1.BÖLÜM (1.Kısım)

9.7K 139 38
                                    

İlk birkaç bölüm uzun değil fakat devamında uzun bölümler sizleri beklemektedir

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

İlk birkaç bölüm uzun değil fakat devamında uzun bölümler sizleri beklemektedir.
Bilgilerinize güzel okuyucularım.

İyi okumalar 💞

Giriş kısmında görmeyenler için başlama tarihinizi buraya bırakabilirsiniz ——————————->

Çok kısa bir duyuru sevgili okuyucularım.
Kitabı yazarken kısımlara ayırarak yazacağım. Şu anlık planlamamda yaklaşık 30 bölüm ilk kısımı oluşturacaktır. Sonrasında 1. Kısım finali devamında 2. Kısım başlayacaktır. Konu değişmeyecektir sadece yeni karakterler eklenebilir ve hikayenin gidişatına göre karakterler hikayeden çıkabilir.

Yaz günlerinde insan mutlu olur değil mi ? Çoğu kişi yazı, güneşi, denizi sever. Ama ben onlardan birisi olamadım. Bir yaz günü hayatım mahvedildi ve ben bu hayata mahkum bırakıldım. Bu yüzden kendimi bulduğum zamanlar soğuk günler ve gecelerdir. Hayatımı mahvedenlerin hayatını mahvetmeye geldim. Hikayeme hazırsanız, başlıyoruz.

Yapraklar yeşillenmeye başlarken onları izleyip hayatımı düşünmekten başka bir şey yapmak elimden gelmiyordu.

Hayatımın mahvedilmesi bazı karaktersizleri mutlu ederken bazıları için sadece acı vericiydi.

Küçüklüğümden beri bana bakan teyzem beni her düşünceli gördüğünde göz pınarlarına yağmur damlaları düşüyor. Onu bu halde görmek beni daha da üzdüğünden kısır bir döngüye girmek mecburiyetinde kalıyoruz.

Bir yaprağın düşüşünü izliyorum aynı benim hayatımın düşüşünü izleyenler gibi.

Düşüncelere dalmışken odama yaklaşan ayak sesleri duyunca hemen masama geçiyorum ve kitap okuyormuş gibi yapmaya başlıyorum.

- Ela, güzel kızım niye ses vermiyorsun?

Teyzemin sesini duyunca dudağımda buruk bir gülümseme oluyor. "Güzel kızım"
Duyduğumuzda fazlasıyla mutlu olmamız gereken bir seslenme şekli. Fakat ben buruk gülümsemeden fazlasını yapamıyorum.

Teyzemin sesi iyice yaklaşırken kapıya doğru döndüm ve kapı açıldı.

- Teyzecim kusura bakma kitaba dalmışım duyamadım.
- Ah yavrum yorma lütfen bu kadar kendini. Biraz dışarı çık arkadaşlarınla eğlen kuzum.
Arkadaşlarım? Hani şu her şeyden haberi olup da bana masumu oynayan suçlular mı?

- Onlar benim arkadaşım değil teyze !
- Güzel kızım, biliyorum zaten sevmiyorsun onları ama bu başka arkadaş edinmeyeceğin anlamına gelmiyor ki.
- Bir kere dilim yandı teyze çok da gerekli bir şey olarak görmüyorum zaten.

Teyzem kabullenmeyeceğimi anlayınca hafifçe başını aşağı yukarı salladı. Onu üzmek bu hayatta belki de en son isteyeceğim şey ama eski hayatıma geri dönmem artık imkansız. Çünkü değiştim, hayat beni değişmeye zorladı. Kırıldım, hayat kanatlarımı bir bir kırdı. Üzüldüm, hayat gözlerime yağmurlar düşürmede hiç çekinmedi.

- Ela' cım ben şimdi okula gideceğim. Çocuklarla alakalı bir toplantı varmış ona gideceğim canım.
- Tamam teyze, sen git ben evdeyim.
- Yemek yapamadım o yüzden ya bir şeyler sipariş edersin ya da kendin bir şeyler hazırlarsın. Öptüm canım kendine dikkat et.
- Sen de dikkat et teyze.

Teyzem öpücük atıp odadan çıkınca yalandan açtığım kitabın kapağını kapattım.

Odamın balkonunda bulunan yerdeki minderlere kendimi bıraktım ve sessizliği dinlemeye başladım.
Yaşadıklarım bana çok fazla geliyordu. Çok ağır. Hayatım bir gecede mahvolmuştu. Bu kadar kolay mıydı bir insanın hayatını bitirmek. Değildi, olmamalıydı.

Sessizliği huzuru insanı düşünmeye itiyordu.
Fakat bu huzuru kısa sürdü. Aşağıdan gelen takırtılarla teyzemin bir şeyini unutup geri geldiğini zannettim ve aşağıya inmedim. Bu da benim yaptığım en büyük hatalardan biri oldu. Belki de inseydim o kişiyi bulacaktım.

Arkadaşlar ilk birkaç bölümün kısa olduğunu görüp okumamazlık yapmayınız lütfen. Sonraki bölümlerim uzun. +18 kısımlar da olacaktır. Tekrardan bilginize... 💗

İNTİKAM  +18Where stories live. Discover now