Parti

238 20 0
                                    


Uyandığım gibi Didem'in odasına daldım. Didem'in üstüne koşarak atladım. 

Didem: Afra sen bittin kızım, kalk kız üstümden.

Afra: Bir şartla 

Didem: Neymiş?

Afra: Kahvaltıyı sen hazırlayacaksın.

Didem: Hayır yaaa hep ben hazırlıyorum. 

Afra: Bana ne yaa zehirlenmek istemiyorsan sen hazırlayacaksın

Didem: Offff tamam tamam.               Ben zafer almanın verdiği hazla koltuğa yayılarak oturdum. 

Didem: Bak bak bak başka bir istediğiniz var mı Afra hazretleri

Afra: Ayy yok şekerim. Yani şimdilik yok belki sonra olur, olursa söylerim.

Didem: Bak bir de dalga geçiyor.         Kafama yediğim yastıkla kendime geldim. Ben de ona fırlatınca böylelikle yastık savaşı başlamış oldu. Bizi durduran şey zilin çalmasıydı. Her yer tüy olmuştu. Ayyy inşallah hoca değildir.

Afra: Eğer hocaysa direk suçu sana atarım.

Didem: Allahalla niyeymiş o

Afra: Sen başlattın.      Didem benim taklidimi yaparak.

Didem: Sen başlattın.

Afra: Yürü yürü kapıya bak.

Didem: Beni çok sinirlendiriyorsun Afra

Afra: Ben de seni seviyorum canım ben de seni     Didem kapıyı açtığında Kutay gilin sesini duydum.

Kutay: Kızım kapıyı niye açmıyorsun. Ağaç oldum meyveleri topluyordum.  

Didem: İçeri geçin hadi.         Aklıma gelen hain planla hemen işe koyuldum. Her yerimi örtecek şekilde beyaz çarşaf örttüm. Gerçi bu akşam olsa daha iyi olurdu ama neyse yapacak bir şey yok. Sesleri yaklaşmaya başlarken ben de yerime geçtim. Kutay ve Emre salona geçtiklerinde dona kaldılar. 

Emre: Didem buranın hali ne böyle siz ne yaşadınız burada. 

Didem: Afra ile  yastık savaşı yaptık. 

Kutay: Afra nerede?      İçimden tam zamanı dedim.     Sesimi değiştirerek. 

Afra: Ben afiyetle yedim. Çok lezizdi, şimdi sıra sizde.      Üstlerine doğru yürümeye başladım. Hepsi altlarına yapacak kadar korktuklarında çarşafı çıkarıp.

Afra: Şakaaaa

Didem: AFRAAA SEN BİTTİN KIZIM SENİN YAPTIĞIN ŞAKAYI BEN. 

Afra: Ama yaa birazcık korkutmak istedim.     Emre alkışlayıp.

Emre: Bıravo çok küçüktü hatta o kadar küçük ki altımıza sıçtık. 

Afra: Tamam ya kızmayın bak valla amacım kötü değildi.

Didem: Ben tek bir şartla affederim. 

Afra: Ne 

Didem: Buraları temizleyip bize güzel bir kahvaltı hazırlayacaksın yoksa ben affetmem.

Emre: Bence de

Kutay: İyi fikir.      

Afra: Ama yaaa sen de buraları dağıttın hatta ilk sen başlattın

Emre: Ben bilmem ben sonradan geldim.

Kutay: Ben de

Afra: Valla kahvaltıyı 2 saat sonra belki de 3 belki akşama kadar o kadar süre beklerim diyorsanız yapayım. 

Element Krallığının Son UmuduHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin