14🥀

24.7K 1K 234
                                    

Titreyen elimle tuttuğum kaşığı Giancarlo elimden aldığında ona ters bir bakış attım. "Kendim yiyebilirim," dedim.

Kaşığı çorbaya daldırıp ağzıma götürdü. Ağzımı açmadığım gibi başımı pencereye çevirdim. "Alya çocukluk yapma da aç şu ağzını."

"Senin yedirmeni istemiyorum," dedim öfkeyle.

Giancarlo elindeki kaşığı çorba kasesinin içine bırakıp kucağımdaki tepsiyi aldı. Bizi aç bırakacak bu ayı.

Elini bacağımın yanına koyup yüzüme eğildi. "Eğer bu çorbayı içmezsen seni öperim," dedi dudaklarıma bakarak. Öpmek için bahane mi lazım sana? Sormadan öpüyorsun zaten ayı.

"İyi tamam, ver içeyim."

"Alya kendin içemiyorsun işte. Bırak inadı da ben içireyim." Gökyüzünden daha mavi gözleriyle ısrarla gözlerimin içine baktı. Çok bakma kafa yapar.

Bakışlarımı sehpanın üzerindeki tepsiye çevirdim. "Tamam," dedim sessizce. Sonuçta açız n'apalım?

Giancarlo tepsiyi tekrar eline alıp kucağıma bıraktı. Çorbanın içine daldırdığı kaşığı ağzıma götürdüğünde beklentiyle yüzüme baktı. Ona bakmamaya çalışarak ağzımı açtım. Sıcak çorba boğazımdan akıp giderken gülümsememe engel olamadım. Günlerdir boğazımızdan su haricinde bir şey geçti çok şükür.

"Beğendin mi tadını?" Giancarlo'ya başımı olumlu anlamda salladım. "Alya, hep böyle mi yapacaksın?"

"Ne yapıyorum ki?" dedim düz bir sesle.

"Fazla soğuksun, doğru düzgün konuşmuyorsun bile benimle, " dediğinde histerik bir kahkaha attım.

"Carlo, sanki ben vurulmadan önce aramızda çok normal bir ilişki varmış gibi konuşuyorsun."

"Normal bir ilişki olsun diye çabalıyorum," dedi hafif yüksek çıkan bir sesle. Bak buna gülerim.

Yüzüme acı bir tebessüm yayıldı. Gözlerimi Giancarlo'nun gözlerine diktim. "Ben şimdi gitmek istesem benim gitmeme izin verir misin?" diye sordum.
Giancarlo'nun kaşları çatıldı. Bir cevap vermedi. "Normal ilişkilerde insanlar birbirlerini mahkum etmiyorlar Carlo. Ben senin yanında kendi hür irademle kalmıyorum." Konuş aşkım helal sana.

"Kendi hür iradenle kalman için ne yapmalıyım?" diye sordu kaşığı tekrar çorbaya daldırırken. Bağlasan durmayız.

Çorbadan bir yudum alıp dudaklarımı yaladım. "Neden kalayım ki?" dedim.

"Bir kere olsun beni sevmeyi denesen. Söz veriyorum, özgür olduğunu hissettireceğim sana," dedi daha yumuşak bir tonla. Hadi oradan. İnanma sakın.

"Ben bilemiyorum. Bu istediğin şey, şu durumda bana mantıklı gelmiyor," dedim. Tabiki de mantıklı değil.

Giancarlo ağzıma çorbadan bir yudum daha verdi. "Lütfen bana bir şans ver," dedi gözlerimin içine bakarak. Yapma Alya, düşme bu tuzağa.

Gözlerimi çorba kasesine indirdim. "Sen de bana çorba ver. Açım ben," dedim. Bu ne demek şimdi ya? Açım demek!

Dakikalar sonra çorbamı bitirdiğimde sırtımı yatak başlığına dayadım. Giancarlo elindeki tepsiyi sehpanın üzerine bırakıp bir dizini katlayarak yatağın kenarına oturdu.

"Salona ya da bahçeye inmek ister misin?" diye sordu.

"Hayır," diye kestirip attım.

"Bir sorun mu var?"

La Mia Donna +18 İtalyan "l.ll. Seri" (Tamamlandı)Where stories live. Discover now