Şanlı bir asker... Cesur bir kadın... Mükemmel bir anne...
Yıllarca pes etmeden , cesurca her sorunu göğsünü gere gere aşmış ve TÜRK ORDUSUNA hizmet etmek için dişini tırnağına takmış , her şeye rağmen kendine bir düzen kurmuş bir KADIN. En önemlisi...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
11.Bölüm *Geride kalanlar...*
-Yazarın Anlatımından-
4 ay 8 gün...
Cihangir'in ceylan gözlüsünden , Melisa'nın süper kahramanından , Serkan Bey'in minik kızından , Görkem'in annesi yerine koyduğu kardeşinden , Hilal Hanım'ın daha yeni kavuştuğu kızından ve Pamir'in abisi olmak için gün saydığı genç kadından uzak kaldığı tam 4 ay 8 gün geçmişti.
Miray gideli , babası dışında kimse ile iletişim kurmamış hayata küsmüştü minik kız. Annesi hep giderdi göreve ama hiç bu kadar acı hissetmemişti Melisa.
Cihangir ise daha evladının sevincini yaşayamadan ayrı kalmıştı hayatını adadığı kadından çocuğunun annesinden ayrılmıştı. Günden güne çökmüş , kızından başka kimseye gülmez olmuştu.
Serkan Bey minik kızı gittikten sonra kendini işlere vermiş kafasını dağıtmaya çalışmıştı ama kızı bir an bile aklından çıkmıyordu. Ondan ilk defa bu kadar ayrı kalmıştı. Önceden en azından sesini duyardı ama iletişim bile kuramıyorlardı onunla.
Görkem ise her gün kardeşi gelir ya da bir haber verir umudu ile kalkıyor ve her gece yaşadığı hayalkırıklığı ile yatağına giriyor saatlerce ağlıyordu. Miray onun yeri gelmiş annesi yeri gelmiş kardeşi yeri gelmiş arkadaşı olmuştu. Kalbindeki eksikliği gideremiyordu.
Hilal Hanım ise çocuklarına belli etmek istemese de içten içe acı çekiyor sessizce köşelerde ağlıyordu daha yeni tanıştığı kızı için. Korkuyordu ona bir şey olmasından. Ne kadar yeni tanışmış olsalar da ilk gördüğü an bağlanmıştı ona anne yüreği ile.
Pamir ise hiç şüphesiz en çok çökenlerden biri olmuştu. Küçüklüğünün baş kahramanı olan kardeşini yeni bulup kokusunu tekrar soluduktan sonra ondan ayrılmak eskiden acı çektiren boşluğun tekrar oluşmasına sebep olmuştu. Annesinin karnında iken nasıl gün sayıyorsa şimdi de o şekilde gün sayıyordu. He geçen gün biraz daha güçten düşüyor kardeşi için ayakta kalmaya çalışıyordu.
Diğer kardeşler ise arafta kalmış gibilerdi. Miray ile o kadar çok anı paylaşmamış olsalar da en başında bir Türk askeri olduğu için onun hakkında endişeleniyorlardı. Öz kardeşlerinin vatanı için canını ortaya koyan bir Türk askeri olduğunu duyduklarında hepsi gurur duymuşlardı. Her yiğidin harcı değildi o eğitimlerden geçip de canını ortaya koymak...
Minik kuzenler ise halaları ile yeni tanışmış olsalar da özlemişlerdi onu. İkisinin de kanı kaynamıştı Miray'a. Hem Miray gittikten sonra Melisa'da oyun oynamak istememeye başlamıştı.
Miray her ne kadar ardından bu kadar insanın hayatının durulacağını bilmese de onlarca kişi hayatını bir kenara bırakmıştı o gittikten sonra... ___________ -Miray'dan-
Günlerdir saklandığımız , güneş girmeyen mağaraya tekrar baktım. Son köyü kurtarmaya çalışırken pusuya düşmüş ardından da bir süre idare edebilmek için bu mağaraya sığınmıştık.
