La Mia Donna +18 İtalyan "l.ll. Seri" (Tamamlandı)

24🥀

"Neden?" diye sordum şaşkınlıkla. Halam gülümseyerek yüzüme bakıyordu. Ne ben, ne Sophia ne de Giancarlo halamın yapacağına ihtimal vermemiştik. Şimdi halam karşıma geçmiş Sophia'ya zarar verenin kendisi olduğunu söylüyordu.

"Senin için," dedi tanıdık bir ses. Gözlerimi halamdan çekip salona giren Sophia'ya çevirdim. Yanımıza kadar gelip tam önümüzde durdu.

"Neler dönüyor burada?" diye sordum sertçe. Halama bakarak sormuştum ama beni Sophia yanıtladı.

"İlk önce kahvaltı mı yapsak? Sizden hemen sonra ben de evden çıktım. Kurt gibi açım," dedi ve arkasını dönüp yürümeye başladı.

Bakışlarım tekrar halamı buldu. " Her şeyi anlatacağım kızım. İlk önce karnını doyur. Yüzün bembeyaz," dedi ayağa kalkarken.

Kesinlikle çok açtım ve bir şeyler yemezsem her an bayılabilirdim. Ve ben, sürekli ayılıp bayılmaktan sıkılmıştım. O yüzden masada konuşmanın doğru olduğuna kanaat getirip ben de ayağa kalktım. Birlikte verandaya çıktık. Sophia çoktan oturmuş tabağına bir şeyler koyuyordu. Bu kız neden bu kadar rahattı?

Halam masanın başına otururken ben de Sophia'nın karşısına halamın sağına oturdum. Halam önümden tabağımı alıp kahvaltılık bir şeyler koymaya başladı. Ben de bakışlarımı Sophia'ya diktim. Sophia ağzına bir peynir parçası attıktan sonra bana baktı. Lokmasını yutup konuşmaya başladı.

"Bana öyle bakmayı keser misin? Yemeğimi yiyemiyorum," dediğinde kaşlarımı iyice çattım.

Elime aldığım çatalı halamın önüme koyduğu tabaktaki zeytine batırıp ağzıma götürdüm. Bakışlarımı bu sefer de halama çevirdiğimde boğazını temizleyerek konuşmaya başladı.

" Carlo, Sophia'yı evden gönderdikten sonra Sophia bana geldi. Evdeki çalışanlardan birisinin Aria için çalıştığından şüphelendiğini ve sana zarar verebileceğini söyledi. İlk başta inanmasam da mutfakta bulduğu ilacı bana gösterdi. İlacı Greta'ya gönderip ne olduğunu araştırmasını söyledim," halamın lafını yanımıza ne zaman geldiğini anlayamadım Greta devam ettirdi.

"İlaç, bir tür uyuşturucu etkisi veren bir sıvı. Bu ilaç fazla miktarda alındığında beynin bilinç altında sakladığı olumsuz düşünceleri ve olayları ortaya çıkarıyor. Bunlar; ya rüya ya da gerçeklikle ayırt edilemeyecek halüsinasyonlar oluyor." Greta yanımdaki sandalyeye oturup bana bakarak konuşmaya devam etti. " Kişi karşılaştığı bu olumsuz durumlardan kaçarken kendisine ciddi anlamda zarar verebiliyor. Tıpkı senin farkında olmadan intihar etmen gibi," dedi.

Derin bir nefes alıp önümdeki portakal suyundan bir yudum aldım. "Ama ben dün gece o kadar da ileriye gitmedim. Halüsinasyon gördüğümü anlayabildim," dedim Greta'ya bakarak.

"Bunun sebebi ilaçtan az miktarda almış olmandan kaynaklanıyor olabilir," dedi.

"Dün gece Giancarlo'yla beraber yedik. Neden sadece bana oldu?" diye sordum.

"Ayrı yediğiniz bir şey oldu mu?" diye sordu halam. Bakışlarımı halama çevirip düşünmeye başladım. Aklıma bir şey gelmiyordu.

Tabağımdaki peynirden ağzıma götürdüm. Lokmamı çiğnerken masadaki herkesin bana baktığını fark ettim. "Öyle bakmayın, açken düşünemiyorum, "dedim. Bakışlarını benden kaçırıp birbirlerine baktılar. Kahvaltımı yaparken uzun uzun düşündüm ama sadece benim yediğim bir şey aklıma gelmiyordu. En son doyduğumu hissedip elimdeki çatalı tabağımın kenarına bıraktım.

Herkesin bakışları bana döndüğünde bir şey hatırlayıp hatırlamadığımı merak ettiklerini anlamıştım. Ama ben hâlâ hatırlayamamıştım. Sophia yanımıza gelen Maria'dan su getirmesini rica ettiğinde gözlerim kocaman açıldı. Hatırlamıştım. Ona neden öyle baktığımı merak eden Sophia gözlerini kısarak bana baktı. "Su," dedim.