İNTİKAM +18

33. Bölüm

İyi okumalar bebişlerim.

Yorumlarınızı bekliyorummm💕💕

Sude

Sude birkaç dakika boşluğa doğru baktı ve gözlerindeki yaşlar tekrardan akmaya başladı.

-Babam tarafından o adama satılana kadar, kocam olacak o adama.
-N-Nasıl yani?
-Ben, of nereden başlasam bilmiyorum. Benim son 1 senede hayatım mahvoldu. Sevdiğimden ayırdılar beni, zorla evlendirildim.
-Şşş sakin ol canım. En baştan anlat lütfen. Sen biraz sakinleş ben ikimize kahve yapıp geliyorum.

Mutfağa geçtiğimde ikimiz için de filtre kahve yapmıştım. Sude'nin hikayesini merak ediyordum. Gözlerindeki üzüntünün nedenini öğrenmek istiyordum. Kahveleri alıp içeriye geçtim. Yanıma şeker de koydum. Ağladığı için yanıma peçetede alıp kendisine uzattım.

-Teşekkürler.
-Rica ederim. Evet anlat bakalım.
-Benim geçen sene sevgilim vardı. Birbirimizi çok seviyorduk. Gerçi ben hâla - hâla ona aşı-

Sude tekrar ağlamaya başladı, onu sakinleştirdikten sonra devam etti.

-Benim babam biraz eski kafalıdır, hatta biraz değil fazlasıyla öyle. Sevgilimle beni el ele gören bir akrabamız bunu gidip babama yetiştirmiş. Ben hiçbir şeyden habersiz eve gittiğim bir gün dayak yemekten hastanelik oldum. Anlatmaya çalıştım babama. Birbirimizi seviyoruz, evleneceğiz dedim fakat öyle dedikçe daha çok dayak yedim. O gün attığı tekmelerden dolayı kaburgamdaki kemiklerden bazıları kırılmıştı ve kolum çıkmıştı.

-Peki annen? Annen seni koruyamadı mı?
-Şey, benim annem felçli. Babam ona da şiddet gösterirdi. Bir gün annemi bayılana kadar dövmüş ve sonra merdivenlerden aşağıya yuvarlamıştı. Ben o gün sevgilimle dışarıdaydım. Annem evde canıyla uğraşırken ben geziyordum. Kurtaramadım onu. Bir daha kalkamadı ayağa. Doktor tedavisi olduğunu fakat yurt dışında yapılabileceğini söylemişti ve ameliyat riskliydi. O riski de göze alırdım ben fakat babam asla izin vermezdi. Polisler eve geldiğinde annem felç geçirdiğinden konuşamadı. Benimde evde olmadığımı söyleyince kurtuldu yine babam.

Sorduğuma, soracağıma pişman olmuştum. Sude daha çok ağladığında ona sıkı sıkı sarıldım ve benimde gözlerimden yaşlar akmaya başladı. Biraz daha sakinleşince devam edecekti ki yüzündeki göz yaşlarını peçeteyle silerken fondöteni de silinmişti. Bu da yüzündeki küçük morlukları ortaya çıkarmıştı. Elimle yüzündeki morluklara dokunduğumda kafasını eğmeye çalıştı.

