Saçları genel olarak açık renkti.

Bakışları Mesih ve benim aramda gidip gelirken gözlerindeki açık ton ürpermeme neden olmuştu. Ne yapacağımı bilemediğim için önüme döndüm. Kesik kesik aldığım soluklar boğazımı acıtmaya başlamıştı. Soğuktan etkilenmeyen vücudum Mesih'le üşüyordu. Göz ucuyla tekrar Melikşah'a baktığımda çevresinin doluştuğunu fark ettim.

Bulunduğu yerden anladığım kadarıyla benim geldiğim yolun karşı kısmından gelerek deponun önünde durmuştu. Mesih'in abisiyle ilgilenmemesine şaşırmamıştım. Sonuçta o soğuk bir karakterdi. Yağmur şiddetini arttırmaya başladığı an ağzıma bir el kapandı. Geri çekilirken dudaklarımdan kopan çığlığım güçlü avucunda kaybolmuştu. Geriye doğru sürüklenirken deli gibi çırpınsam da sesimi duyuramıyordum. Eli o kadar kuvvetlice sarılmıştı ki dudaklarıma tek bir yağmur damlasının bile aramızdan kayıp geçmesine izin vermiyordu.

Ellerimi geriye doğru itip onu durdurmaya çalıştığımda sırtımda hissettiğim sert göğüsle nefesim kesilmişti. Göğüs kafesim son bir hızla kalkıp indiğinde yağmur kokusuna karışan aromayı algılayınca duraksamıştım. Dudaklarıma kapanan eliyle yutkunmam zor olsa da bunu başarmıştım. Dudaklarıma uyguladığı basınç nedeniyle piercing canımı acıtıyordu.

Yutkunmamla birlikte karnıma sıkıca sarılan kolunu hissetmiştim. Uyguladığı basınçla kafam geriye doğru yatarken elini ağzımdan çekmişti... Başımı yan döndürdüğümde yakınlığıyla gözlerimi yoran buz mavileriyle karşılaşmıştım.

Mesih!

Ağzımdan kayan eli göğsüm ve boynum arasında kalan oluğa tutununca bende tek elimi bileğine diğerini de karnımdaki koluna yerleştirmiştim. Aralık olan dudaklarımdan kuvvetli soluklar almaya çalışırken yağan yağmurun arasında çektiğim susuzlukla dudaklarımı ıslattım. Gökyüzünde kayarcasına hareket eden bulutların arasında gözleri nefis duruyordu. O anda bir kez daha çarpan şimşek beni ürkütmemişti. Yağmur şiddetini arttırdığında ıslak saçlarını geriye doğru yatırıldığı için çok daha çekici duruyordu. Su damlaları gözleriyle bir uyum tutturarak daha keskin bir hâl alırken oluklarım daha da sıklaşmaya başlamıştı.

Bir anda iki elini belime kaydırıp hızlı adımlarla beni önünden ilerlettiğinde kısa bir anlığına havalandığımı hissederek panikledim. Ani bir hareketle sırtımı eski evin duvarında hissedince pütürlü kısım canımı acıtmıştı. İki elini de duvara sabitlediğinde kaşları daha fazla çatılmıştı.

KURALSIZWhere stories live. Discover now