Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
"Key'in dersinden yine kurtulamadım. Bahse girerim sınıfa girip beni görünce aşağılayıcı gülümsemesini takınacak." Yeonjun bıkkın bir şekilde boynunu kaşıdı.
"Çince ana dilim ama zar zor geçtim ben de. Finale benim yerime konfüçyüs girse zorlanırdı."
"Sınav zor değildi. Siz sadece fazla salaksınız." Yuqi, Lucas ve Yeonjun'a gözlerini devirdi.
Üçlü, kendi aralarında atışmakla meşgulken yanlarından geçen siyah uzun saçlı, kar beyaz tenli kız topuklularının tık tık sesleri eşliğinde sınıfa girdi.
Üçü de kıza bakakalmıştı, güzel olmasının yanında tarzıyla sanki başka bir dünyadan gelmiş gibi havası vardı.
"Dips!" Yeonjun aniden bağırdı.
"Siktir!" Lucas yumruğunu Yeonjun'un omzuna indirdi.
"Yine kız tavlama yarışına girdiniz. Liseli ergen misiniz siz?"
Lucas ve Yeonjun'un birinci sınıftan beri yaptığı bir şeydi bu. İkisinin de hep aynı kızları beğendiği anlaşıldığında Lucas bir çözüm bulmuştu. Önce 'dips' diyen kızla konuşurdu. Genelde Lucas daha hızlı tepki verirdi ama bu sefer kıza dalıp dips yarışını unutmuştu. Aslında playboy sayılmazlardı sadece flörtleşirler kimyaları uyuşursa çıkarlar uyuşmazsa devam ederlerdi. Masumcaydı.
"Neyse sana Key ve beyaz kızla bol şans. Biz dersimize gidelim." Yuqi Lucas'ı sırtından itekleyerek koridorda kayboldu.
Yeonjun girdiği geniş sınıfta gözlerini gezdirdi. Beyaz tenli kızın iki yanı da doluydu ama zaten Yeonjun'un da en öne oturmak gibi bir niyeti yoktu. Kızın arkasındaki sıraya geçmeye karar verdi.
Kızla konuşmaya hazırlanırken yanında uzun bir silüet belirdi Yeonjun gayri ihtiyari olarak kafasını kaldırıp baktı. Uzun boylu, sarışın çocuk elinde krem rengi bir sırt çantasını tutuyordu. Görünüşü hala liseli bir çocuğu andırıyordu.
"Buraya oturabilir miyim?" Çocuk o kadar sessiz konuşmuştu ki Yeonjun çocuğun hemen yanında olmasa duymazdı.
"Tabii." dedi Yeonjun popüler sunbae gülümsemesini takınarak. Ama çocuk beklediği gibi ona geri gülümsemedi. Yeonjun buna bozulurken meşhur Çince öğretmeni Key yani Profesör Kim sınıfa geldi. Şık tarzından her zamanki gibi ödün vermemişti. Etkili bir giriş yapmak için yavaş ama sağlam adımlarla yürümüş ve sınıfa göz gezdirmişti. Gözü pencereden dışarıya bakan gence takılınca Yeonjun'un da derse girmeden önce bahsettiği gibi gülümsedi.