-Sude, kafasını eğmesi gereken kişi sen değilsin. Kendisini kadınlardan üstün gören ve hiçbir vasfı olmayıp sana bunları yaşatanlar utanmalı. Sen utanacak hiçbir şey yapmadın. Eğme yüzünü.
-E-Ela. Ben çok acı çektim. Gerçekten. Ağlamadığım tek bir gün bile olmadı. Buna o kadar alıştım ki son 1 senede artık mutlu olmaya hakkın yokmu—
-Sakın. Sakın Sude. Bu hayatta mutlu olmak senin en doğal hakkın ve olacaksın da. Merak etme ve bana güven. Asla o sana şiddet uygulayan babanın da kocan olacak o şerefsizin de yanına yaklaşmasına izin vermeyeceğim. Tamam mı? Şimdi anlat devam et lütfen.
-Annemi o günden sonra bir komşumuza bıraktım. O bakıyordu anneme. Babamında işine gelmişti bu zaten. Sonra o gün işte beni  dövdüğü gün ben 2 hafta boyunca hastanede kaldım. Sevgilime de akrabamız rahatsızlanmış bu yüzden şehir dışına gittik acilen diye söylemiştim. Gelmek istedi yanıma fakat buna izin veremezdim. Benim o aciz halimi görmesine katlanamazdım.
Hastanede ilk haftam geçtiğinde bir gün babam geldi yanıma yanında bir adamla. Kocam olacak pislik işte. "Sonunda bir işe yaradın" dedi bana. İlk başta anlayamadım. Babam odadan çıktıktan sonra o adam anlattı her şeyi. Beni babamdan satın almış. Evlenecekmişiz diye. Çok karşı çıktım Ela. Yemin ederim çok karşı çıktım. Hastaneden çıkınca babama da yalvardım ama umrunda bile olmadı. Benden 20 yaş büyük birine verdi beni. Ben 23 yaşındaydım evlendiğimde o da 43. 1 senedir de evliyim onunla işte.
-Peki hiç kaçmayı denedin mi ya da polisler?
-Polise gittim. Gitmez olur muyum? Fakat babamın kuzeni karakolda başkomiserdi. O olayın da üstü kapatıldı ve zorla evlendirildim. Kaçtığım taktirde de annemi öldüreceklerini söylediler. Yaparlardı bunu Ela. Ve yine cezalarını çekmezlerdi. O yüzden kaderime boyun eğdim.
-Peki ya sevgilin ona söyledin mi?
-Hayır söyleyemedim. O fazlasıyla masum biriydi. Fakat Ela, benim babam çok tehlikeliydi onun aksine. Hep tefecilerle iş yapardı. Borcunu ödeyemezse öleceğini biliyordum. Bu yüzden borcunu sevgilimin üzerine yazdıracağını ve gittiği tüm tefecilere onun adını vereceğini söyledi. İnanmadım ilk başta fakat hastanede kaldığım ikinci hafta sevgilim bir kavgaya karıştığını söyledi. Daha  doğrusu dayak yemişti. 7-8 tane adamın sopayla ona saldırdığını söyledi. Ve adamlardan biri
"Bu sadece bir göz dağı. Mesaj gitmesi gereken yere gitmiştir" demişti. Tabi o bunu anlayamadı. Polislere şikayet etti fakat bulunamadı.
Ondan ayrılmak zorunda kaldım Ela. O -o zamanlar çok zordu benim için. Onu çok seviyordum fakat onu bırakmak zorundaydım. Bir gün telefonla onu arayıp ondan ayrıldım. Görüşmek istedi sürekli fakat artık onu sevmediğimi ve başka birine aşık olduğumu söylemek zorunda kaldım. Ben ilk defa kalbimin söküldüğünü hissettim.
Sonra bir gün dışarıda karşılaştık. Yaralarım geçmişti bu yüzden bir şey sezmedi. Yanıma gelip konuşmaya çalışsa da elime Ayhan'ın yani kocam olan pisliğin parmağıma zorla taktığı yüzüğü gördü ve o an zaten gözlerindeki hayal kırıklığında ben öldüm. Evleneceğimi anlamıştı. O günden sonra da onu bir daha görmedim.
Evlendikten sonra ilk gece Ayhan bana dokunmaya çalıştı. Buraları daha fazla analatamayacağım Ela. Çünkü gerçekten hatırlamak istemiyorum ve midem bulanıyor.
-Yoksa o piç sana tecav-
-Hayır. Şükürler olsun ki hayır. Gerçi yaptığının tecavüzden aşağı kalır yanı yoktu. Sonuçta istemediğimi çok söylemiştim. Fakat beni dinlemedi ve tamamen soyduktan sonra birliktelik için yaklaştı bana. O kadar kasmıştım ki kendimi. İnternetten arattığım kadarıyla vajinismustu bu. Birlikte olamadıktan sonra yataktan beni itti ve yere attı. Boynuma bir darbe indirerek arkamda olan duvara çarptırmıştı kafamı. Ben zaten birkaç dakika sonra darbeden bayılmıştım. Sabah uyandığımda da o işe gitmişti.